- Kategori
- Siyaset
Milletimiz nereye bakıyor?
Erdoğan “Milletimizle aynı yöne bakmayanlar, gayrımeşrudur” dediği günden beri uyku uyuyamıyorum! Hayır korkudan filan değil, bu sözün nasıl söyelenebildiğini, bunu söylerken başbakanın ruh halinin ne olabileceğini düşünüyorum. Zaten ömrüm, şu millet denen her neyse onunla aynı yöne bakamadığım için çileler içinde geçti. Milleti suçlar mıyım hiç, hep kendimi suçladım! Sen ki millet denen kutsal okyanus içinde bir damla, bir sıfır olan birisin. Haddini bil dedim.
Nazi Propaganda bakanı Josef Goebbels, “Kamuoyunun şekillenmesini denetlemek, devletin mutlak hakkıdır” demişti. 12 Eylül rejiminin bunu aynen benimseyip uyguladığını biliyoruz. Şimdi benzer bir tartışma içindeyiz. Doğal olarak ilk akla gelen kurban, gençlik. Herkes kalbindeki gençiliği yetiştirmek istiyor. Gençlerin ne istediği önemli değil! Onların “sahipleri” var. Onların sahipleri biziz, yani ebeveynler. Çocuk haklarının bile tartışıldığı dünyada gençliğin haklarını tartışmak gibi bir şarklılık, Türkiye’ye yakışmıyor.