Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mart '08

 
Kategori
Deneme
 

Koşmak lazım

Koşmak lazım
 

Her yere koşarak giderdim küçük bir çocukken...böyle hemen ulaşmak isterdim gidilecek yere...bir de koşmak hoşuma da giderdi ki. Mesela bakkala mı gidilecek, hemen hızlıca merdivenleri üçer beşer iner, sonra caddede deli gibi ama dikkatli bir şekilde hiç durmadan koşardım. Annem de, babam da “aman koşmadan git” diye mutlaka tembihlerlerdi. Ben yine de koşardım.

Koşmak güzeldir...koşmak bir bakıma özgürlüktür de.

Düşünsenize tıpkı bir çocuğun rahatlığında koşsa insanlar ama yetişkin insanlar. Herkes her yere koşarak gitse ve yürümek çoktan unutulmuş olsa...değişik olurdu. Merdivenleri hızlı hızlı inip çıkanlar...karşıdan karşıya koşarak geçenler. Yaşlılar, gençler hızlıya alınmış bir film gibi. Herkes nefes nefese...hatta bazılarımızın kalbi dayanmaz ve yığılıp kalırdı. Artık koşamadığı için evinden çıkamayanlar...mesela yani.

Tabii bu saçma sapan bir şey olurdu...komik te olurdu. Önemli adamlar koşuyor...arkadan korumaları. Profesör kampüste koşarak gidiyor dersine...böyle şeyler işte.

Şimdi biraz ciddi olalım...ama yine koşmaktan söz etmeye devam edelim.

Koşmak sağlıktır. Koşamıyorsanız hızlı ama tempolu yürümeyi deneyin o da iyidir.

Koşmanın sadece fiziki yararı yoktur. Başka amaçlar içinde kullanılabilir.

Mesela çok mu yoruldunuz?..ruhen yorulmak demek istiyorum.

İnsanlar canınızı çok mu sıkmıştı bu sabah...ya da dün akşam?

Kafanız hala mı dolu tuhaf insanların tuhaf tavırları ile?

O zaman yorulana kadar koşun...unutana kadar koşun. Koşmaktan başka bir şeyi düşünemeyecek duruma gelene kadar durmayın...nefes nefese kaldığınızda...farkedeceksiniz o nefesten daha önemlisi yok aslında. O olmadan yaşanmıyor...hayat o sayede var...nefes aldıkça var. Bir de sevdikçe.

Koşmak bazen...sevmek daima.

 
Toplam blog
: 237
: 1302
Kayıt tarihi
: 06.08.07
 
 

Biyolojinin son yıllarda, özellikle son 10 yılda içeriğinin yoğun bir şekilde moleküler düzeye inmes..