Olmayacağından olmuyordur

Tabi herkes ilk beş yaşına kadar yaşadıklarını hatırlamaz.

Daha sonra ana okuluydu, kreşti o tür okullara gider. Altı yaşında ilkokula başlar. Orada yeni arkadaşlar görür. Küçücük yaşıyla neyin ne olduğuna karar veremez. İkinci üçüncü hatta ilkokulu bitirdiğinde ise ortaokulda yavaş yavaş rotasını çizer. Nedir bu rota? İşte serseriliğe mi devam edecek ? Yoksa vatanına milletine hayırlı bir evlat mı olacak? Konu o değil tabi. Lise çağında okumaya meraklıysa çocuğumuz karşısına gelebilcek zorlukları kolaylıkla aşacak. Tabi bazen öyle şeyler oluyor ki. Ne kadar okursan oku, ne kadar yazarsan yaz, hayat insana öyle yemekler sunuyorki: O yemeği sen yemek zorunda kalıyorsun. Örneğin: Bir kız arkadaşın var. Senin o kız arkadaşından beklediğin sana sadakat göstermesi saygı göstermesidir. Ama o kız arkadaşın seni birisiyle aldatıyor. Belki ilk gördüğünde inanmak istemeyip gülüp geçmek istersin . Onu da yapamıyorsun. Hayatın mı insan olduğuna insanın mı hayat olduğuna karar veremiyorsun. Yani bu dünyada bize ne gelirse insanlar tarafından gelir. Hayat demek insan demektir. Üzülmeye dert etmeye gerek yok. Demin verdiğim kız erkek ilişkisinde , kız, erkeği veya erkek kızı aldattığında hayat insanın karşısına yemek koyuyor ve o yemeği sen yemek zorunda kalıyorsun. İstesen de istemesen de. O gerçeği kabullene kadar hayat seni bekliyor ama sen gerçek hayatın içine girmek istemiyorsun.

Karşındaki insanın senin aldatmasını istemezsin. Hayatta her istediğin olmuyor. Belki de olmayacağından olmuyordur.