Parti disiplini nedir ve ne olmalıdır?..

Parti disiplini nedir? 

Parti disiplini, bir siyasi partinin belirli bir bütünlük içinde davranabilme imkân ve yeteneğini sağlayan önemli bir yöntemdir. 

Gerekli midir? 

Hem de nasıl… 

Bir siyasi partinin etkin olabilmesi için en başta disiplinli olması gerekir. 

Ancak bu “disiplin” kavramı pratikte despotluğu, çok sesliliğin sindirilmesi dayatmasını ve sonuç olarak parti tahakkümünü de beraberinde getirebilir. 

Sözünü ettiğimiz bu risklerin hayata geçirilmesi ise, ancak parti içi demokrasinin bütün boyutları ile örgüt içine yerleştirilmesi ve işletilmesi ile mümkün olabilir. 

Bir siyasi parti, “demokratik” bir “merkeziyetçilik”le yönetilmelidir. 

Tabanda oluşan düşünce ve önerilerin partinin yukarı kademelerine doğru özgürce tırmanmasına imkân ve hak tanınmalıdır. 

Parti üyesi, merkezin emir ve talimatlarına tereddütsüz boyun eğen bir köle durumuna asla düşürülmemelidir. 

Bir siyasi partide disiplini kim sağlar; ya da ne sağlar?.. 

Önemli bir sorudur bu. 

Ve sanıyoruz her siyasi partinin niteliğine ve siyasi yelpaze içinde bulunduğu noktaya göre değişir bu sorunun yanıtı. 

Çıkar paylaşımını düstur edinmiş partilerde disiplini, suyun başına oturup, sözü edilen çıkarları kendi kafasına göre dağıtan lider sağlar. 

Üye bilir ki, parti disiplinine [yani liderin emir ve talimatlarına] uymadığı takdirde kendisine her hangi bir “cukka” düşmeyecektir… 

Dolayısıyla liderin oluşturduğu disiplin halkasının içinde yer almak birinci kuraldır. 

Dolayısıyla çıkar odaklı siyasi partiler, başına oturulan su akmaya devam ettikçe, disiplini en keskin bir biçimde sağlayan ve tatbik eden partilerdir… 

Ama ne zamana kadar?.. 

Derenin suyu bitip de, lider tepe taklak oluncaya kadar… 

Ya siyaseti ülke çıkarları için yaptığını savunan siyasi partilerde durum nasıldır? 

Sanıyoruz, bu noktada belirleyici kıstas, ileri sürülen amaçta ne ölçüde samimi olunduğu ile doğru orantılıdır. 

Gerçek bir devrimci parti için disiplin vazgeçilemez bir ilkedir. 

Sosyalist partilerde parti disiplini “demir çekirdek” olma durumu ile ifade edilir. 

Ama bu noktada bütün sorun, parti disiplininin uygulamasının, parti içi demokrasi ile aynı kulvarda, birbirine paralel ve birbiri ile çelişmeyen bir nitelikte seyredip, seyretmediğidir. 

Örneğin parti lider kadrosundan bir “kodaman”, yazdığı bir yazı içeriğinde, şöyle ya da böyle davranan bir parti üyesinin disiplin kuruluna verilmesi talimatını alt örgütlere bir talimat biçiminde kaleme alıyorsa, ortada bir parti disiplininden söz edilebilir mi? 

Sanıyoruz, bu muhterem kişinin medyada yayınlanan bir yazısı aracılığı ile parti örgütlerine bu nitelikte bir talimat göndermiş olması, öncelikle parti disiplinine aykırıdır. 

Çünkü bir parti üyesinin şu ya da bu şekilde davranması halinde disiplin kuruluna verilerek partiden ihraç edilebilmesi, ancak birer yazılı kural olarak parti tüzüğünde ya da Siyasi Partiler Kanunu’nda düzenlenmiş olan hukuk kurallarına göre işlerlik kazanabilir. 

Ya da partinin en üst karar organı bu konuda her üye için eşit mesafe öngören ve adil uygulanabilirlik imkânı taşıyan bir karar alabilir… 

Ama bütün bunlar ortada yokken bir siyasi partinin [örneğin] genel başkan yardımcısının keyfinin öyle istemesi ve bu keyfiliğin bireysel bir yazı aracılığı ile parti örgütlerine iletilmesi yolu ile, gerçekte parti disiplininin değil, parti disiplinsizliğinin somut bir örneği oluşturulmuş olur… 

farukhaksal@superonline.com 

LÜTFEN “TIK”LAYINIZ: 

www.soruyusormak.com 

www.dnm-ler.com 

www.kitlecizgisi.com