Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ocak '07

 
Kategori
Siyaset
 

Lokmacı ve Rum Basını

Lokmacı ve Rum Basını
 

Kıbrıs'ta Lokmacı Köprüsü'nün kaldırılması sürecinde Talat ve Genel Kurmay arasında yaşanan gerginlik Rum Basınında büyük alay konusu oldu.

Rum Gazeteler Talat- Genel Kurmay gerginliğini, adanın kuzeyinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin sözünün geçtiğini "sahte devlet" KKTC ve liderliğinin sadece göstermelik bir kukla rejim olduğunu yazdılar.

Genel Kurmay'ın tavrı, 1974'ten bu yana Türk Dış Politikasının temel argümanı olan "Türkiye adaya işgalci bir güç olarak girmemiştir" tezini adeta yalanlarcasına "KKTC Cumhurbaşkanı bizden izin almak zorundadır" biçiminde gelişti...

İşin ilginci, Genel Kurmay, Lokmacı Köprüsü'nün kaldırılmasına karşı çıkışını "güvenlik nedenine" değil, tamamen siyasi bir nedene, "karşı taraf adım atmadan biz atmamalıyız" gerekçesine bağladı. Yani, sivil hükümetin yetki ve sorumluluğunda olan bir dış politik karara askeri bir müdahale gerçekleşti.

AKP Hükümeti ise büyük bir el çabukluğuyla, aradan çekilmeyi ve Talat ile Genel Kurmay Başkanını baş başa bırakmayı tercih etti. Seçim öncesinde Kıbrıs konusuyla başını ağrıtmak istemeyen AKP Hükümeti, bir yandan siyasi kararlarda sorumluluk KKTC liderliğindeymiş izlenimi yaratıyor diğer yandan da askerin "onayını alma görevini" de kendi üstünden atmaya çalışıyor.

Sonuçta Lokmacı Köprüsü kaldırıldı. Beklendiği gibi Rum tarafı, köprünün kaldırılması karşısında bir adım atmaya yanaşmadı. Rum yönetiminin "geleneksel" uzlaşmazlığı bir kez daha teyid edilirken, dünya kamuoyu karşısında önemli bir propaganda olanağı, Talat- Genel Kurmay gerilimine kurban edildi...

Köprünün kaldırılması ile "işte, köprü kalktı, şimdi adım atma sırası Rum yönetiminde" deme fırsatımız varken, Rum yönetimi ve dünya "bir köprüyü kaldırmak için Türkiye Genel Kurmayından izin almak zorunda bırakılan" sözde "bağımsız" bir devletin, KKTC'nin sözde egemen Cumhurbaşkanından söz ediyor...

Kendi ayağına kurşun sıkmak işte tam da buna deniyor olmalı...

RUM BASININDA LOKMACI KRİZİ:

“Ledra Caddesindeki köprü konusu, bir şeyi kanıtladı. Kıbrıslı Türklerin lideri Mehmet Ali Talat’ın, Türk generallerin izni olmaksızın bir adım dahi atamayacağını..." Politis, 8 Ocak 2007

"Talat, Ankara’nın onayını almaksızın, en küçük bir adım dahi atamayacağını ortaya koymaktadır. Bu, ara bölgede, Ledra Caddesine, Türkler tarafından inşa edilen köprünün kaldırılıp kaldırılmaması ile ilgili olarak yaşanalar tarafından da teyit edilmektedir. " Filelefteros, 8 Ocak 2007

“Türkiye’nin, özellikle de Türk askerinin, Ledra Caddesi’ndeki köprünün yıkılması konusunda verdikleri tepkiler ve Kıbrıs Türk basınında çıkan ve Ankara’nın açık müdahalelerinden bahseden haberler, Kıbrıslı Türk hemşehrilerimizin kaderini, işgal makamları ile ordunun belirlediğini teyit etmektedir. " Haravgi, 9 Ocak 2007

“Cumhurbaşkanı Papadopulos bir zamanlar, Talat’ın tek bir kapı bile açamayacağını söylemişti. Şimdi Cumhurbaşkanının bu söyledikleri doğrulandı. İşgal lideri, gücünü kendinden alan ve kendi kendine yeterli olan bir lider olduğu yanılgısına kapılarak, işgal gücü ile işbirliği içinde Ledra caddesine yaptırdığı bölücü köprünün kaldırılacağını ilan ederek, imaj kazanmaya çalıştı. Ancak hilkat garibesinin sahte anayasası bile, onu tanımaya tenezzül etmedi. Bu ‘anayasanın’ maddesi de, özgür bölgelere geçiş kapılarının Türk silahlı kuvvetlerinin yetkisinde olduğunu söylüyor. Bu, sahte devletin, işgal gücüne bağımlı olduğunun bir kanıtı ve göstergesidir. " Simerini, 9 Ocak 2007

“İşgal bölgesini ordu yönetiyor. Şu ana kadar bundan şüphesi olanlar veya bunu görmezden gelenler, açık bir şekilde yalanlanmıştır." Haravgi, 9 Ocak 2007

 
Toplam blog
: 24
: 720
Kayıt tarihi
: 19.07.06
 
 

İÜ İletişim Fakültesi'nde lisans ve yüksek lisansımı tamamladım. Milliyet Gazetesi'nde "Varoşlar", "..