Olimpos'ta sahile inmek neden yasak?

Geçtiğimiz hafta sonu, oğlumun ısrarı üzerine Antalya, Kumluca arasında yer alan ve gerçek bir doğa harikası olan Olimpos’a eşim ve oğlumla birlikte gittik. Bungolo tipi evlerde kalmak üzere rezervasyon yaptırmıştık. Oğlumun iş çıkışından sonra yola çıkıp, akşam saat 21.00 gibi bölgeye geldik. Ben çocukluğumdan beri bahse konu yeri iyi bildiğimden, hatta kalacağımız evin sahibini de tanıdığımdan geç veya erken bizim için fark etmiyordu.  

Bize tahsis edilen eve eşyaları koyup, havanın aşırı sıcak olmasından dolayı sahile inip denize girelim dedik. Sahile inip denize girdik. Tatlı suda tuzdan arınıp, sahile oturduk. (Sahilde herhangi bir tesis olmadığı için, sahildeki kumların üzerine oturduk.) Ben; hemen sahili kazarak, o güzelim tatlı suyundan kana kana içtim.  

Bir yandan sohbet edip, bir yandan da doğanın tüm güzelliğini yansıtan mehtabın tadını çıkartırken, zamanın nasıl geçtiğini anlayamadık! (Aslında zaman fazlada geçmemişti.)Yanımıza yaklaşan iki Jandarmanın sert konuşması ile önce irkilip, sonra ne olduğunu anlamaya çalıştık.  

Gelen Jandarmalar, sahilde gece saat 22.00 den sonra gezmenin yasak olduğunu söylediler. Neden diye sorduğumuzda; Kumluca Kaymakamlığının, “Gece sahilde içki içiliyor. İçki içen ve sarhoş olan yurttaşlar bölgede ateş yakıyorlar. Bu da bölge için güvenlik zaafı oluşturuyor” gerekçesiyle, sahile inmeyi yasakladığını anlattılar.  

Jandarma’ya Kaymakamlığın bu konudaki talimatını görüp göremeyeceğimizi sordum. Jandarma’nın birisi elinde bulunan çantadan çıkardığı bir yazıyı, elinde bulunan el feneri yardımı ile bana gösterdi. Gerçekten böyle bir talimatın gerekçesi komikti!  

Kaymakamlık yasaklamasında şöyle diyordu: “Gece sahilde içki içiliyor. İçki içen ve sarhoş olan yurttaşlar bölgede ateş yakıyorlar. Bu da bölge için güvenlik zaafı oluşturuyor. Bu nedenle, yurttaşların saat 22.00’den sonra sahile inmeleri, oturmaları, yürümeleri, içki içmeleri sabah saat 05.00 e kadar yasaktır.”  

Jandarma’nın verilen emri uyguladığını düşünerek, her hangi bir tartışmanın içine girmeden, geldiğimiz gibi kalacağımız yere geri döndük. Tesis sahibi ile konuyu konuşunca, tesis olarak bu yasağın kendilerine zarar verdiğini söyledi.  

Sahilde oturup, gezemeyecek olduktan sonra, bu tesislerde kalmamıza gerek yok diyerek, tekrar geri evimize döndük. Kumluca’ya yolum düştüğünde Kaymakamlığa bu konuyu sormayı düşünürken, Cumhuriyet Gazetesinde konuyu işleyen Selda Güneysu’nun haberi ile Kaymakamlığın böyle bir kararı niye aldığını öğrenmiş olduk.

Kumluca Kaymakamlığı meğer bu kararı, şu gerekçeyle almış: “Olimpos, antik bir kent, arkeolojik bir bölge. Şimdi o bölgede geceleri içki içiliyor. İçki içmek yasak değil ama insanlar sarhoş olunca o bölgede tehlike yaratıyorlar. Ateş yakıyorlar ve bu ateş, ormanlık alanların yanmasına neden oluyor. Ayrıca orada karetta karettalar var. O nedenle de yasak kararı aldık.” Diyerek, insan yaşamına getirdikleri kısıtlamaya kulp bulmuşlar.  

Kaymakamlığın bölgeye getirdiği yasak, kısa sürede dünyanın öbür ucunda yankı bulacaktır. Çünkü bu bölge, yaz kış demeden dünyanın öbür ucundan gelen insanlarla dolup taşıyor. Bu bölgenin öyle müdavimleri var ki; her yıl mutlaka bu bölgeye gelip, en azından 15 gün bungolo tipi evlerde kalıyorlar.  

Bu evlerde kalmak, doğayla iç içe yaşamak anlamına geliyor. Düşünsenize; asırlık bir çam ağacının üzerine kurulmuş ve doğanın dengesini bozmadan, özenle yapılmış bu evlerde kalmak, insana doğada yalnız yaşamak hissini veriyor.  

Ne diyelim?  

Yasaksız bir ülke dileklerimizle…