MB'de seçicilik

Bugün bloglarda bir şey dikkatimi çekti.

Hepimizin bildiği gibi yandaş basın dışında MB'de de, TSK'ya saldırararak ve ne idüğü belirsiz sözde bir açılımı destekleyerek, kendilerini demokrasi havarisi ilan eden ve buna karşı olan herkesi de antidemokrat, ergenekoncu olmakla suçlayan bir takım kişiler türedi.

İşte bugün ben de Albay Dursun ile ilgili yazılan blogları inceledim. Bloglarda Albay Dursun olarak arama yaptığınızda karşınıza 45 tane yazı çıkıyor ki bunlardan beş tanesi tamamen ilgisiz yazılar. Diğer 40 yazıdan bir kısmı Albayı destekleyen bir kısmı da karşı olan yazılar. Buraya kadar bir sorun yok gözüküyor.

Sorun şu noktada: albayın tutuklanarak askeri hapishaneye gönderilmesini demokrasinin ve hukukun bir zaferi olarak yorumlayan arkadaşlar her nedense, albay yine serbest bırakıldığında ortalarda gözükmüyorlar. Eğer gerçekten hukuk ve demokrasi inançları dedikleri kadar sağlamsa bu arkadaşların, o takdirde yeni bir yazı girerek, albaya karşı yürütülen yargısız infazın, demokrasi ve hukuka karşı bir komplo olduğunu savunmaları gerekmiyor mu?

Hadi bunu yapacak kapasite ve dürüstlükten nasiplenmediler diyelim. Peki, son derece gizli bir şekilde yapılan soruşturma sonunda elde edilen ifadeler hemen nasıl basının eline geçiyor? Ben hukuk adamı değilim ama imzasız ihbar mektuplarının yargı tarafından dikkate alınmaması gerektiği konusunda içtihatlar olduğunu biliyorum. Eğer farklı bir durum söz konusu ise, hukuk konusunda uzman olan arkadaşlardan bir açıklama bekliyorum.

Bu bağlamda, bloglarda birşeyler karalayan bizler en azından bu konuları dikkate alarak, Albay Dursun örneğindeki gibi durumlarda, kişileri karalayan yazılar konusunda daha seçici olma yükümlülüğünü taşıdığımıza inanıyorum.

Albay'ın tahliye edilmesiyle en azından, "oh işte bak nasıl içeri attılar, cunta böyle bitirilir, askerler haddini bilsin" tarzında yazılar yazan arkadaşlar, hiç olmazsa bu yazılarını kaldırma dürüstlüğünü göstersinler.

Böylece MB'de yeni bir gelenek ve yaklaşım başlatabiliriz. Bir şekilde anlamını yitirmiş yazılarımızı, daha doğrusu özellikle de malum dava ile ilgili yandaş yazılarımızı yayından alabiliriz. Kendi adıma, bu davadaki iddialar ispatlanır ve de gerçekten adı geçen asker, aydın, akademisyen kişilerin bu ülkeyi kaosa sürükleyecek böyle bir oluşum içinde oldukları, gerçek anlamda ve sahte belge ve dinleme operasyonları düzenlenmeden ortaya konursa, ben bu insanları destekleyen tüm yazılarımı bloglardan kaldırır ve MB'den özür dilerim.

Böyle bir şeyi iddia edecek kadar kendime güveniyorum.

MB'nin kendi iç yönetmeliği olmakla beraber, bu siteyi oluşturan bizlerin yazı ve yaklaşımlarından ortaya çıkan çeşitli tıkanmalar söz konusu olmaktadır. İşte bu noktada MB değerlerini oluşturur ve kurumsallaşmamızda daha hızlı adımlar atarız diye düşünmekteyim.