Milliyet blog hakkında düşüncelerim ve tavsiyelerim

Her insanın tuhaf  davranışları vardır. Benim biraz fazlaca. Sokakları tanırım ama sokağın adını çoğu kez bilmem. Okulda arkadaşlar her hafta sonu Tunalı caddesine giderlerdi ama ben bilmezdim nerede Tunalı caddesi. Dört yılın sonunda bir gün bende takıldım onlara; Merak etmiştim şu Tunalı caddesini. Caddeye geldiğimizi söyleyince hayel kırıklığı yaşadım. Benim onca zaman bildiğim caddeymiş. Kuğulu park caddesi deselerdi hemen bilirdim. Hollanda da adamın biri bana bir adres sordu bilemedim. Meğerse evime giderken geçtiğim sokakmış ama dedim ya sokağı bilirim ama adını bilmem.

Blog yazılarını hatırlarım ama blog yazar isimlerine önem vermem HEMEN. Bu yüzden iki bloğu karıştırarak yanlış yazara yanlış yorum yapmış olduğum da oldu. Nasıl oldu demeyin oluyor. Hani hızlı yazarken "hata" kelimesini "ahta" yazdığımız gibi bir durum.

"Haberciyi" başlarda kullanıyordum ama artık kullanmıyorum; Çünkü bir yazarın her yazısı hitap etmiyor bana. Blogların tümüne giriyorum ve en son gördüğüm bloğa kadar geri gidiyorum sayfaları. Önce başlığa bakıyorum. Başlığı kavradıysam yazara bakıyorum. kavramadıysam hangi blog grubundan girilmiş ona bakıyorum. Yazıları hızlı okurum. Klişe ve aşırı genel kültür olmuş bilgilerden kaçınırım. "Ben" diyebilen yazılara ve konulara ilgim daha fazla. Dürüst ve özeleştirisi olan yazarları tercih ederim.

Yapılan her yoruma izin verdim. Sadece çok takdir ettiğim bir abimin bir yorumu hariç... affına sığınarak yorumunu gereksiz bulduğumu söyledim. Sonraları keşke yapmasaydım dedim ama o an ki hislerim "o" yorumun yazıyı okuyanları etkiliyerek yazının amacına zarar vereceğini düşündürdü. Teşekkür ve minnet içeren yaptığım yorumlarım çok azdır. İyi bir öykü veya deneme ise tebrik ederim. Aynı fikirde olsun olmasın yazan herkese zaten saygı duyuyorum. Bazı yazarlarımız bu saygıyı hak etmese bile. Yorumlarım genelde yazının bende tetiklediği düşüncelerden oluşur. Muhalefet olduğum bir kaç blogcu kardeşimiz var. Muhalefet olmamdaki nedende olaylara objektif bakmadıkları için. Aralarında aşırı açık gözlü olanı yaptığım muhalif yorumu bile tersinden okuyarak "Yarabbi şükür" diyor. Partizanlık yapılmasını tasdiklemiyorum . "Biz" -"Siz" çatışmasını içeren her blog yazısına muhalefet olurum hemen hemen. Düşüncelerini tasdiklemesem de önerdiğim yazarlar arasında olan bir abimiz, bir yazara yaptığım yoruma gizli bir gönderme ile alay etmiş. Açıklık ve dürüstlük adına üzüldüm.

BEĞENMEDİM DÜĞMESİ

Bilhassa şiirler için kullanılması uygun olan "beğen" veya "beğenmeme" düğmeleri yararlı olacaktır. Öncelikle tebrik veya tepki  içeren yorumlar azalır.  Okunan bir yazının ne kadar beğenilip beğenilmediği istatistik açıdan yararlıdır.

VİDEO BLOG

Yazmak yerine konuşarak anlatılan bir deneme veya öykü daha hoş olabilir. Haber blogları için faydalı olur. 

TARTIŞMA FORMU

Blog sitesinden ayrı olan MB forum sitesi tartışmalar için ideal olur. Foruma İsmi, soyadı ve fotografı ile giren üye forum başlığı atabilir veya forumlara yorum yapabilir. Siyaset, sanat ve din gibi ana sayfalar altında açılan tartışma başlıkları kısa olurken yorumlar sınırlı kelimeler ile olmalıdır.  Örneğin Siyaset konusunda "Başbakanlık sistemi Türkiye için zararlıdır" adlı bir forum başlığı adı altında yazar neden böyle düşündüğünü destekleyen yazısı ile yayınlar. Buna katılanlar saygı ve sevgilerini iletsede katılmayanlar için yorumlarda yazarın tezleri çürütülmeye çalışılır. Böyle bir forum sitesi polemik ve tartışmaya açık blogları Mb den alarak hem BM nin yükünü azaltmış olur. 

AD VE SOYADI

Anomim yazarlık kalksın. Konu komşudan, çoluk çocuktan çekiniyor diye insan anomim olmaz. İnsanlar yazdıkları düşüncelerin altına isimlerini koymalıdırlar. MB ye daha bir ciddiyet gelir. RAhmetli Diyojen blog yazarımız blog ta ilk aramızdan ayrılan abimiz oldu benim için. Ad ve soyad girmesede resmini koymuştu. TSK ve laikliğin savunucularından Diyojen abimizin yazıları hala güncelliğini korumaktadır.