Mehmet Deniz;İçimizden bir Bilgeçınar

MEHMET DENİZ BİR BİLGEÇINAR

Onu, Karşıyaka Belediyesi'nin, belli bir yaşüstü, birçok görevleri yapmış, çocuklarını büyütmüş,emekli olmuş bireyleri bir araya getirip bir çok aktiviteyi birlikde yapmalarını, dostluğu, arkadaşlığı paylaşmalarını sağladığı BİLGEÇINARLAR YAŞAM KULÜBÜ'NDE tanıdım.

Sürekli biryerlere koşturup duruyordu. Hep bir acelesi vardı. Nedenini sorduğumda 74 yaşında üniversite öğrencisi olduğunu, ve üçüncü üniversiteyi okuduğunu, emekli olduğunu, birçok gönüllü kuruluşlarda çalıştığını ve bir çok korolarda da korist ve solist olarak hala görev yaptığını öğrendim. Bunun üzerine hayat hikayesini merak ettim ve kendisi ıle sohbet ederek anlatmasını istedim. O da seve seve anlattı. BELKİ, BİR ÇOK KİŞİYE BİR ÖRNEK VE ALTERNATİF OLUR.

MEHMET DENİZ, Orta Asya'dan göç eden Kayı boylarından bir yörük ailenin, BALIKESİR  Sındırgı'ya yeleşmiş 10.2.1940 yılında doğmuş çocuğu idi. İlkokulu bitirdikten sonra aile 1952 yılında, onu MERSİN'DE bulunan 3. Astsubay hazırlama okuluna vermişler. Çünkü o zamanlar Askeri okula gitmek çok önemli imiş. Çocuğumuz vatana millete hizmet etsin demişler. Bu okulu 1956 yılında bitirmiş. 1957 de İzmit'de staj yapmış. Sonra Çankırı'da bulunan Piyade Atış Okulu'nu da 3. olarak bitirmiş. Ödül olarak istediği yere, yani MANİSA'ya tayin edilmiş. 1962 yılında şark görevi için Muş'un MALAZGİRT ilçesine tayin edilmiş. Burada iken Manisa'da bulunan SPOR SAVAŞ OKULU'NDA komando eğitimine yakın bir eğitim görerek birinci olmuş. Bunun üzerine alay komutanı onu Rusça öğrenmesi için Rusya'ya gidenler arasına yazmış. 1963 de Gaziantep'de görev yaparken Ankara'da bulunan Rusca dil kursuna tabi tutulmuş. Ankara MAMAK daki (SES DİNLEME) kursunu da birinci olarak bitirdikten sonra, RUSCA sınavını da kazanmış.1967 yılında İSTİHBARAT KURSUNU da bitirdikden sonra MOSKOVA SİLAHLI KUVVETLER ATEŞELİĞİ'ne tayin edilmiş. 1969 yılına kadar burada görev yapmış. Bu esnadaki bir anısını şöyle anlatıyor. Buradaki ENDONEZYA ELÇİLİĞİ, ramazan bayramında ateşelik personelini bayram namazı kılmak için kendi elçiliklerindeki camilerine davet etmişler. Hafızlar Kur'an-ı kerim okuyorlarmış onlara da bir kaç ayet okuyabileceklerini söylemişler. Ama onlar bilmedikleri için okumamışlar. Bu durum Mehmet Bey için çok üzücü olmuş ve ondan sonra gidip Kur a-nı kerim okumayı öğrenmiş. Daha sonra ANKARA'ya dönmüş 1970 yılında mecburi hizmetini bitirdikten sonra istifa ederk. SİVİL hayata geçmiş. Böylece adeta ikinci bir yasama geçmiş. Yine çalışma hayatına devam etmiş ancak sivil olarak. 1973yılında ALMANYA'ya çalışmaya gitmiş. 1984 yılında Türkiye, ye dönmüş. 1985 yılında da emekli olmuş. Ancak emekli maaşı yetmediği için  Rusların yolcu gemilerinde yeminli tercüman olarak da 15 yıl çalıştıktan sonra tamamiyle çalışma hayatına son vermiş. VE ÜÇÜNCÜ YAŞAMINA yani ÖĞRENCİLİK HAYATINA başlamış. Yeni bir hayata başlar gibi yeniden lise eğitimine başlamış.1997 de liseyi bitrimiş. 2001 yılında ANADOLU ÜNİV.AÇIK ÖĞRETİM FAKÜLTESİ ÖNLİSANS I BİTİRİP, 2004 DE AYNI ÜNİV.TENİN İŞLETME FAKÜLTESİNİ BİTİRMİŞ.

2008 DE YILINDA AYNI ÜNİVERSİTENİN İKTİSAT FAKÜLTESİNİ DE BİTİRMİŞ.

ANCAK BU DA ONU TATMİN ETMEMİŞ OLACAK Kİ 2012 DE ÖSS YE YENİDEN GİREREK, aynı ÜNİV. TÜTK DİLİ ve EDEBİYATI BÖLÜMÜNE GİRMİŞ VE HALEN 3 . SINIFTA OKUMAKTA SINAVLARA KOŞTURMAKTADIR. 

BÜTÜN BUNLARI arkadaşlarına örnek olmak  AZMİN ELİNDEN HİÇ BİR ŞEYİN KURTULMADIĞINI GÖSTERMEK OLDUĞUNU söylemektedir. Ayrıca  gençlerle aynı sıraları paylaşmak sınavlara girmek onun adrenalinini yükselttiğini ve bunun sağlığına iyi geldiğini söylüyor.

AYRICA O KADAR ÇOK HOBİLERİ VAR Kİ, bazıları şöyle

İZMİR BELEDİYESİ- AĞABEY- ABLA- KARDEŞ PROJESİ, GENÇLER- YAŞLILAR ELELE PROJESİ

2005 İZMİR ÜNİVERSİADE SPOR OYUNLARI BELARUS KAFİLESİNE GÖNÜLLÜ TERCÜMANLIK,

KARŞIYAKA BELEDİYESİ 23 NİSAN ÇOCUK ŞENLİKLERİ İÇİN GELEN RUS ÇOCUKLARINA GÖNÜLLÜ TERCÜMANLIK ve DAHA BİR ÇOK BELEDİYE KURULUŞLARINDA SPOR YARIŞMALARINDA  SPORCULARA GÖNÜLLÜ TERCÜMANLIK YAPMAKTADIR.

2002 YILINDAN BERİ ÇEŞİTLİ TÜRK HALK VE TÜRK SANAT MÜZİĞİ KOROLARINDA KORİSTLİK VE SOLİSTLİK YAPMAKTADIR.

GENÇLERE ZARARLI MADDELERDEN UZAK DURMALARINI UYKULARINA DİKKAT ETMELERİNİ DAİMA YILMADAN ÇALIŞMALARINI 

TÜRKÇEYİ DOĞRU KONUŞMALARINI TAVSİYE ETMEKTEDİR .

AMA ASLINDA O KENDİ YAŞITLARINA ÖRNEK OLMAKTA. HİÇ BİR ŞEYDEN VAZGEÇMEDEN HİÇ ARA VERMEDEN HAYAT YOLUNDA DİNLENMEDEN KOŞMAKTA.

SONUÇTA HAYATI İLK GÜNKÜ GİBİ HEYECANLA DOLU DOLU YAŞAMAKTA.