Latin Ateşi'yle kavrulmak

Uygarlıklar kaynaşmasının yoğun olarak hissedildigi günümüzde, ekonomi, eğitim gibi hayata yön veren konular dışında müzik, dans gibi konularda da bir kesişim görmek mümkün artık. Halk oyunlarımız bize yeter demiyoruz artık ya da sazımız, tamburamız...

Latin dansları da revaçta artık günümüzde... Söze dökülemeyen bazı duyguları vücut diliyle anlatabilmek dans adını alabiliyor artık. Esnek, estetik vücutlar dansın ritmiyle birleşip bir gösteri cümbüşü sunuyor seyredenlere.Yurtdışı yarışmalarda Türk sporcular da boy göstermekte. Dans etmeye başlama yaşının 3 -evet gercekten üç- oldugu Avrupa ülkelerinde üniversitelerin amatör dans kulüplerinde Latin danslarıyla tanışan gençlerimiz gidebildiği son noktaya kadar gidebilmekte ama yetersiz kalmaktalar.

Neden mi? Nedeni açık, yıkamadığımız tabularımız var hala! Magazin haberlerinin başı çektiği haber gündemimizde dansa da ilgi de hayli azalmakta. Geçen sene dünya Latin dans şampiyonlarının Türkiye'de olduğunu biliyor muydunuz? Sanmıyorum.

Boğaziçi Üniversitesi Dans Kulübü'nün gelenekselleşen dans festivalinin 6'ıncısı düzenlenmişti 2006'da. Gala gecesinin konukları BRYAN WATSON ve Carmen Vincenj çiftinin de birbirinden güzel serileriyle süslediği gecenin sunucu da Spor Express programından tanıdığımız Kamile Burcu Esmersoy'du. Basının ilgisi az değil; hiç yoktu. Böyle bir habere ilgi gostermeyen basın kuruluşlarımız magazin içerikli olayları haber etme yarışındaydılar yine kimbilir. Hala geç değil, ilerlemek, dans etmeyi öğrenmek, uygarlıkların kesişmesine yeni bir yön vermek, dans etmek için...