Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '13

 
Kategori
Kent Tarihi
 

Memleketim meselesinden...

Memleketim meselesinden...
 

Sayın
Erhan YURDAKUL
Müdür
Kayseri Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü
Tacettin Veli Mah. Lalezade Cad. Çalıka Konağı No:4
Melikgazi/KAYSERİ

Sayın Müdür…

Acaba, bu konu ile ilgili daha önce yazdığım “KOCA TABELADAKİ ‘Rölöve ve Anıtlar Müdürlüğü’NE” ve “RAHAT OLUN DAHA ANAMA ANLATMADIM…” başlıklı yazılarımı okuyabildiniz mi?

Tabi sizin okuyup okumadığınızı bilemiyorum, o günlerden bu güne her hangi bir tepki alamadığım için bilemiyorum. Eğer “Evet okudum, ne var kardeşim” diye bakıyorsanız meseleye, elbette bakabilirsini. Ancak biz öyle bakmayız. Sonuna kadar takip ederiz.

Meselenin iki tarafı var, birincisi doğrudan sizin sorumluluğunuzda…

Bir: O yapının üzerindeki binadan büyük ve binadan daha öne çıkan tabelayı kaldırıp, daha uygun bir yere, daha uygun bir tabela asacak mısınız?

İki: Muhtemeldir ki personelinizin araçlarının park etmesi için arka taraftan binaya yaklaşım yerinde, mekana ve mekanın özelliğine aykırı olup, üstelik de sizin “Korumakla” görevli olduğunuz yere, kalınca bir boru ile “Otopark kapısı” yapmak nereden aklınıza geldi?

Sayın Yurdakul…

Bu sakil görüntüleri, görevinizin gereği içinde gerekli müdahaleleri yaparak düzeltmeyi düşünüyor musunuz?

Düşünüyorsanız “Elma” deyin, düşünmüyorsanız “Armut” diyebilirsiniz.

Meselenin “İkinci tarafına” gelince…

Bu tarafı, “doğrudan” görev alanınız içinde değil. Ancak, “Anıt” yapıları koruma ve kollama göreviniz içinde bulunduğunuz mahallin düzenlenmesi için her hangi bir çalışma yapıyor veya yapmayı düşünüyor musunuz?

Bu konuda da “Düşünüyoruz” diyorsanız “Üzüm” diyebilirsiniz, yok eğer düşünmüyor “Bize ne birader” diyorsanız, o zaman da “Kayısı” deyin, ben bileyim.

Şimdi merak ediyorsunuzdur.

Niye “Elma” ile “Armut”, niye “Üzüm” ile “Kayısı” dedim diye…

Benim kafa biraz “Rus kafası”na benzer, kaba saba bir şeydir. İki olayı birbirinden ayırt edebilmem için. Yani “Elma-Armut” derseniz, doğrudan görevimizle ilgi cevap verdiğinizi anlayacağım, yok “Üzüm-Kayısı” derseniz, dolaylı görevinizden söz ettiğinizi bileceğim…

XXX

Sayın
Şerif Yılmaz
Vali

KAYSERİ

Sayın Valim…

Bakmayın siz benim yirmi yoldan beri Kayseri dışında olup, Kayseri’ye cereğinen laf uzattığıma… Memleketimi ve memleketim meselelerine ilgim hiç bitmez…

Hatta “Valilik Basın Bürosu”nun gayet iyi çalıştığını da bilirim. Özellikle size duyurulmak üzere yazdığım “RAHAT OLUN DAHA ANAMA ANLATMADIM…” başlıklı yazımı size sunmuşlardır.

Elbette cevap vermek zorunda değilsiniz, öyle bir beklentim de yok. Ancak o yazımda ve yukarıda da yazdığım gibi, aklıma takılan konunun üzerinde hiçbir gelişme olmadığı bilgisine ulaştım.

Sayın Valim…

İşin “İmar” boyutu sanırım Büyükşehir Belediyesine ait olsa gerek. O da zaman alacak işler. Ancak o civardaki araç yoğunluğunun, trafik ekiplerince önlenebileceği kanaatiyle işin bu tarafını size iletmek istedim. Yanlış bir talepte bulunduysam özür dilerim.

Saygılarımla…

20 ŞUBAT 2013
İBRAHİM PEKBAY

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..