Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Kasım '17

 
Kategori
Edebiyat
 

Olmamışlıklara

Olmamışlıklara
 

Gittiniz. Siz gittiğinizden beri yalnızlıktan yakınıyor masada boş duran kadeh. Kapı önünde duran terliğin hüznü yürek acıtıcı. Bir gidişten beklenilendi oysa yaşattığınız, fakat öyle olmakla kalmadı elbette. Yürek yarasına dönüştünüz...
 
Olmasaydınız ve biz hiç bilmeseydik varlığınızın hissini uyandığımız sabahlar hafif gelirdi bedenimize. Bu öyle bir şey değil. Bu bir bedeni yangın yerine çevirmek. Bu gidişin mantıklı hiçbir tarafı yok. 
 
Gittiniz. Başladığı yere döndü zaman. Yenilikler getirmeye hazırlanırken eski benliğimizle yetinmeyi öğretti. O da haklıydı sonuna kadar. Umut edeceği küçük bir hayalin bile var olmadığı bu düzende kendini yaşatacak sonsuzluk bulmalıydı. Haklıydı...
 
Ve gittiniz. Arkanızda bıraktığınız enkazın derinliğine varamadan , sesinizle , sessizliğinizle gittiniz. En çok da bundan korkmuşluğumuz vardı. Kelimelerimizin notalarını yitirmek ürkütücüydü fakat bunu en büyük sesle yaşatarak gittiniz. Renklerinize yüklediğimiz anlamları bir bir siyaha çevirerek gittiniz. Bu gidişin bedelini ödemekle yükümlü olduğumuz her dakika bir güne eşitlendi. 
 
Gittiniz ya öyle büyük, öyle acımasız  , öyle suskun , kalanlara oldu olan. Masada yarım kalan su, tamamlanmamış yazılar, söylenmemiş şarkılar hepsi ama hepsi bütün hücrelerinde hissetti bu gidişin ayak seslerini. 
 
Gittiniz. Bir avuç hayal, bir damla soluk, bir tutam sevgi bırakmadan, tozu dumana katarak gittiniz. 
 
Ve gittiğiniz gün, durdu zaman. Ömrünüzü anlatmaya yetecek nefes, yaşanacak bahar , gülümseyecek hayal bırakmadan gittiniz. 
 
Ve siz, gitmişliğinizle’ hoşça’kalınız... 
 
 
Toplam blog
: 36
: 116
Kayıt tarihi
: 04.06.17
 
 

Mavinin içinde mavi, çocuklarla çocuk, üzülene omuz, sevinene gülümseme, bir kalemin varolmasına ..