Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Mayıs '08

 
Kategori
Sinema
 

O..Çocukları

O..Çocukları
 

Beynelmilel filminin senaristi ve yönetmeninden ikinci 12 Eylül hesaplaşması..

Sırrı Süreyya Önder senaryoyu yazmış bu sefer, yönetmen Murat Saraçoğlu.. Ancak bakışaçısı aynı..

12 Eylül düzeninin Doğudaki yansımasını folklorik ve satirik ögelerle sunan Sırrı Süreyya Önder, O..Çocukları'nda Beyoğlu'nun arka mahallelerini mekan seçmiş..

Ama hikaylerin amacı aynı; 12 Eylül cuntacılığı ile hesaplaşmak..

Filmin adı, tartışma konusu oldu: "O..Çocukları" ndan ne kastedildiği sorgulandı. Filmi izleyince ismin açılımı ortaya çıkıyor. Ama baktığınız yere göre iki ayrı isim çıkabilir:

Filmi kahramanı çocukların Anneleri açısından bakarsanız "Oros..Çocukları"; babaları açısından bakarsanız "Onun bunun Çocukları.."

Halk ağzında ve daha ziyade Argo dilinde bu tabirler "hakaret" anlamı içerse de, filmde böyle bir anlam taşımaktan uzak.. Tamamıyla, bir gerçeği apaçık söylemek ve belki böylece toplumun suratına "çarpmak" gibi bir amaç güdüldüğü anlaşılıyor.

Hikaye aslında bildik bir hikaye.. 12 Eylül'ün özellikle sol yapılanmalara vurduğu "hukuk dışı darbe.."

Ancak hikayeyi ilginç yapan, 12 Eylül mağdurları ile Töre ve kader mağdurlarının bir araya getirilmiş olması..

Cuntanın zulmüne vurgu yapılırken, Badagül(İpek Tuzcuoğlu)'ün şahsında "namus-töre mağdurları" na, Mehtap ve diğerleri şahsında vücudların satarak geçinen "hayat mağdurları" na pencere aralanmış..

Her üç pencerinin de ortak ve gerçek mağdurları ise, bu insanların Çocukları...

Kardeşi ve kocası 12 Eylül rejimi tarafından sorgulanan kadın(Meryem) , bir yolunu bulup İtalya'ya kaçıyor. Ancak küçük kızı Hazan'ı ayak bağı olacağı için götüremiyor. Hazan'ı ortak bir tanıdıkları vasıtasıyla Mehtap Anne'nin evine yerleştiriyorlar. Mehtap Anne( Demek Akbağ), hayat kadınlarının çocuklarına bakan eski bir hayat kadınıdır. Cesurdur, yüreklidir ve belli etmek istemese de merhametlidir.

Meryem çocuğunu İtalya'ya götürmek için yarı İtalyan, yarı Türk Donna (Özge Namal)'yı İtalyan solcularının yardımıyla Türkiyeye gönderir. Donna, Hazan'a İtalyanca öğretecek ve İtalyan ailenini kızıymış gibi Türkiyeden çıkarılacaktır..
İşler planlandığı gibi gitmez.. Araya bir "namus cinayeti" girer...
Ama belki de kahramanların "çocuklar" olmasından, filmin sonunda bir "hokus pokus" la, tüm çocuklar İtalya'ya kaçıp kurtulurlar... Yani mutlu son..!

Beynelmilel ekibinin işi olan "O..Çocukları", aynı tadı vermese de, Demet Akbağ'ın tecrübesi, Özge Namal'ın sevimli mimikleri ile çekilir bir film olmuş..
En güzel yanı da, cuntacılığın hiç gündemden düşmediği ülkemizde, cunta düzenleriyle hesaplaşan bu tür yapımların sosyal bünyemizde yapacağı iyileştirmeler olacaktır.

Ama sadece 12 Eylül değil, bütün darbe ve cuntalarla hesaplaşan yapımlar olmalı.
Bunlar başlangıç olarak kabul edip, sinemamız ve toplumumuz adına iyimser olmamak için neden yok..!
İyi seyirler..!

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..