Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Kasım '12

 
Kategori
Öykü
 

Neşe'm

Sevdalı bakınca gözlerine, gözlerinde sevda gördü. Gözlerinde küçülüyordu adı Neşe olan kızın. O o'nu çok seviyordu. Neşe ise habersizdi ondan. İsterseniz en baştan değil sondan başlayalım... Aynı mahallede değillerdi bugün. Kız ruhunun ve bedeninin güzelliğini yitirmişti. Eski günlerinden esamesi kalmamıştı şimdi. Sevgiye, sevdaya kucak açmamış, yürüdüğü yola bakmamıştı. Ne kadar çabuk geçmişti zaman. Paralı adam Cem'e ruhunu peşkes çekmişti resmen. Para saadet mi getirirmiş... Kısa bir zaman süren saadet belki. Porşe arabasını prensin beyaz atını değişmişti. O zaman ne verebilirdi ki diye düşünüp reddettiği kendisini çok seven adam ise mutluydu. Bugün Ocak ayının 23 ydü. Ve bugün bitmişti bu hikaye. Reddettiği adamdan bir mektup bulmuştu hiç okumadığı kitabın içinde.   Haliyle kitabıda pardon romanı da bugün okumaya başlamıştı... Ağlamak için çok mu geç kalmıştı...

Neşe ve Selahattin. Aynı mahallenin çocuklarıydı. Beştaş oynuyorlardı. Saklambaç oynuyorlardı. Hatta misket oynuyorlardı. Yürekleri tertemizlerdi. Çünkü daha sevgiyi, aşkı bilmiyorlardı. Diğer çocuklar Neşenin kız kardeşi Gülcan, Selahattin'in ilkokuldan en yakın arkadaşı Bedir ve Orhan. Beş arkadaştılar can- ciğer...

 Zaman ilerledi. Ve Selahattin Neşe'yi sevdiğini anladı... Babasınıda anladı... 

-Selahaddin, haddini bil oğlum dedi. Onun gözü yükseklerde...

- Aşkın da haddi, hududu olur mu baba diye kalbinden geçti ama diyemedi...

Aynı mahalleye kütüphane açıldı... Kitaplar can dostu oldu Selahaddin'in. Üstelik yakışıklıydı kendince. Neden olmasın diye dedi durdu kalbi... Para herşey mi? Herşey para mı? 

O sıralar bir roman okudu. Kendi durumuna benzeyen bir roman. Durum bundan ibaretti. Durumu ise yanan bir muma benziyordu. Roman bitince bu kitabı verirsem beni anlar dedi... Kitabı kütüphaneye verdi ve şehrin kitapçılarında o okuduğu romanı buldu... Parasını verdi. 3 ayda biriktirdiği parasını. Lise bitmişti... Üniversite sınavlarından iyi bir puan almıştı... Bugün yarın üniversiteye başlayacaktı Bolu'da... O gün. Neşe ile göz göze geldi. Gözlerinde küçülüyordu...

Neşe anlamadı tavrından belki anladı da anlamadı...

Alaycı bir tebessümle hediyesini kabul etti. Selahattin yutkundu ama sevdiğini, aşık olduğunu söyleyemedi.... Mektuba nasılda işlemişti satırlarını oysa. Bir kalp çizmiş. Ş ve N yazmıştı... 

Yıllar geçmişti işte. Kız evlenmiş zengin biriyle. Selahattin haddini bilmiş kendi gibi biriyle bir düzen kurmuş. 3 çocuğu olmuş. Eşini seviyor, mutlu üstelik. Ama aşk? Aşık olduğuyla olmalı değil mi insan. Yüreği susturmak, kelepçelemek, prangalamak doğru mu? Başka birine o aşık olduğuna gibi çarpar mı kalp...

Neşe o güne gelse tekrar. O güne gelsem tekrar keşke diye düşünüyordu ... Anlardım halinden. Fakir demezdim yükseklerde gözüm olmazdı. O gün okusaydım keşke şu kitabı. Elindeki mektup ıslanmıştı gözyaşlarından. Bu huzurevide huzur vermiyordu artık. Demir parmaklı pencerelerden dışarısı ona ne güneş ne deniz sunuyordu...

Neşe'm.

Sensin benim gecem, gündüzüm. Seni sevmesine engel olamadım kalbimin. Bu satırları tüm cesaretimi toplayıp yazıyorum. Sen bizim mahallemizin gülüsün. Çocukluğumuz ne güzel geçti değil mi. Ama büyümüşüz bak. Büyümüş kalbimiz. Sana verdiğim kitabı okursan yazamadıklarımı o şekil anlatmış olacağım...

Ben yarın gidiyorum bu mahalleden. Ve bu mektubu yazarken çok düşündüm. Neşem diye başladım sen bana cevap vermezsen ne neşem kalacak ne gece gökte ayım. Biliyorum kör bir cesaretim var. Biliyorum bu mektubu belki hiç okumayacaksın. Senin pırlanta gibi kalbin var be benim kalbimse bakırdan. Seni sevdimse sevmek suç değil, suç olmamalı. Seni sevmek en güzel şey benim için. Karşılık vermezsende bunu bana çok görme.

Neşe Kız. Ne çabuk geçiyor zaman. Biliyorum bu mektubu okuyacaksın. Bir gün bana cevap yazacaksın. Hep bekleyeceğm biliyor musun...

...................................................

................................................................................

........................ .........................................................

Şimdi bu öykünün devamını yazayım mı! Yüreğim kaldırırsa ve yaz derseniz yazacağım...

 
Toplam blog
: 47
: 2142
Kayıt tarihi
: 14.02.11
 
 

Adım İbrahim. 05.02.1983 yılında doğdum. Ve hala yaşıyorum! Burada ilkin Sevgi Yazıları diye yazm..