Müzik (Rock) ve ben

Müzikle ilgilenmem 1981 yılına rastlar. Henüz 16 yaşındayım. Teyzemin oğlu bana plaklarını dinletiyor ve özellikle 1980 Aralığında öldürülen John Lennon'un grubu Beatles'ı yeni bir albümü çıkan Pink Floyd'u tanıtmaya çalışıyor. Bir çok grubun albümü vardı arşivinde ama ne hikmetse bu iki grup dikkatimi çekmişti. Bana Beatles ın şarkılarından derlediği bir kaset veriyor. Babamın o günlerde Arabistan'dan yeni getirdiği kasetçalarımda defalarca dinliyorum bu kasedi ( o yıllara kadar kasetçalarımız yoktu). Ve müziğe olan yolculuğum başlıyor, hem de hızlı bir ivme ile. Üniversite yıllarımda (1983-1987) iyi ve kaliteli müzik dinleyen arkadaşlarla karşılaşmam müzik dağarcığımı zenginleştiriyor, yıllar yılları kovalıyor.

Bu satırları niçin yazıyorum ? Çünkü artık ivme durdu. Çevremde artık o güzel tınıları dinleyen yok. İnsanlar iyi müzik dinlemez oldu. Türkiye deki müzik dünyası, dünyanın bir çok yerinde olduğu gibi tüketim müziğine saplandı. Özel radyolar çıktığında çok umutluydum, ama yoz müzik çalan kanalllar nitelikli müzik çalan kanalları maalesef ezdi. Bugün çevreme bakıyorum, çalıştığım, yaşadığım ortama bakıyorum. Hiç kimse ile müzik konusunda diyaloğa bile giremiyorum. Seviyesiz ne olduğu belli olmayan birçok şarkı TV lerde, radyolarda çalıyor ve insanlar bunları dinlemekten rahatsız olmuyor. Ben ise sevdiğim, hoşlanarak dinlediğim tarzda, ıssız bir adada kalmış gibiyim.

Beatles, Elton John, Supertramp, Eagles, Pink Floyd, Led zeppelin, Jethro Tull, Chicago vb. Yaşadığım şu dünyada bunların ismini bilen sanırım yok. Günümüzde herkes müzik dinliyor, herkesin evinde bir düzine kaset var. Özel TV ve radyoların etkisi ile bugün müzik dünyası hızla genişliyor. Ama o, 16 - 30 yaş arası dinlediğim tarz hızla eriyor.

Benim sevdiğim müzik batı müziği. Günümüzde Türkçe sözlü müziklerin yanında o batı müziğinin lafını yapmak, şu bıktığım soruyu getiriyor "Ne anlıyorsun şu gavur müziğinden, bizim ananelerimize uymuyor". Evimize gelen ve benden Türkçe şarkı isteyenlere Bülent Ortaçgil, Gürol Ağırbaş dinletiyorum, yine de memnun edemiyorum. Format sorunu var sanırım. Yaklaşık 25 senedir müzik dinliyorum. Bu yelpazede rock, caz, klasik, pop, türkü, sanat müziği ve özgün tarzda oldukça fazla örnek dinledim. Dolayısıyla her türlü müziği hoşlanmasam bile dinleyebilirim. Çoğunluk kendini bir veya iki tarzda sıkıştırmışsa üçüncü tarzı dinlerken sıkılıyor, dinleme sabrını gösteremiyor. Bir çok kişiye Al di Meola nın yeni albümü çıkmış desem sanırım çok anlamsız olur. Veya Erkan Oğur'un "Hiç" albümünü aldınız mı desem donuk bakışlarla karşılaşacağımı tahmin ediyorum.

devam edecek.......