Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Haziran '13

 
Kategori
Deneme
 

Külkedisi

Külkedisi
 

Mapushanelere güneş doğmuyor

Geçiyor bu ömürler, gün doğmuyor

Eşim dostum hiç yanıma gelmiyor

Yok mu mapushane beni arayan

Bu zindanda öleceğim zalim gardiyan!

Her hafta malum Külkedisi oluyordu. Sonra haşin erkeği onu öpünce ayakkabısının tekini bilerek bırakıp  saat 12.00’ye  kadar prenses oluyordu. Yalın ayak yaşamayı kim sevmezdi ki!

Yine külleri toplarken bir Neşet Ertaş türküsü ile unuttuğu yerden can yarısı denmez ama onun için can yarısı olan karın yarısı sızlattı en ince yerlerini. Sızdı incileri yol oldu mapushaneye belki de…

Doğumunda saatlerce masada bırakmıştı annesini. Annesi adını Burak koydu Çöle düşen Nur’un nurlu atı. İnsanlar ismini taşırdı. İsim seçerken yeni doğan veya doğacak bebeğe, buna ekseriyetle dikkat edilirdi, edilmeliydi… Öyle merhametli, gözyaşları hep hazır ve nazır, mavili, hareli gözler... Sevdiğini kucağına alıp da kapının girişinde :

- ‘Allahım’a bana bugünü göstermesi için ne kadar yalvardığımı bilemezsin’ diyen dudaklar... Adı gibi Naz’lı bir çift göz, derin bir bebek yürek babasına ağlayan ve Gamze’li yanaklar…

Ne istediyse savaşarak alan bir o kadar kaderine yenik düşen...

Acı hapishanede genç yaşın,

Senin zindanlarda neydi işin…

İnsan ne ederse kendine mi ederdi? Kendiyle beraber kimlere ederdi? Ne yediğini içtiğini değil de, en çok içinden neler geçtiğini, rüyalarında kimleri ayakta beklediğini düşünüyordu insan.

“Biz insanın kaderini kendi çabasına bağlı kıldık.”  Doğru muydu bu söz?

Sırlarla dolu şu yaşamda en çok aşk için ağlamıştı bu yeni versiyon Külkedisi.

Hemen hemen 3 -4 senede bir birisine ağlardı. Sonra başka aşkla doğar onun için ağlamaya başlardı falan filan. Ama şimdi ağladığı karındaşıydı. Durup durup içlendi... Düşününce, canını yakan düşüncelerden devamlı kaçmaya çalışırken, yakalandı.  Bu türkü, içini dağladı da ağladı.

Kalakaldı…

Bu zindanda ölmeyeceksin. Dişinle tırnağınla dayanacaksın... Ve akşam olunca kapıları kapayacağız, yoklama yapacağız ve sen ‘Burada’ evimizde olacaksın…

Saygılarımla...

 

 

 
Toplam blog
: 78
: 290
Kayıt tarihi
: 02.07.11
 
 

1980 yılının buhranlı Ankara' sında gözlerimi dünyaya açmışım. Babamın işi nedeniyle çocukluk yılla..