Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ocak '12

 
Kategori
Edebiyat
 

Niçin şiir okunmuyor?

Niçin şiir okunmuyor?
 

Böyle bir Anket yapsaydık, acaba ne yanıtlar alırdık… Dur biraz tahmin yapalım. Hani sokağa çıkıp soruyorlar ya… Niçin şiir okunmuyor? Cevaplar…

- Bu zamanda şiir adına yazılan saçma sapan şeyler okunur mu?
- Beyler Şiir mi? Lütfen daha ciddi işlerle uğraşalım…
- Yahya Kemal Beyatlı öldü; şiir de öldü…
- Şiir yerine roman okusak ne olur..?
- Şiir nedir? Yenilir mi , içilir mi?
- “Yağdı yağmur, çaktı şimşek… Sen de şair mi oldun  …E….eşek!”
- Türkiye’de şiir yazmasını bilen var mı ki?
- Şiir diye diye… bize kendi dertlerini yutturmaya çalışıyorlar… Bir psikanaliste gitseler ya!
- Şiir mi, manzume mi? Ben manzumeyi tercih ederim…
- Can Baba’dan sonra artık şair gelmez… Çünkü en sonuncusu oydu….

Diyebilirsiniz ki, şiir okunmamasının en büyük nedeni şiir yazılmasının unutulmasıdır. Özellikle Türkiye’de İkinci Yeni macerasından sonra, şairler kendilerini içinde ışık yanmayan bir ahırın içinde sokmuşlar… Hala orada tepinip durmaktadırlar. Dışarıda kapının dışında duranlar da içerde ne olduğunu anlamamaktadırlar…

Şiir öylesine anlamsız, ya da anlam karışıklığı içinde olan limanlara varmıştır ki; orada şairlere artık akıllı insan gözüyle bakılması imkansız hale gelmiştir. “Ben okunur şiir yazıyorum..!” diyenlerin çoğu da şiir cahilidir. Ya şiirin ne olduğunu bilmemektedir;  Türk şiir tarihinden habersizdir; ya da ilkokulda öğretmenlerinin ezberlettiği manzumelerin etkisi altında, onlara benzer şeyler söyleyip yazmayı “İyi şeyler yapıyorum…” güzellemesi altında kendisine ve başkalarına yutturmaya çalışmaktadır.

Bazıları da Karacoğlan’ın; Yunus Emre’nin bıraktığı otlaklarda otlayıp, bir türlü onların ne yaptığını anlamadan, dörtlükler düzüp, kafiyeler üşürerek, tozup gezmektedirler… “Ben şiir yazıyorum… Benim şiirimi okuyun..!” Suya sabuna dokunmayan; Sevgilisine yazılmış; oysa sevgilinin hiçbir zaman böyle saçma sapan şiirler okumayacağını bile bile sayfalar dolduran, binlerce şiir yazan… Aklını şiirle bozmuş… Şiirden başka bir şey yazamayan ; (ama şiir hiç okuyamayan…OKUMAYAN..) Şiir cahili şairler…

Tevfik Fikret’i okudun mu?... Yok!
Namık Kemal’i okudun mu ?.. Yok!
Fikret Hakan’ı okudun mu.? .. Yok … Arkasından demezler mi , Fikret Hakan kim diye… Ölür müsün, öldürür müsün? Fikret Hakan .. Anlamadınız mı ? Bumin Gaffar Çıtanak… Müthiş bir şairdir… Demek bilmiyorsunuz…
Ya Yılmaz Erdoğan’ın şiirlerini… Demek ki bilmiyorsunuz..

Demek şiire para da vermiyorsunuz. Kitap almıyorsunuz. Niye alacaksınız ki? Okunacak kitapları zaten MEB dağıtıyor. Onlarda her bilgi var. Onun dışındaki kitaplar da biraz harama giriyor… Acaba kitapların da haramı, helali var mıdır?  Bunu Müftüye sormak gerekir… Artık her şeyi ; ama her şeyi Müftüye sormak geleneği getirildi ya… Aslında onlar söylemeliler hangi şairlerin okunacağını, hangilerinin okunmayacağını… Helal mi? Değil mi? Anlayalım, değil mi?

Aslında şairler için artık at oynatmak ne kadar kolay… Açıyorsun İNTENET’i giriyorsun sitene … yaz Allah yaz… İstediğin kadar şiir döktürebilirsin… Ben yazdım, oldu diyorsan.. herhalde olmuştur… Ama biraz da, başkalarının “Daha olmamış kabak…” dememesi lazım değil mi?

Anlamadınız mı? Anlamazsınız.. Çünkü şairlerin lafları anlaşılmadığı gibi, onları  eleştiren eleştirmenlerin de lafları anlaşılmıyor… Giderek daha çok anlaşılmıyor… Nedeni..

Daha çok anlaşılmayan, ya da çok zor anlaşılan bir çağda yaşıyor olmamız…Kolay anlaşılan şeyler, biraz basit kaçıyor; onun için onları biraz daha karmaşık yapmak için elimizden geleni yapıyoruz… O zaman da işte böyle bom..ok şeyler ortaya çıkıyor... Yani her şey karışık… ya da biz öyle zannediyoruz…

Bir de şiir okunmuyormuş..  Niçin okunmuyormuş? Falan filan?

O zaman Can Baba gibi açık seçik, net yazın… O zaman neden anlaşılmasın..!
“Nefeslerle sürüp giden yaşamamız
Bir su kenarına gelir durur;
Ekmekten, şaraptan öte nimetler vardır;
Yürünmez öyle hep, bazen susulur.” ( Can Yücel, Kuşlar vardır adlı şiirinden alıntı…)
Adamlar bu şiiri  (ya da  öteki şiirlerini ) okuyup, Bismillah diye mezarına gidip , şişe şişe şarabı mezarına boca ediyorlar… (Bu kadar da ziyanlık olmaz ki …)  Tabii buna  bozulan BABA Ganuş’lar ellerinde çekişlerle mezarlığa gelip; sen mi mezarlıkta şarap çekersin diye; Can Baba’nın mezarını darmadağın ediyorlar… Can Baba Allah bilir, bu şeytanlıklara Cennet’ten  bol bol gülüyordur… Ben de…!
Yok canım bu memlekette şiir okunmaz… Onun için ben de vazgeçtim yazmaktan…Bu memlekette şarap içilir (O da gizli gizli…) Malum a … Bu memlekette kabahat da gizli, safahat da (Böyle değildi ama… Neyse,  ben dedim oldu!)


 

 
Toplam blog
: 2579
: 848
Kayıt tarihi
: 24.10.10
 
 

Mesleğim eğitimcilik… Şimdi artık emekli bir vatandaşım… biraz şairlik, biraz hayalcilik, biraz s..