Kumarda Kazanan

Kumarhanelerin yasal olduğu yıllardan birinde dört kız arkadaş gittikleri tatil beldesinin beş yıldızlı otelinin kumarhanesine dalıverdiler. Ömrü billah sevememişti içlerinden biri o ortamları amma velakin kızların hatırını da kırmak istemiyordu. Hepsi bir tarafa dağılıverdiler. Anlamıyordu ki işte bu işlerden. Ortam gayet şaşaalı. Işıl, ışıl , cezbedici her şey mevcut. Eline bir kaç marka tutuşturmuştu kızlar. Diğerlerinin keyfine diyecek yoktu. O ise şaşkınlığını ve sevimsizliğini örtbas etmeye çalışmakla meşguldü. "Ne bahane bulsam da sıvışsam." modundaydı. Elinde markalar salak salak dolaşıyordu.

Herkesin yaptığını yaptı ve hayatında ilk , tek ve belki de son kez kollu makinaların başına gitti. Markayı attı ve kolu çekti. Aman Allah'ım tıpkı filimlerdeki gibi oluk oluk markalar dökülmeye başladı. Üzeriden bunca yıl geçmesine rağmen hala ne yaptığını da bilmez o markaları nasıl kazandığını da. Tek kelime ile bir acemi şansı idi.

İki avucundan neredeyse dökülen markalarla beraber kızlardan birinin yanına gitti. Kızcağızın hafif bir çığlığıydı onu kendine getiren. Galiba iyi bir şeyler kazanmıştı. Kazanmıştı da ne kazandığının farkına varamamıştı henüz. Ne kazandığını söylediklerinde kulaklarıma inanamamıştı. Kızlar devam etmesi için ısrar ediyorlardı. "Onda bu şans varken" miş. Şimdi bakıyordu da "Kumarda kazanana aşkta kaybeder." sözü doğruymuş galiba. Bir de "Haydan gelen huya gider." Ve bir de "Ak akçe kara gün içindir.!"

Kazandığı parayı o kadar zahmetsiz elde etmişti ki , birdenbire o kadar paraya sahip olmak onu rahatsız etmişti. Oynamaya devam etmek istemedi arkadaşlarının ve idarenin bütün ısrarlarına rağmen. Markaları nakite çevirdi. Fakat kazandığı tüm parayı, eşinin de rızasını alarak, kendi ve arkadaşlarının bir haftalık otel masraflarına , çevre gezilerine ve hayatlarının en lüks tatiline fütursuzca harcadılar. Haydan gelen huya gitmiş oldu.Tatil için ayırmış oldukları kısıtlı memur maaşları da ceplerine kalmış oldu.

Bu gün işsiz. O tatile bir servet harcamamış olsaydı ve o parayı değerlendirebilmiş olsaydı belki bu gün biraz daha iyi idame ettirebilirdi hayatını.Akçeleri saklamayı becerememişti.

O tatili yaptığı arkadaşlarının hiç biri ile görüşmüyor artık. Çünkü içlerinden biri o zamanki kocası ile evli şimdilerde. Durumu en son öğrenen kendisi oldu o gurubun içinde ve bu sırrı kendisi ile paylaşmadıkları içindiğer kızlara da gönül koydu haliyle. Kızların gerekçesi "Senin üzülmeni istemedik!"ti.

Kumar mı bütün kötülüklerin anasıydı,kendisi mi dünyanın en salak kadını?