Murat Hacıoğlu'na geçmiş olsun dileklerimle!

Değerli blogdaşımız Doktor Murat Hacıoğlu, birkaç gün önce neşter altına yatmıştı biliyorsunuz.

Şu an iyileşme döneminde şükürler olsun.

Ağrıları da iyice azalmış.

Doktorları ameliyatın akabinde aradılar beni.

“Abi mümkünse; blogda olsun, Facebook’ta olsun komik şeyler yazma! Hacıoğlu gülünce ameliyat yeri ağrır; bu da ona eziyet verir!”

“Ne demek kardeşim? Tabi ki yazmam! Millete eziyet etmek için komiklik yapılır mı ya? Gerçi yaptığım espriler millete eziyet oluyor ama !” dedim!

Bir haftadır uzaktım bu tip şeylerden!

Bu gece aradı beni.

“Abi tamam! Sana da eziyet ettim ama şu an iyiyim! Bir fıkra yaz da güleyim! Ne zamandır gülmedim! Temelden olsun ama ha!”

“Hacıoğlu şu an aklıma bir şey gelmiyor kardeşim! Ben seni yarım saat sonra arasam?”

“Olur olur; ama unutma!”

Neden sonra aklıma Mustafa Topaloğlu’nun anlattığı fıkra geldi!

Hoca Cuma namazı öncesi cemaate dönmüş.

“Muhterem çemaat; saflari sıklaştirun, aranıza şeytan girmesun!”

Temel seslenmiş arka sıradan!

“Girsun hocam! İki rekat da o kılsun! Bakarsun imana gelur!”

Açıp telefonu anlatayım diyorum!