Nasıl yani?

Başbakan, Doğan Holding'e, Doğan Holding, Başbakan'a yükleniyor..

Bir sürü polemikler..

Bir sürü çıkışlar..

Bir sürü karşılıklı demogojiler..

Sadece Başbakan-Aydın Doğan arasındaki durum değil..

Yıllarca aynı davaya inanmış, aynı siyasi görüşleri paylaşmış insanlar bile, son yıllarda maddi çıkarlar uğruna adeta birbirleriyle savaş halindeler..

Ellerinden gelebilse birbirlerini boğazlayacaklar nerdeyse..

Bu nasıl davaya inanmışlık.?

Bu nasıl idealist düşünce.?

İnsan idealleri uğruna herşeyi göze alabilmeli..

Oysa bugün birbirlerinin suçlarını, yanlışlıklarını, ortaya çıkarıyorlar..

Çok gülünç buluyorum..

Başbakan-Doğan holding konusuna dönersek, sanki bu tartışma ve suçlamaların altında bir bit yiğini var gibi geliyor bana..

Acaba Başbakan, yaklaşmakta olan yerel seçimlere siyasi malzeme mi yapıyor?

Öyle ya, "yolsuzlukları, hortumculuğu durduracağız" diye halka verilmiş sözü vardı 2002 seçimlerinde..

Ayrıca, halk'a medya desteksiz bir iktidar imajını mı vermek istiyor kendisine.?

Yolsuzluklar, hortumlamalar zaten buraya kadardı.. Bundan sonra istense de yapılamayacağı için böyle bir ikili tartışma yaratmaları yine komuoyunu yanıltma politikasımdan başka birşey değildir.

Neden yolsuzluklar ve hortumlamalar yapılamayacaktır.?

Çünkü; Avrupa Birliği uyum yasaları ihale yasalarını değiştirmeyi gerektirmektedir de ondan..

İhaleler daha sağlıklı hale getirilip, yolsuzlukların önüne geçilecektir..

Tüm bunları gözlemleyen Başbakan, adeta bir manevra yaparak Aydın Doğan'a yüklenmiştir..

Ben hep söylemişimdir..

Cumhuriyet dönemi gelmiş, geçmiş liderlerin zeki liderlerden biridir.

Yapmış olduğu çalışmaların değerlendirmelerini yapmıyorum..

Başbakan, halkın anladığı dilden konuşmasını çok iyi becerebilen politikacılarımızdan biri olduğunu söylemek istiyorum..

Sevgiler..