Nereye gider bu Çankaya Toto?

Türkiye, her ne görüşten olursanız olun ya da her ne açıdan bakarsanız bakın; çok zorlu bir dönemden geçiyor. Bu dönemi kimileri demokrasi sınavı, kimileri de elden giden memleketi kurtarma çabası olarak nitelendiriyor. Kimileri, "Saatleri yüz sene geri alıyorlar, koşun!!" diye çıngarlar çıkarırken, diğer bir yanda da kaşarlı demokrasi örneği sunmaya hazırlananlar mevcut.

Bu bakış açılarının temsilcileri tartışadursunlar mayıs ayına kadar, ben çok başka bir mevzudan bahsedeceğim. AKP'nin iç birimlerinde nabız yoklamayı hedefleyen cumhurbaşkanlığı seçimleri ana temalı anketinden sözetmek istiyorum, nam-ı diğer Çankaya-Toto..

Hiçbir yorum katmadan, dilerseniz size anket içinden birkaç soruyu hatırlatmak istiyorum:

- Dolduran için cinsiyet, yaş, evli, bekar, eğitim durumu vesaire.

- Teşkilatın hangi kademesinde görevlisiniz? Eşinizin, ananızın babanızın mesleği, eğitim düzeyi

- En çok okuduğunuz gazete, köşe yazarı, en çok izlediğiniz TV kanalı?

- Hangi futbol takımını tutuyorsunuz?

- AB ve ABD konusunda ne düşünüyorsunuz?

- Recep Tayyip Erdoğan'ın cumhurbaşkanı olmasını nasıl karşılarsınız? Olumsuz ise niçin? Cumhurbaşkanı mı olsun, başbakan mı kalsın? Cumhurbaşkanı olursa ülke istikrarı açısından iyi olur mu?

- Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül ve Bülent Arınç dışında, aşağıdakiler arasında en uygun AKP'li hangisidir? Beşir Atalay, Vecdi Gönül, Mehmet Aydın, Köksal Toptan.

- Türkiye'de hayatta olan en beğendiğiniz siyasetçi veya devlet adamı kimdir?

- Aşağıdaki özelliklerden hangisi size uygun? Demokrat, feminist, İslamcı, Kemalist, laik, milliyetçi, liberal, sosyal demokrat...

- Aşağıdaki siyasetçi ve devlet adamlarıyla ilgili nasıl bir görüşe sahipsiniz? Recep Tayyip Erdoğan, Mehmet Ağar, Devlet Bahçeli, Deniz Baykal, Süleyman Demirel, Ahmet Necdet Sezer, Ahmet Türk, Erkan Mumcu, Necmettin Erbakan, İsmet İnönü, Turgut Özal...

- Başbakanın performansını nasıl buluyorsunuz?

Bana bu soruların işaret ettiği en büyük nokta, Tayyip Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmaya artık kendini iyice hazırlamaya başladığı oldu. Üstelik yola omuz omuza çıktığı arkadaşlarını da çalımlayarak. Abdüllatif Şener'in sadece bir yoklama amacı taşıdığı söylenen bu ankete karşı tepkisi, AKP'de kazanların fokur fokur kaynadığının çok açık göstergesidir. Ankette belirtilen " ....... dışında" kısmına bile giremeyen Abdüllatif Şener'in, muhtemel adaylıklar karşısında tepkisi, eminim basına verilen kinayeli demeçlerden çok çok öteye gidecektir. İsim olarak belirtilip, makama uygunlukları sual olunan dört partilinin de eşlerinin başının açık oluşu, parti içerisinde; özellikle de Milli Görüş ekolünden transfer çevrelerde büyük karışıklığa yol açmıştır.

Alternatif olarak gösterilen bu isimlerin eşlerinin başının açık oluşunun açıkça gösterdiği bir nokta daha vardır. Tayyip Erdoğan, eğer aday olmayacaksa, bunun en büyük sebebi, eşinin başının kapalı olması olacaktır. Erdoğan'ın tavrı netleşmek üzeredir: Adayımızın eşinin başının kapalı olmasını göze alıyorsak: ben, yoksa işte bu dördünden biri.

Bir yandan da parti içinde, partinin Erdoğan'ın karizmasından çok beslendiği, o olmazsa koalisyona mecbur olunacağı, hatta belki muhalefette bile kalabilme ihtimalinin doğacağı efsaneleri dillere düşmüş bulunmaktadır. Bunlarda doğruluk payı, hele de tarihe bir göz atıldığında, muhakkak ki vardır. Lakin, bu devletin mahpusluğu yaşattığı Tayyip Erdoğan, o devletin başına geçip, "Bir zamanlar şiir okudu diye hapse attırdığınız bir genç vardı ya" deme fırsatını kurumsal bir kaygıyla teper mi? Otoritelerin çoğunluğu tepmeyeceğini düşünüyor. Muhalefetten ise bir takım sesler geliyor ama ne dedikleri pek anlaşılmıyor. Deniz Baykal bir yandan Yüce Divan tehdidini köşebaşından "böö" diyerek çocuk korkuturcasına tekrarlıyor, bir yandan da tarihin tekerrür edeceğine ve Erdoğan'sız AKP'nin oy kaybedeceğine olan inancı, zaten en iyi bildiği iş olan muhalefet yapamamayı kendi içinde meşrulaştırıyor.

Soruların içinde, bilmem dikkatinizi çekti mi, "Hangi futbol takımını tutuyorsunuz?" şeklinde bir soru var. Olayı ciddiye almayı bırakıp bu soruya yoğunlaşsak, ne gibi anlamlar çıkarırız acaba? Hadi diyelim ki en olmayacak insan cumhurbaşkanı oldu, hadi diyelim ki altı ay sonra fesholunacak meclis önümüzdeki yedi yılın cumhurbaşkanını seçti, hadi diyelim ki eşinin başı kapalı bir zat reis oldu cumhura, hepsi kabul olsun. Tuttuğu takımı kim merak eder Allahaşkına! Zaten çok kolay komedi malzemesine dönüştürülebilecek bir anketin içine böyle bir soruyu eklemek, alay edeceklerin işini kolaylaştırmak adına, teşkilata sızdırılan adamlar tarafından yapılan bir sabotaj mıdır? Bir devletin başını, Atatürk'ün makamının yeni sahibini anketle belirlemek yeterince saçma değilmiş gibi, saçmalık oranını arttırıcı bu ögeler olayı çığrından çıkarmaktadır.

Tayyip Erdoğan'ın altından kalkamayacağı makam yok Türkiye'de, bu kesin. Ne de olsa daha arabada çok oyuncak ve daha tesadüfen rastlanacak çok çocuk var etrafta. Çizer Cem Dinlenmiş şöyle tasvir etmiş: "Paranın satın alamayacağı şeyler vardır, geri kalan herşey için Cüneyd Zapsu."

Nereye gider bu Çankaya-Toto siz söyleyin Allahaşkına..