Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ekim '14

 
Kategori
Deneme
 

Okuduk ne olduk

Okuduk ne olduk
 

Yanlış seçim senelerce sürüklermiş ya, insanı köhne günlere. Kim dedi git muhasebe yaz diye aklım olsaydı yazar mıydım. Gözlerim kapalıymış cahilmişim. Onca yalan dolanla hayatlar var ki sen ne alırsan al ne bilirsen bil yetmiyor kardeşim yetmiyor. Ne kadar okursan oku...

Her geçen gün bir hançer gibi saplanıyor kalbine.  İstediğimizin yanından dahi geçemedik. Belediyeye git yürümekte zorlanan yaşı dolan insanlar hala çalışıyor, postaneye git aynı, hastaneye git aynı insanlarımız doyumsuzlasmış. Para bile doyurmuyor ama bir avuç toprak herkesi doyuracak kısmet olursa oda. Biz bu  kadar acı çeker iken bizden daha kötü arkadaşlarımız var ve nice hayatlar, düşler yok olup köreliyor. Nesil nereye böyle. Hayalerinden vurula vurula gözyaşları siper ediyor her geçen zamana...

Bir sınav çıkartıyorlar  ama adalet yok ya neresinde bunun. Bu sınavın mesleğimle ne alakası var bilemiyorum. Kimi sağcı kimi solcu deyip adamını buluyor. Ne sağcıyım nede solcu. Ne açık olsun nede  kapalı olsun benim yanımda yeter ki gönül insanı olsun yeter. İster sabaha kadar içsin ister her gün fark etmez ama insanlığı bilsin yeter. Allah’ım birdir aşktır o benim yeter. Kuralları çiğnemedim çiğnemem de ama kural koyanlar da önümüzü açsın.

 Hakikat görsün.

Biri gelir benim peşimden gitmediğin için derde vuruldun der ve bakarım bunu söyleyene ben mi vuruldum derde sen mi. Kimseye tapmadım tapmamda. Elbet büyüklerime saygısızlık etmem ama büyüklerimde haddini bilsin tıpkı ben haddimi bildiğim gibi. Onca emek çöpe mi gidecek. Onca insanların düşleri hayalleri yarınları boşa mı gidecek şu üç günlük dünyada.

Anlayamadım ya ben bu hayatı neresinden tutsam elimde kalıyor. Adalet mi diyorum neresinde çözemiyorum.

Beş para etmeyen şahıslar en iyi yerlerde iken. İşini bilen onca yoksunluk içinde yaşayanlar dağ eteğinde kilometrelerce yol alıp ekmeğini taştan çıkartan üniversiteli gençlerimiz neden bir yere varamıyor.

Yaşı 30 olmuş bir gönül  hayata başlamadan gözleri mi kapanacak. Nasıl bir hayat kuracak nasıl bir hayata başlayacak bilemiyorum. Ve insan gün geçtikçe hırçınlaşıyor ya kendine kıyıyor ya da başka türlü.

 Bakıyorum tv’ye; bakanlar , milletvekilleri nice büyük birlikler saraylarda yaşayıp güle oynaya yaşayıp hala doymaz iken aç ve açıkta kalan insanlar ne yapacak diyorum ne yapacak. Ve diyorum adalet bunun neresinde neresin de. Kim duyacak ki benim sesimi hiç kimse kendi kendime yazmış karalamış silmiş oluyorum.

 

Bu dünyada adalet diye bir şey yok kardeşim yok.

 

Ben haftalık 100tl için günde 8km yol alırken karda kışta yaşarken. O sıcacık köşklerinde yaşayanların hiç telaşı yok. Bırakın beni bizlerden kötü daha nice kardeşlerimiz var.

 

 Allah yar ve yardımcımız olsun cümlemizin.

 

Rabbim kimine çok verip sınav eder kimine az verip sınar

 

Yoklukta da varlıkta da bir sınavımız vardır

Şükür ki yoklukla sınanıyoruz şükür ki.

 Hiç olmazsa varlığa uzandığımızda yokluğun kıymetini bilir ve insanlara daha eğimli yaklaşmayı adet edinmiş olup, aç la aç yaşar dok la dok yaşar öyle ölürüz.

Hayat bir sınavdır.

 

Yaşama sebebimizde bir sınavdır

 

Acıyı yaşayıp gerçeğe erenlerden eylesin Allah’ım

 Vesselam.

 

Not:Yazılacak çok şey varda sözü kesmek lazım anlayan olmadığında.

 
Toplam blog
: 360
: 1251
Kayıt tarihi
: 12.06.09
 
 

İnsanlar için en güzel hediye, hiçbir masrafa ihtiyaç göstermeyen tatlı bir  gülümseyiştir. Hz. S..