Paran yoksa ,siyaset sana yasak...

Tam haberi okurken, devletin ve milletin şanslı kulu ;anası Kadir Gecesi doğurmuş ,ünlü zengin komşum,Musa İşbitirici

yanıma yaklaştı...

-Selamün aleyküm komşu...Yine çok okuyorsun...Yazzık gözlerine...

-Aleyküm selam Musa Efendi...Buyur...Bir çay iç...

-Sağol komşum...Ne yazıyor..YSK...Seçim...Vekil vs..Seçimler yaklaşıyor...Sanki devleti bunlar kurtaracak...Kih..kihh...keeehh...

Sordum...

-Devlet niçin vardır...

-Yurttaşının mutluluğunu sağlamak için...

-Yurttaş niçin vergi verir...

-Devletinin güçlenmesi için...

-Devlet niçin güçlenir...

-Vatandaşına eğitim,sağlık, adalet ,eşitlik gibi erdemleri dengeli dağıtmak için...

-Demokrasi kimler için vardır...

-Tüm yurttaşlar için...

-Anlamadım...Bir daha...

-Demokrasi bazı yurttaşlar için vardır...

-Yani bazıları için, yok mudur..

-Yok ,onu demek istemedim...

-Anladım ,senin demokrasin yatalak...

-Hayır..Yanlış anladın...

-Yatalak kardeşim...Hatta yerinden kalkamıyor bak...Olanı ,biteni farkedemiyor...

-Ne olmuş ki...

-Siyaset yapabilmek ne demek..

-Demokrasinin nimetlerinden faydalanıp daha güçlü ses çıkarma hakkı demek...

-Eh...İdare eder...yani .......Ama bu ülkede sadece zengin siyaset yapabilir...YSK böyle emretmiş...

-Yok canım...Atıyorsun...

Senin gibiler gazete de okumaz...Ot bile sizden onurlu ve üretken...Hiç olmazsa doğaya can veriyor...

-Ama kırıyorsun beni...Suç duyurusunda bulunurum bak...

-Adalet depolarını dolduran dosyaların,sistemi felç eden -içi boş-mahkemeleşmelerin nedeni de sizsiniz...Herkes birbiriyle mahkemelik oldu bu ülkede...8 milyon diplomalı işsiz genç, bunalımdan kafayı yedi sizin gibiler yüzünden...

-Hadi canım,bak benim üç çocuk da holdinglerde hamdolsung...

-Ama benimkiler daha iyi tahsil yaptıkları halde açıktalar bak...

-Senin dilin uzun...Biraz SUS...Ben hallederim ...Hepsine iş ayarlarım...

-Başkentten uzak olan bizler,derdimizi anlatamıyoruz...Sizler her an Mecliste,bir elinizde çanta...o vekilden bu vekile...

-EE tabi racon böyle..Aklını kullan beş numaralı kep giy...

-Haa...senin kafan çalışır...neden siyasete soyunmuyorsun...Gel seni başkanımız Kabzımal Mıstıkla tanıştırayım..

-Kalsın...ben bağımsız aday olayım istedim.YSK acele bir karar çıkararak önümü tıkadı...Çok para istiyor...

Aday olmak için para mı...Hem de bağımsız adamdan para mı istenir...Ver gitsin yaw...

-Verecektim ;ama bütçemi aştı...Aniden 17 kat zam yapmış devletin kurumu...Başvuru için istenen 476 lira;aniden 7734 liraya çıkarıldı...

-Neee...**... Nayyır...Nolamaazz...

Bak ,sen bile şaştın...İşte demokrasi ...Al...Çal çal oyna...

-Sen bize gel...hallederiz...Biz güçlüyüz...Fııss kooss..ffiiss kooss...

-.......Beni satın alamazsın...Satılık mal değilim...

Milliyet Gazetesinde, sadece düşüncesini yazdığı için ülkemizde yüksek tazminatlara ve hapis cezalarına çarptırılan ;ama hakkını AİHM de söke söke alan Meral Tamer Hanımefendinin köşe yazısını al oku...Oku da...Neler oluyor,şu ülkede anla...

Ver okuyayım...Hımmm... .... .........

************

476 liradan 7734 liraya!
Tam bu seçimlerde TBMM’deki kadın temsilinin % 20lere (hâlâ çok yetersiz ama) çıkmasını bekliyorduk ki, “özgürlükçü ve demokratik”(!) olmakla her fırsatta övünen Başbakan Erdoğan’ın tasarrufuyla kadın temsiline yeni bir darbe indirildi: Bağımsız adayların adaylık başvurusu için ödemeleri gereken para, 17 kat artırılarak 476 liradan 7734 liraya yükseltildi.
Kimse bana “Ama kararı Yüksek Seçim Kurulu aldı” diye itiraz etmesin. Hepimiz biliyoruz ki maalesef artık bu ülkede kuşlar bile, Başbakan Erdoğan’ın izni olmadan özgürce uçamayacak neredeyse...
Son 4 yılda fiyatı değil 17 kat, 7 kat bile artmış olan bir mal ya da hizmet gösterebilir misiniz bana? Üstelik Başbakanımız, kendi iktidarlarında enflasyonun belinin nasıl kırıldığını göğsünü gere gere anlatmıyor mu?
Hepimiz biliyoruz ki aslında amaç, AKP’nin kendisine en ciddi rakip olarak gördüğü BDP’nin önünü kesmek. Ama salt bu amaç bile, TBMM’deki kadın temsilini aşağı çekmeye yetecek. Zira BDP, diğer tüm siyasi partilerden farklı olarak % 40 kadın kotasını titizlikle uygulayan yegâne siyasi parti.

Karar, ayrımcı ve art niyetli
Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği KA.DER ise bu kararın BDP’nin de ötesine geçerek “Bütün kadın adayların önünü kesmeye yönelik AYRIMCI, ART NİYETLİ ve ANTİ DEMOKRATİK bir uygulama” olarak niteleyerek kınıyor. Siyasi partilerin, adaylık ücretini düşürerek kadın, genç ve engelli aday adayı sayısını artırmaya çalıştığı bir dönemde alınan bu kararın Anayasa’nın kanun önünde eşitliği düzenleyen 10. maddesine de aykırı olduğuna dikkat çeken KA.DER, “Siyaseti parası olan yapmalı” anlamına gelen kararın geri alınmasını talep ediyor.
Bu 7 bin 734 rakamının nereden çıktığını merak edip araştırdım: YSK’nın açıklamasında aynen şöyle yazıyor: “Bağımsız adaylar, (...) 2839 sayılı Milletvekili Seçim Kanunu’nun ilgili maddesi uyarınca, en yüksek devlet memuruna, mali haklar kapsamında yapılmakta olan her türlü ödemelerin 1 aylık brüt tutarı olan 7 bin 734 lirayı, ilgili mal sandığına yatırarak (...)”
Bağımsız adaylardan 2007 temmuz seçimlerinde alınan 476 liralık başvuru ücreti, o dönemdeki aylık net asgari ücretten bile daha düşüktü.
Son 4 yılda ne değişti ki aniden “en yüksek devlet memurunun yan ödemelerle birlikte brüt aylığı” münasip bulundu? Asgarinin de altındayken, birdenbire azaminin de azamisine sıçramak niye?
Eğer Yüksek Seçim Kurulu’nun kastı, “Parası olmayan siyaset yapmasın” değilse, bizleri aptal yerine koymayacak bir açıklamayı kendilerinden en kısa zamanda bekliyoruz. **** Meral Tamer...Bu günkü Milliyet -***

***********

-Aaauuoooaaahhh....................... .-Bu bir esneme sesidir.-

-Ne oldu uykun geldi...Açmadı mı haber seni...

-Yok yaw...Gece uyumamışım....Şirket hesaplarını tutturamadım da...Kardan zarar var gibi...Sen oku da baka kan olsun ...keh keehh...

-Siz okumayın...Biz okuruz...Yazarız...Sorgularız...

-Auuuaaooaaahhwwhhh...-Uyur-

****************************