Mesleki sorunlar

Son günlerde önemi epeyce artan bir mesleğe mensubum. Mali müşavirlik mesleğine. Öyle bir meslek ki, ne mükellef ne de devlet sever sizi... Birinin "çok vergi çıkartmışsın" dediğine, diğeri "bu ne böyle çekirdek parası mı?" diye dudak büktüğü, hep arada kalınan bir meslek... Bugün yaptığınız bir işlemin en az 5 yıl boyunca peşinizden geldiği bir meslek... "Aman yanlış olmasın", "Aman ayıp olmasın" diye diye yılların geçtiği, saçların döküldüğü, gözlerin köreldiği ve beynin sulandığı bir meslek....

Bugünlerde AB uyum programı çerçevesinde bir sürü yeni sorumlulukların yüklendiği, iş yükünün 5-10 yıl öncesine göre kat kat arttığı, buna karşılık gelirinin bir o kadar azaldığı bir durumla karşı karşıyayız. Hele bir de yetki karmaşası ve korsan iş yapanlarda işin içine girince, ohhhh! kaymaklı ekmek kadayıfı....

Son günlerde UFRS (Uluslararası Finansal Raporlama Standartları) diye bir şey çıktı. İlgilenmeye çalışıyoruz. "Yahu bu ne menem birşeydir? Nasıl oluyor da oluyor?" falan gibi birşeyler geveleyerek anlamaya çalışıyoruz. Anladık! En basitinden bir bilançonun 32 sayfa dipnotu olacak. Eksiksiz ve doğru olarak doldurulacak. En ufak bir değişiklik olursa bunu tafsilatlı olarak izah edeceksiniz.

Şöyle ki;
-Efendim! biz 100 Kg. Elma almıştık. Bunları Almanya'ya ihraç ettik.
-Ee. Sonra.
-E işte Alaman gavuru bunu beğenmemiş, iade ettiler.
-Bilanço dipnotlarında yaz kardeşim bu hikayeyi....

Bunun yanı sıra daha bir çok değişiklik. Mesela Kurumlar Vergisi yeniden yazıldı. Türk Ticaret Kanunu yeniden hazırlanıyor...

Ben şikayetçi miyim? Değilim... Vallahi.... Böylelikle asli görevimiz olan danışmanlık hizmetine yönlenmiş olacağız. Bu durum çok hoşuma gidiyor. Hatta diyorum ki; vergi daireleri lağvedilsin. Mükellef işyeri açacağı vakit önce bir SM (Serbest Muhasebeci) veya SMMM'ye (Serbest Muhasebeci Mali Müşavir) gitsin. "Şu adreste şöyle bir iş yapacağım haşmetmehap izniniz olursa" desin. Meslektaşımız mükellef hangi işi yapacaksa o işin Esnaf Oda yetkilisini yanına alıp o adrese gitsin. O iş orada yapılır mı, yapılmaz mı bir baksın.

Mesela bakkal dükkanı açacaksa, bir baksınlar bakalım yeni bakkalın açılacağı yere en yakın bakkal kaç metre mesafede. 50 mt. arayla bakkal açılmasın. Oda yetkilisi bakkal için yeri uygun görürse, SM / SMMM mükellefe sorsun; "Banka hesabınız var mı? Bilgisayarınız var mı? Fiş kesmeyi, fatura düzenlemeyi biliyor musunuz?", bunlara alacağı cevap olumlu ise mükellefiyetini onaylayıp "Vergi Dünyası'na hoşgeldiniz" desin.

İşe başlayan mükellef öyle kafasına göre doğru ya da yanlış yatırımlar yapmasın. Sadece çocukları istedi diye araba almasın. Yengenin canı çekti diye yazlık yaptırmasın. İşletmesinin mali gücü elveriyorsa, tablolar "yapılabiliri" gösteriyorsa bazı şeyleri yapabilsin.

Hatta ödemelerini, mal alımlarını bu raporlara göre şekillendirsin... Vergi oranları iyice düşsün, düşsün ki herkes vergisin tam ödesin. Memleket gelişsin, güçlensin, gürbüz çocuklarımız, umutlu yarınlarımız olsun...