Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Temmuz '07

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Marmaris eğlenebiliyor mu?

Marmaris eğlenebiliyor mu?
 

Bu yıl maalesef, turizm patlamadı. Hafif ‘’Bel verdi’’Bütün ümitler, seçim sonrasına takıldı Oteller doluluk oranına o zaman kavuşacak. Tek teselli de bu . Böylelikle düş kırıklıkları eğlenceyle kapatılmağa çalışılıyor.

Marmaris tam olarak eğlenebiliyor mu? Hangar kapılı uzun yalı eğlence yerleri kafelere, çok turist gidiyor. Yerli pek gitmiyor Biliyor başına geleceğini. Bir sürü gürültü, haykırış, bağırış ve göz kamaştıran ışıklar, patlayan, duman çıkaran fişekler…

Geçtiğimiz yıllardı. Epey oluyor .Marmaris’te, yat limanının köşesindeki heykelin oraya bir şehir hatları vapuru yanaşmıştı. Bildiğimiz İzmir’in , İstanbul’un vapurlarından. Gördüğümde, gözlerime inanamamıştım. ‘’Akrabamı görmüş’’ gibi de sevinmiştim. Şehirde o zaman tek bir disko vardı. O da, mezarlık yolunda, tam da mezarlığın karşısında bir yerdeydi. İsmi ‘Vagabundo’’ Milletin dili dönmezdi de ‘’Vagon’’ derdi. Kısa çalıştıydı. Sebep? Şikayet var dendi. Mezarlığın ölüleri ne diye şikayet etsin?. Meğer, sahipleri şikayet etmiş Kaldırdılar çaresiz, onu oradan.

Vapurun üst güvertesi, dans pisti olmuş. Bacayı yayvanlaştırıp ‘’Bar’’ yapmışlar. Masalar dizili güvertede .Gemici kıyafetli, apoletli garsonlar hizmet ediyor. İçeriye balıklama daldık acele.’’Eğlence’ye’’ susuz kalmışız bir kere. Bir masa bulduk köşede. Sipariş veriyorum, aldıran yok.’’N’oldu bizim menü?’’ dediğinizde, ‘’Varıyor, geliyor, şimdi, derhal..’’ lafları ediliyor.Yüzünüze bakmadan sıralıyorlar lafları. Bize de beklemek düşüyor tabi.

Ani kararlar daima iyidir. Fırladım piste. Millet daire şekline gelmiş, omuz omuza tutuşmuş halay çekiyor. Keyifleri de gıcır.Çöktüm halay çekenlerin ayak dibine birer birer. Peş peşe ayakkabıları tek tek çıkarmağa başladım.Halay çekenler durdu.Herkes şaşkın! Elime geçeni fırlatıp atıyorum.Bir kısmı denize düşüyor olmalı.Yalnız birisinde zorlanırken, kıç üstü oturdum. Adam da yanıma yıkıldı.Teksas şapkalı bir kovboy. Göz göze geldik. Meğersem adam çizme giymişmiş. Tevekkeli çıkaramamıştım. İçimden de ‘’Bunlar da beni denize atar ama, bakalım ne zaman’’ diye geçiriyordum, ki, kalkıp masama döndüm.Halaycılar yerlere serili, gülme krizindeler.Rıhtıma toplananlar hakeza. Dışarıdan içeriye, oluk oluk giriş var.Çünkü güvertede şamata var, şenlik var! Garsonlar şaşkın. Daha sonra o garsonlar ip gibi dizildi karşıma.’’Emret’’ dediler. Gemici kıyafetli kaptan, süvari, çarkcı başı ve güverte subayları birlikte masaya selam çaktılar.‘Hah, şöyle ‘’ dedim. Ismarladıklarım, peş peşe sıralandı. Patron olan kaptanları kulağıma eğilip: ‘’Misafirimizsiniz.Her zaman buyurun’’ diye fısıldadı .Sonra masalar birleştirildi . Dışarıdan akın akın akın gelenlere, alt kat yolcu salonunda masalar kuruldu. Biz o gece, sabahladık Marmaris Körfezinde. Bu gemi bana: ‘’Moulen Rouge’’ gibi geldi..

Şimdi şehir ‘’Eğlence yorgunu’. ’Tur yapan yerliler, onca turist gezdiriyor, daha ayaklarının ucunu suya bile sokmadılar.Ancak mevsim bitecek. Aile boyu gemileriyle özel sefere o zaman çıkılacak. Şimdi para kazanma zamanı.

Japon fenerleri moda. Restoranların sıra sıra, istinasız bu fenerlerle bezeli.Kırmızıya kesmiş her yer. Gariptir, güneşle her şey soluyor, bu kırmızılar diri kalıyor.

Bir Ali Ötünç var. Ezgi Bar’da sesi ile turistleri büyülüyor. Kim demiş turist sazdan anlamaz diye.

Yat Limanında La Rocca’nın genç ve yakışıklı sahibi Ozan’ın mekanında, İngiliz Giselle’yi de ‘’Nargile güzeli’’ seçtik.Nargile çekmesini o gece öğrenmiş. Uğur getirmişiz.

Gitarist kız gördük. Latin parçaları döktürüyor. ÖSS sınavları sonrası kursiyerler, öğretmenleriyle gelmişler bu bara. Gitarist Zeynep Demiröz tam puan aldı o gece.

Ve Martı Tatil Köyünde iki ünlü müzisyen grubu var. ‘’Spanglish Trio’’ ile Group Ege’’ Her akşam fırtına yaratıyorlar.Trio’nun içindeki Süheyla Çolak, Latin Müziğinin temsilcisi. C. Caylak gitarist. Unnar Johonson ise bongo çalıyor. Üçlü, Stockholm’den yeni dönmüş.Nefis müzik yapıyorlar.

Yıllardır ‘’Grup Ege’’ ismiyle çalışan ‘’Gelin kaynana’’ solistler var. Mikrofonu beraber paylaşıyorlar: Güler ve Evren Akalın. Piyano Serdar Akalın, bateri Hasan Hür.Bas Levent Yılmaz.Martının denize karşı olan bu eğlence yerleri, tıklım tıklım. Denizden esen rüzgar, sahnede şarkıcının saçlarını karıştırıyor. Kırmızı ışıklar, büğülü manzara yaratıyor.Bir huşu içinde dinleniyor yaptıkları müzik. Trio’nun şantözü, bu kış Alsancak’ta sahne alacakmış.

Bir yaz rüyası. Uykusuz geceler. İçkinin mahmurluğu ve aşk kokan kaldırımlara yansıyan orkestranın sihirli sesi. Kalplerden kalbe yol buluyor, ışık buluyor, sevinçle doluyor, ruhları hafifletiyorDaha ne olsun? Nerde kalmıştık? Yarın hangi mekana gidiyoruz? Bakacağız…

RESİMALTLARI: Marmaris eğlence yorgunu.Önemli yerlerde büyük proğramlar var. afe’lerle, beş yıldızlı tatil köylerindeki bira fiyatlar aynı: 5 YTL.(Resimler, Objektifimizden)

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..