Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Temmuz '09

 
Kategori
Bilim
 

Müteşabih ayetlerden BAKARA

Bismillahirrahmanirrahim

ÇEŞİTLİ ANLAMLI ( MÜTEŞABİH ) AYETLERİN
ANLAMLARINA AİT DÜŞÜNCELERİM

BAKARA SÜRESİ

ELİF - LAM - MİM

Allah burada vahyettiği üç harfle ile; Yarattığı alemin tek sahibinin kendisi olduğunu, herşeyin bir başı ortası bir sonu olduğunu, bu üç aşamanın neler olduğunu, nasıl yaşanması gerektiğini, kurallarını, her canlının ölümlü olduğunu, sonunda ödül ve ceza olduğunu, bizi terbiye edecek olan ilahi kuralların Kur-an’da yazılı ve bu harflerde gizlenmiş olduğunu, Peygamberlerin önce kul sonra Resul olduklarını, Elif’te kendini, Lam’da bedenle, ruhun hayat çizgisine ait amellerini, Mim’lede Allah tarafından kula emanet verilen ezelde ki ruhun canın, fıtri sözleşmeye uygunluğu tespit edilip işaretlenen, kaydedilen. Tekamüle erip ermemesine ait son halini, herşeyin mühürleyip gizlediğini düşünüyorum.

Bunları ancak bakıp anlayan akıl sahiplerrini anlayıp idrak edeceklerini, baktığını gören gözü olanların, duyacak kulakları, kalpleri, gönülleri vs. diğer duyu, his, uzuv ve tüm azaları olanların bunları yaratılmış olan kendileri ve tüm evren içinde bakıp arayıp bulacaklarını ifade etmektedir.

Yani BAKARA; BAK - ARA. Gör - Gözetle. Duy- İşit. Varlığı ve varlıkları kabul et, hisset.

Elif’le; Ezelin, birliğin, yaratanın, verip-alanın, aklın, ilmin, öz ruhun, canın, başlangıcın, mülkün, doğru giden yolun, evirip çevirerek terbiye eden, ödül ve ceza için yaptıklarından sorumlu tutan, başı ile sonunu bir eden ilmi kudretin kendisi ve sahibi olduğunu elif’ harfiyle özetlemiş olduğunu düşünüyorum.

Lam’la
; İkilik veya çokluk alemine ait dünya, rahim, doğum bedenle birlikte süren hayat, beden, ruh ve cüzi iradenin nefis ve kalbi ile yapması veya yap maması gereken hayır ve şerre ait işler, tekamül yolundaki evreleri, canın beden deki hali, kula ait uzuvların amel kayıtlarının tutulduğu, görüntülü konuşma merkezinin kayıtları diye düşünüyorum.

Ayrıca Kur-an’ı , ilmi, biz kulları, hayatı, yol gösteren peygamberleri, dün ya ve ahireti, (hayat- ölüm) sonrasını, tekamül evrelerini, erdemli sonu, tekliğe gidişi, halden hale girmeyi, bütün canlıların, ve alemlerin, başlangıcı, ortası ve sonu anlamlarını da taşıdığını düşünüyorum.

Mim’lede; Ezelde kul ile fıtri sözleşme yapan Allah geri almak üzere, kula emanet can verip, sözleşme ile şartlara bağlamıştır.

Kula ait sözleşme metni olan Kur-an’ı da vahiyle resul seçtiği kullara gönderip insanlara tebliğ edilip duyurulmasını buyurmuştur.

Mim, insan bedenindeki emanet canın dünyada yaşarken ezelde yazılmış fıtri sözleşmeye uygun yaşayıp yaşamadığına dair Allah tarafından tespit edilmiş işaretlenmiş ruhun son hali olduğunu, Peygamberlerin kul ile Allah arasında vahye dayalı yaptıkları elçilik görevinden dolayı, Allah’a karşı sorumluluklarının bir işareti ve başlangıcın da işaretlenmiş sonu olduğunu da düşünüyorum.

Ahiret hayatının başlangıcı kabir, sonrası berzah ve mahşer. Daha sonra ise cennet veya cehennemle devam eder. Dünya hayatında yaşarken tekamüle eren kul derecesine göre cennetle ödüllendirilir. Şayet tekamüle ermemiş ise Allah’ı inkar edenler hariç, cehennemde terbiye edilerek, tekamülü tamamlamaları sağlandığı, anlamlarını da taşıdığını düşünüyorum.

Bu harflerden çıkardığım bir başka anlam ise ; Kur-an’ın mucize oluşuna Peygamber ve kullara hatırlatma yapılarak, hayatınızın muhasebesi bu kitaba göre yapılacaktır uyarısı anlamını da taşıdığını düşünüyorum.

Herşeyin en doğrusunu elbette Allah bilir diyorum.

Arz ederim.

Cahit KARAÇ

 
Toplam blog
: 322
: 1004
Kayıt tarihi
: 08.03.08
 
 

1953 Elbistan doğumluyum. Lise mezunuyum. Kamuda çalışıyorum. Evliyim ve iki çocuk babasıyım. Ken..