Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ekim '06

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Nazım'ın mezarı 'getirilemeden', Nobel'i getirebilmek!

Nazım'ın mezarı 'getirilemeden', Nobel'i getirebilmek!
 

Dünya'nın en saygın ödüllerinden biri; Nobel ve edebiyat alanında Orhan Pamuk, bu yıl onu kazandı. Her şeyden öte bu önemli bir başarıdır. Ulusca çok hakettiğimiz övünç duygusunu sağlamaktadır. Yıllarca "Mısır'dan nobel alırlar, Cezayir'den yönetmen çıkarırlar," bir biz, edebiyat ve pozitif bilimlerde uluslararası alanda "neredeyse yokuz" denmez miydi!

Evet, Atatürk Türkiye'sinin kültür alanında, dilde, latin harflerinde yaptığı devrimlerin haklılığını kanıtlayan bir gelişmedir bu ve önemli bir başarıdır. İki nedenle başarıdır; birincisi, "Medeniyetler çatışması" tezinin neredeyse siyaseten ete-kemiğe büründüğü bir çağda, "gelişmekte olan ülkeler"den birinin yazarı bu ödüle layık görülmüştür.

İkincisi de Orhan Pamuk, yazmanın ve anlatım özgürlüğünün önünde halen sorunlar olan bir ülkeden; Türkiye'den yetişerek, o ödülü kazanmıştır. Ve Türk dili, yazını ve düşünce dünyası bu ödülle bir kez daha dünya platformuna çıkmaktadır. Arkasında yılların brikimiyle, Orhan Kemallerin, Yaşar Kemallerin, Kemal Tahirlerin, Aziz Nesinlerin, Necip Fazılların, Nihal Atsızların, Attila İlhanların ve daha adını sayamadığımız nice değerin de bunda payı vardır. Türk tiyatrosunun ve sinemasının da, Opera ve Balesinin de emek birikimi vardır. Gazetecilerinin de...

Elbette o ödülün "zamanlaması", sözde Ermeni soykırımını reddetmenin Fransa Parlamentosunda yasaklandığı günlere denk gelmesi; genellikle bir burukluk yaratmıştır. Ancak sevincin harı da acının narı da zamanla daha iyi değerlendirilir örneğinde olduğu gibi, bu günler de geçecek ve Fransa Parlamentosunun aldığı kararın "siyasi" Nobel ödülünün ise evrensel ve nesnel ölçütlere dayandığı anlaşılabilecektir. İyi yazı, güzel yazı, yaşayacak, çirkin siyaset, yanlı siyaset ise silinecektir. Onun için sevincimizi gölgelememeliyiz. Tam tersine bu ödülün Türk edebiyat yaşamına büyük bir ivme getirmesi için yazı'nı, sanatı, kültürel üretim ve tüketimi desteklemeliyiz.

Unutmayalım "düşünce özgür" değilse, hiç bir şey özgür değildir. Ne emek ne de sermaye! Ne okullar ne de basın!.. Edebiyatçı yönü de bulunan devlet adamlarından Bülent Ecevit'in bir zamanlar söylediği gibi; "Dünyadaki en büyük güç ise 'düşüncedir". İnsan dimağı yaşam kalitesini artırmak için de yoksulluk ve hastalıklar kadar adaletsizlikleri aşmak için de düşünce üretir. Bu anlamdaki sosyal katma değerin bir ülkenin şekillenmesinde ve dünyanın "yeniden yapılandırılmasında"ki önemi büyüktür.

Yazar, elbet özgür olacak ki, toplum da bağımsız olabilsin! Tabii Pamuk'un ilk bakışta ulusumuzu yaralayan sözleri de olmuştu. Bunları gözden geçirdi. Bu tavırları, kendisinin o anlamdaki fikirlerine karşı olanlara da dinamizm sağladı ve başka bir tayfta "iyi niyetli olmayan ve organize biçimde" Türkiye'nin üzerine gelen ve gelecek olan çevrelere karşı, belki de bu ülkenin aydınları, medyası ve kamuoyunun kendi donanımını hazırlamasında bir uyarı oluşturdu. Yazar, biraz da budur. O otoritenin adamı olmamalıdır ki, halkına ve evrensel açıdan insanlığa hizmet edebilsin. Ama "açıktan şiddete yöneltmiyorsa ve ulusu aşağılamıyorsa" yazarın yeri mahkemeler değildir. Uzak tarihin de yeri mahkemeler değildir, hele ki parlamentolar hiç değildir...

Onun için bu üst üste çakışan iki olayda; Fransa tutsaklaşmakta, Türkiye ise özgürleşmektedir. Sevinmek... övünmek... edebiyat gibi alanlarda hakkımız değil midir? Nazımların mezarını söğüt gölgesine getirmeyi hala düşlerken Nobel'i almak az iş midir? Konjonktürü lehimize çevirmek; düşünce özgürlüğünü genişletmek, Ermeni kökenli vatandaşlarımızla bütün olmaya devam etmek ve çağdaşlığa yürümek, yapmamız gerkenlerdir. Orhan Pamuk'da İstanbul'dan Kars'a bu ulusun ses bayrağı olma sorumluluğunu taşımalıdır. Ödülü alır almaz ilk beyanatları da o yöndedir. Ve onun sözleri herhangi bir politikacıdan -hele şu aralar- çok daha etkilidir. Elbet yazarlara da, yönetenlere de en büyük ödülleri halk verir ve alır!

 
Toplam blog
: 374
: 491
Kayıt tarihi
: 16.08.06
 
 

Merhaba! Toplumsal, siyasal, ekonomik ve kültürel olgularla ulusal ve evrensel düzlemde ilgilenme..