- Kategori
- Tiyatro
Köy Seyirlik Oyunları
Maşala: Köy meydanına bir ateş yakmakla başlar. Yakılan bu ateşe Arapça meşaleden hareketle Türkçe’ye uydurulup maşala denmiştir. Maşala tek başına eğlence için yapılmakla birlikte Dirmil, Gölhisar ve Burdur’un bir çok yerleşkesinde genelde düğünlerde konukları eğlendirmek için yapılırdı.
Maşalanın ateşi yakılırken çocuğun doğumunda atılan kütük atma ritüelinden beri saklanan kütük, çocuğun ailesinden istenir. Ve bu kütük maşala ateşine atılarak yakılır. Bu kütük neyi ifade eder, kütük atma nedir, kısaca söz edelim:
Bu kütük atma geleneğinin sadece Burdur’a özgü bir gelenek olduğunu söylemek gerek değerli dinleyenler.
Çiftin ilk doğan çocuğu oğlan olursa bu soy soylamak için çok önemlidir. Bunun için kütük atma töreni yapılır. Kütük atmak için hazırlığı köyden bir grup erkek yapar. Davulcu hazırlığı yapılır. Bir kişi yeni doğan erkek bebeğin evinden çıralı bir kütük seçer. Bu kütük bu iş için bir araya gelenlerin yanına getirilir. Topluluk aralarında para toplar. Bu para bir çıkına bağlanır. Çıkın da bir al yazmayla birlikte kütüğe bağlanır. Yeni doğan bu erkek bebeğin kaldığı evin damına davul zurna eşliğinde çıkılır. Kütüğü taşıyan kişi bacadan aşağı yeni doğan oğlanın babasına seslenir:
Oy Hasan!
Oğun hayırlı olsun!
Oğlun ömürlü olsun!
Düğünü güzün olsun
Alacağı kız güzel olsun
Oğlun soyunu sürsün!
Ardıç gibi dalları olsun
Bu kütüğü atıyorum!
Düğün maşalasında ataş olsun.
Maşallah deyip kütüğü aşağı atar.
Damın başındakiler davul eşliğinde oynarlar. Sonra oğlan babası yeme içme için konukları davet eder. Başlangıçta çerez, ardından yemek yenir. Sohbetten sonra konuklar izin isteyerek ayrılırlar. Bu arada maşalada yakılmak üzere bu kütük baba tarafından saklanır. İşte bu kütük maşala için ateşe atılır. Böylece maşala orta oyunu da başlamış olur.
Değerli okurlar, halk kendi dilini, kimliğini, hayal gücünü, yaratıcılığını sosyal kültürel etkinliklerle ortaya koyar. Topluluklar karşısında sunumlarla, gösterilerle ortaya koyar. Bunlar temaşa sanatları dediğimiz seyirlik oyunlardır. Geleneksel tiyatro başlığı altındaki bu seyirlik oyunlar: meddah, Karagöz, kukla ve köy seyirlik oyunu maşala bu tür içinde yer alır.
Maşala yazılı bir metne dayanmayan doğaçlamalarla oynanan bir türdür. Aynı zamanda güncel bir sorun, güncel bir konu da işlenebilir. Bu oyuncuların isteğine bağlıdır.
Bu seyirlikte asıl olan güldürü ön plandadır. Genellikle sahnesizdir. Yöresel sanatçıların sunumlarıyla müzik maşalayı adeta taçlandırır.
Bu arada kadınlar kına gecesinde eğlenirken, erkekler arasında maşala hazırlığı tamamlanır. Kadınlar kına gecesinden sonra maşala eğlencelerine seyirci olarak katılırlar.
Evet , bazı yerlerde maşala Arap yerine külcü karakteri yer alır. Muhtar, efeler, kız ve kızın babası karakterleri yer alır.
Bütün oyun, eğlence, müzik hepsi ateşin etrafında seğir eder. Kız karakteri de aslında kadın elbisesi giydirilmiş bir erkektir. Efelerden biri bir tekerleme ile oyunu başlatır.
Beyazlar içinde, elinde kül torbası olan, yüzü isle boyanmış külcüye ispir de denir. Külcü torbasındaki külü seyircilerin üzerine serperek ortalığı şenlendirir. Hem de ortamı disipline eder.
Efeler davul zurna eşliğinde oynarlar. Bu arada külcü bir kargaşa yaratır ve kızı kaçırır. Efeler oyunlar, eğlencelerden sonra ararlar ve kızı bulurlar. Kızı kaçıran külcüye evlilik sözleşmesi imzalatılır. Bu imza töreni alışılmışın dışında hareketler ve uygulamalarla seyirciyi güldürmek amaçlanır. Yine efenin biri tarafından tekerlemeler ve manilerle olay tatlıya bağlanır.
Bitiş bölümünde kızın babası patatesten tespihi, biraz da kamburu ve topal ayağıyla “Hükümetin Önünden Geçtim” oyun havasına oynatılır.