Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Kasım '12

 
Kategori
Eğitim
 

Öğrencilere uyarım var..

Öğrencilere uyarım var..
 

Öğrenciler; elbette öğrenmeceye kayıtsız şartsız teslim olmuşlardır. Bu teslimiyet yaş kümelerine göre farklılık gösterebilir.

Fakat öğreneceklerini seçmece yetkisi, gücü yoktur. Böyle olunca öğrendiklerini sorgulayamazlar, yargılayamazlar. Zaten böyle bir duyarlılıkta, arzuda, erekte, duyguda, düşüncede de olmazlar, olamazlar.

Ellerine hangi materyaller tutuşturulmuşsa veya öğretmenleri hangi materyali önermişse onun dışına çıkmazlar, çıkamazlar.

Zaten bazılarının öğrenmece arzuları da yok; yani zorunluluktan okula gidiyorlar, kitap okuyorlar, ödev yapıyorlar, imtihanlara giriyorlar. Yoksa öğrenmece arzusu yok, doğruyu öğrenmece arzusu ise hiç yok.

Kaç kişi kendi isteğiyle bir şeyi doğru öğrenmek ereğiyle soru soruyor?

Kaç kişi sorduğu sorulara doğru cevap alıyor?

Öğrenciler; doğru bilgilere erişmek için, doğru Türkçe’yi öğrenmek için daha çok okumalıdırlar, araştırmalıdırlar. Çünkü cahilden, okumuş cahilden oluşmuş toplumlar gelişemez. Böyle olunca insanlar güvenli olamaz.

Tüm öğrenciler (ilk, orta, lise, üniversite) doğru bilgiye erişmek için okumalıdırlar. Yoksa okumuş cahil olurlar; yani diplomalı cahil. Böyle olunca da hiçbir mesleği seçemezler.

Okumak; yanlış bilgiler, sözceler olsa da bir yazıda bize doğru yolu gösterebilir.

Fakat soru sormacasını, yorum yapmacasını, kompozisyon yazmacasını bilmeliyiz. Bu arada her şeyi sorgulamalıyız, yargılamalıyız. Ancak önyargı, zan yapmamalıyız.

Öğrencilere uyarım var; salt çıkar peşinde koşmayıp doğru bilgi, doğru Türkçe içerikli kitapları, yazıları seçmecelerinde kendilerine bir iyilik yapmış olacaklardır.

Doğru bilginin, doğru Türkçe’nin adresini de az araştırıp bulabilirler. Şimdi bolluk ve kolaylık çok. Web siteleri, facebook, bloglar hemen hemen herkesin elinin altında. Aramaca motorlarına yaz yayın evi adını, yaz kitabın adını, yaz şairin adını, yaz yazarın adını aradığın bilgiler çıksın karşına. Fakat bunlardan haberin olursa daha kolay bulursun, o başka.

Şimdi internet, bilişim, bilgi, bilim, teknoloji çağıdır. Bilgi; bol ve hızlı yayılıyor. Buna rağmen insanlar bilgisiz kalıyorsa, çok ayıp ve yazık olur. Fakat bu bolluk içinde doğru bilgiye erişmek onda bir mi, yüzde bir mi, binde bir mi, milyonda bir mi? Her ne olursa olsun; az da çaba, arzu, araştırmak gerekiyor. Nasip kısmetse daha çabuk ve daha kolay doğru bilgiye erişilebilir.

Doğruyu öğrenmece arzusu ve çabası yoksa yüzde yüz sıfırdır, doğru bilginin, doğru Türkçe’nin adresini bulmak. Bazıları bildiği hâlde duyarsız, ilgisiz; nedenini ise kendi de bilmiyor. Bunun sebebi nedir?

       .Doğru bildiği yanlışlar,

       .Bilgi kirliliği,

       .Önyargı,

       .Zan,

       .Kuşku,

       .Güvensizlik,

       .Aldanmışlık,

       .İhtiyaç duymamak

       .Duyarsızlık

       .Anlayışsızlık

       .Algılayışsızlık

       .Beleşçilik.

Bunları daha da çoğaltabiliriz: fakat gereği yok.

Kısmetse ve ihtiyaç duyduğunda; yani mecbur kaldığında birilerinin önerisi ile mümkün olabilir.

Bir öğrenci ilk önce öğrenmecesini, sonra doğru bilgi, doğru Türkçe; daha sonra saygıyı öğrenmelidir; özellikle öğreticilerine karşı, âlimlere karşı.

Ramazan Gülsen

 
Toplam blog
: 205
: 266
Kayıt tarihi
: 10.06.12
 
 

Tekirdağ, 02.01.1961 doğumluyum. İstanbul'da yaşıyorum. Evli, 3 çocuk bâbâcânıyım. Türkçeci, muha..