Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

RMZSM Meliha Karaoğlu

http://blog.milliyet.com.tr/meliha63

24 Şubat '08

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Pipidi testini biliyor musunuz?

Pipidi testini biliyor musunuz?
 

Malum pazar, yarın okul var. İşlerde var ama Zeynep hanımın yazısını okuyunca dayanamadım.

Yaklaşık 8 sene önce kızım ilkokul 4 üncü sınıfa giderken yaşadığım anılarım geldi aklıma.

Yine aynı mevsim kış ama çok iyi hatırlıyorum yılbaşı tatili öncesi, kızım çok hasta hastahaneye götürdüm ilaç yazdı, lakin kusma olduğu için ilaçların işe yaramıyacağına kanaat getirerek yatırmaya karar verdik. Tedavinin damardan yapılması ve su kaybını azaltmak için serum takılması daha hızı bir iyileşme
sağlayacaktı.

3 günlük tedavi dolmak üzere idi ki bir sabah hemşireler bir test hapmaya başladılar. testi daha önceden biliyordum. Pipidi testi. ( koldan deri altına verilen ilaç, 3 üncü gün test taramasında çizilen bölge dışına çıkan beze cm si kişinin tüberkiloz mikrobunun sınırı geçtiğini anlatıyor.) İlaç verildi ve etrafı tükenmez kalemle çizildi. Beklenilen 3 gün içerisinde bölgeye su ve sıvı teması yapılmayacak dendi.

Ben meraklı anne 3 güne ( resmi dairelerin yılbaşı tatiline girecekleri ve bizim taburcu olacağımız gün) kadar nasıl olmasını bildiğim okumayı zaten devamlı yapıyorum. Kızımın kolunda iğne yapılan bölgede kızarıklık var ama beze ölçümü sıfır ben gayet emin hazırlığımı yağmış doktorun vizit e çıkmasını bekliyorum.
Doktor 7-8 hemşiresi ile geldi dosyasına baktı ve kızımın kolunu açtı, hemsiresinden cetveli istedi kızarıklığı ölçtü..." Ooooo bunu çok yüksek! " Ben doktorun yanlış ölçüm yaptığını anladığım için "Tomris hanım bu ölçüm kızarıklık değil, içindeki beze ile yapılmıyormuydu!" diye atıldım. Doktor bana bir baktı
ve "yooo kızarklık ölçülüyor öyle değilmi" diyerek hemşirelerine sordu. Onlar "evet tabiii" desteklediler.

Ben yine itiraz etmek istedim ama nafile bana kızarak " hanım çocuğun tüberkiloz ben ilçları yazıyorum, ister kullan ister kullanma.." diyerek hışımla odadan çıktı. Ben ne yapacağını şaşırmış bir şekilde orta kalakaldım.

Eşim bizi taburcu diye geldi, hastahaneden çıkacağız ama ben kafaya koydum. Kızımı şehrin diğer tarafındaki verem savaş dispanserine götüreceğim ama saat geçiyor. Tatil girecek bu arada kar 35-40 cm birde küçüğüm var 6 yaşında çok zor durumdayım, eşim feryatta "çocuk tüberküloz doktordan iyimi biliyorsun" diyerek beni verem savaş dispanserine götürmek istemiyor veee elinde bir çanta dolusu
tüberküloz ilaçları günde 10 tane içecek 9 ay...

Ben kafama koydum şehrin diğer yakasına 4 den sonra ulaştım ölçüm o gün yapılmazsa test tekrar yenilenecek kimbilir ne zaman ama eşim kafaya koymuş eve gider gitmez ilçlara başlatacak.

Benim yanlış teşhisi onaylatmam lazım.

Kapıdan içeri girdik bizi bir hemşire karşıladı. Benim konuşmama fırsat vermeden eşim atıldı, "Hemşire hanım, hanım kendini doktor zannediyor. Doktorun teşhisine karşı çıkıyor çocuk tüberkiloz olmuş."

Ben hemşireye doktorun pipidi tesstini yanlış okuduğunu bezeyi ölçmesi gerekirken kızarıklığı ölçtüğünü söyledim, hemşire gülümsedi ve sizi başhekime götüreyim o baksın dedi. Yılbaşı tatili öncesi başhekimin orda olması( Zonguldak verem savaş dispanserinde) ne güzel bir olay ALLAHIM!

Kapıdan içer girdik hemşire doktora olayı anlattı ve benim için "dikkatli titiz bir anne" cümlesi benim duyduğum tek cümleydi. Doktor kızımın kolunu inceledi, akciğer muayenesi yaptı ve eşime kızımın bir şeyi olmadığını ama hala şüphesi varsa tomografiye gönderebileceğini söyledi. Eşim artık yelkenleri indirmişti.Sonucu kabul etti.

Başhekim eşime "o ilaçlar sizin işinize yaramaz, burada onlara ihtiyaç duyan çok insan var " diyerek elimizde aldı.

Bunun gibi nice örnekler yaşadım Zonguldak ta tabiri caizse kitap olur kaç cilt.

 
Toplam blog
: 41
: 1151
Kayıt tarihi
: 28.12.07
 
 

1963 Doğumlu  ununu elemiş eleğini asmak üzere...3 (kimine göre pırlanta) çocuk yetiştirmiş denil..