Mazeret

Ne çok hatırlamadığım şeyler düşünmüşüm... Oysa hepsi kendi zamanlarında çok değerliydiler. Şimdilerde artık fazla hayalim olamıyor, belki hayallerin yerine gerçekleri olduğundan. Belki de hayalleri gerçek yapmak için uğraşmak gerektiğinden, hayal kurmuyorum artık. Tembellikse gerçek neden midir diye düşünürüm bazen, ya da m.s. dir herşeyi engelleyen. Asıl kafadaki m.s. desem komik olur bilirim, kast ettiğim şey akılda olandır sadece işte.

İnsanın düşündükleri gerçek oluyor bir zaman sonra, ama sadece düşünmek değil bu bilirim. Geçtiğimiz cumartesi günü Devrim Arabaları filmini izledim, Fenerbahçe maçına gitmek yerine. Filmi daha sonra bir arkadaşıma anlatırken sadece, "yapabiliriz, ama yaptırtmazlar mesajı verilmiş sadece", dedim. Yapmamamız için yeni mazeret bu belki de, ya da hep olanlardan birinin süslü anlatılışı. Ülkem pek çok şeyi yapabilir ve yapıyorda, bizlerde pek çok şeyi yapıyoruz, ama yinede olmuyor diye yakındıklarımızın sayısıda çok fazla.

Şimdilerde terör başımızı ağrıtanların en başındaymış gibi geliyor, ki kayıpları olanlar için elbette doğru bu. O kayıplar hepimizin kaybısa eğer, elbette hepimiz için çok önemli yaşananlar. Komik geliyor sonra, trafikte yaşanan kayıpların sayısının, terörde olanlardan daha fazla olduğunu bilmek. Bir bölgede yaşanıyor deniyordu terör, sonra her bölgede yaşanıyor oluverdi. Tek bölgeyse eğer terörün yaşandığı yer, olmasaydı ne isterdik orada kendi adımıza olmasını istediğimiz asıl şeyin?... Bizler pek birşey istemesekde, ülkem ne istiyor olmasaydı eğer orada, ya da başka yerde terör?... Terör neyin mazereti gibi düşünürüm bazen, sonra Kastamonunun ya da pek çok farklı şehrin daha iyi olmasını engelleyen mazeretlerin ne olduğunu düşünürüm...

M.S. benim için nelerin mazereti? Bu da komik... Gerçek elbette çoğu zaman, yürümemde, otobüs beklerken bile ayakda durmamda, çalışmam, ya da gözüm de, pek çok şeyde gerçek... ama m.s. olmasaydı ne isterdimin hayali ne bilmiyorum.

Cennet anlatılırken Ku'ran da, "altlarından ırmaklar akan yeşil topraklar", gibi anlatılmıyor muydu? ya da bizlerin görmek istemediği şeymiy di bunlar? Bazen hiçbirine anlam veremem olanların ve herşeyin, ama ya hiç biri olmasaydı diye düşünmek bile bir an, korkunç gelir. Oyundur tamam belki herşey, ama bilgisayar oyunu değil ki kötü gidince baştan başlatılsın.

Mersault Albert Camus'un Yabancı kitabındaki kahramanın adı. Yine onun benim en sevdiğim bir başka kitabı Sisifos Söylenidir ve ondaki kahramanın hikayesi her zaman en güzeli. Yaşamak da bizim için bir ceza belki gibi gelirsede bazen, oyun gibi bir ödül diye düşünmek her zaman en güzeli...