Kuran'daki Yüksek Ahlak

Müslümanlar olarak merak edip okumadığımız veya biliyoruz sanıp okumadığımız Kuran’da Allah, insanlara en yüksek ahlakı hayatlarına geçirmeleri yönünde öğütler vermektedir. Öyle ki, yoldan çevirip müslümanım diyen herkese sorulsa Kuran’da yazanlardan bihaber olduğu görülecektir. Hristiyanlar, okul öncesi eğitim şeklinde İncil’i çocuklarına dayatırken, İsa’yı sevdirirken, resmi kurumlarında İncil’e el bastırırken, evlilik sırasında din adamlarına nikah kıydırırken bizler iyice dininden uzaklaşmış şekilde yaşayan bir millet haline geldik.

İşte, tamamen Allah’tan geldiğine inandığımız Kuran bizlere ne diyor? Karalamalarda bulunulduğu bilinçaltımızın kirletildiği gibi öldürmeyi, kötülüğü mü emrediyor? Hayır. Bakın şimdi ahlaka dair ayetlerinden bahsedelim. İster müslüman ister gayri müslim herkes bu kuralların insan olma için gerektiğine kanaat edecektir. Kuran, belli bir millete değil tüm insanlığa hitap eder, kurtuluş reçetesi olma özelliği taşır, zaten aksi halde bu kitabın ilahi mesaj olduğu savunulamaz.

Günümüzde, islami terimler algılar oluşturularak farklı mecralara çekilmiştir. Şeriat denince insanların aklına asma kesme gelmektedir. Allahuekber denince teröristler gelmektedir. İslam denince haşa yalan yanlış iftiralar akla gelebilmektedir. İşte, Kuran ortadadır. Halbuki Nahsl suresi 90. Ayette belirtildiği üzere, Allah, adaleti, iyilik yapmayı, yakınlara yardım etmeyi emreder; hayâsızlığı, fenalık ve azgınlığı da yasaklar.

İsra Suresi 36. Ayet: “Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi, yaptıklarından sorumludur.”

Hucurat 11. Ayet: Ey inananlar! Bir topluluk bir diğerini alaya almasın, belki de onlar kendilerinden daha iyidirler. Kadınlar da başka kadınları alaya almasınlar, belki onlar kendilerinden daha iyidirler. Kendi kendinizi ayıplamayın; birbirinizi kötü lakaplarla çağırmayın; inandıktan sonra yoldan çıkmış olmak ne kötü bir addır. Tevbe etmeyenler, işte onlar zalimlerdir.

Hucurat Suresi 12: “Ey iman edenler! Zannın bir çoğundan sakının. Çünkü zannın bir kısmı günahtır. Birbirinizin kusurlarını ve mahremiyetlerini araştırmayın. Birbirinizin gıybetini yapmayın. Herhangi biriniz ölü kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? İşte bundan tiksindiniz! Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah tövbeyi çok kabul edendir, çok merhamet edendir.”

İsra Suresi 53. Ayet: Kullarıma söyle, sözün en güzelini söylesinler. Sonra şeytan aralarını bozar. Çünkü şeytan, insanın apaçık düşmanıdır.

Ali İmran 134: Onlar bollukta ve darlıkta sarfederler, öfkelerini yenerler, insanların kusurlarını affederler. Allah iyilik yapanları sever.

Hicr 88: Kafirler içinde bazı kimselere verdiğimiz kat kat servete gözünü dikme, onlara üzülme; inananları kanatların altına al.

Nisa 148:  Allah, zulme uğrayan kimseden başkasının, kötülüğü sözle bile açıklamasını sevmez. Allah işitir ve bilir.