PKK’nın görevini IŞİD’mi devralacak?

TSK’nın güneydoğuda on aydır PKK terör örgütüne yönelik kararlılıkla sürdürdüğü operasyonlar neticesinde, PKK terör örgütü ağır darbe aldı. Son günlerde örgüt içerisinde bıkkınlık, yılgınlık, ölüm korkusu ve pişmanlık(!) hissine kapılan ve köşeye sıkışan teröristler gruplar halinde güvenlik güçlerine teslim olmaya başladılar.

Teröristlerin teslim olması, terörist bir kızın ailesine yazdığı pişmanlık ifadelerini belirten mektubunun kamuoyuna dramatize edilerek aktarılması, toplumda PKK terörünün bitmek, örgütün dağılmak üzere olduğu hissine neden oldu. 32 yıldır devam eden, kırk binden fazla can alan terörün bitmesi ve terör örgütünün bir daha faaliyet gösteremeyecek şekilde dağılması, kuşkusuz millet olarak hepimizin canı yürekten istediği, özlemini duyduğu ve mutlu olacağı bir durum.

Ancak, terörün nedeni, hedefi, arkasındaki güçler ve onların planları, Türkiye’nin bulunduğu coğrafi konum ve stratejik önemi ile birlikte Türkiye’nin terörün geçmişi göz ardı edilmemelidir.

Güneydoğuda işgal girişiminde bulunan PKK’ya düzenlenen operasyonların durdurulması için ABD ve AB ülkelerinden uluslar arası yardım için çırpınan terör örgütünün sözcüsü ve meclisteki uzantısı HDP, sözde müttefikimiz ABD ve emperyalist işbirlikçilerinin Türkiye’ye “operasyonları durdurun” çağrısına rağmen;

TSK kararlılıkla bir yandan güneydoğu’da hendek, barikat kurarak ev, cami ve işyerlerinde hazırladıkları geçiş tünelleri ve mazgallar ile mevzilenen EYP’ler le  yollar ve yakıp yıkarak terk ettikleri barınakları tuzaklayan teröristleri sıkıştırıp imha ederken. Diğer taraftan da, K.Irakta terör örgütüne ait kamp, cephanelik ve lojistik destek binalarını havadan bombalamak suretiyle PKK terör örgütünü çözülme noktasına getirdi.

Bütün bu yaşananlar terörün sona erdirilmesi konusunda kamuoyunda umutların yeşermesine, her gün verilen şehitlerimizin acısını biraz dindirmeye, buruk da olsa bir sevince vesile olurken. Terör örgütü ve arkasındaki emperyalist güçler yeni planlar hazırlıyor.

Bir önceki “ABD’nin sınırımızda yeni oyunu” başlıklı yazımda da anlattığım üzere ABD, PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD ve askeri kanadı YPG’yi müttefik ilan ederek meşrulaştırma ve bunu dünya kamuoyuna kabullendirme gayreti içerisinde.  Aynı Irak’ta Mesud Barzani’nin KDP’si ve Peşmergeleri olayında olduğu gibi.

PKK’nın Suriye’de yapılandırdığı PYD-YPG meşrulaştırmaya çalıştırılken, Türkiye’de ve K.Irakta büyük darbe alan PKK’nın. PYD ve Barzani yönetiminin de içinde bulunduğu işbirliği içerisinde PYD saflarına katılma çalışmalarının yürütüldüğü, böylece 32 yıldır illegal terör örgütü olarak faaliyet gösteren PKK’nın. ABD’nin müttefiki PYD saflarında legal, yani meşru bir yapıya kavuşması hedefleniyor.

Türkiye’de yaşanan son terör olayları, Kürt kökenli vatandaşlarımıza terör örgütü tarafından yaşatılan zulme seyirci kalan, halkın yanında olmak yerine terör örgütünün sözcülüğünü yapan. PKK’nın meclisteki temsilcisi HDP’nin, artık bölge halkının gözünden düşmesi üzerine, yakın zamanda Türkiye’de siyaset yapacak duruma geleceği kaçınılmaz hale gelmiş durumda.

Türkiye Cumhuriyeti topraklarında 32 yıldır sürdürdüğü terör eylemlerinden, Temmuz 2015 de barikat, hendek kurarak işgal ve özerklik ilan etme çabalarından sonuç alamayan, PKK ve yüz yıllık planlarını Türkiye devletinin dirayeti karşısında gerçekleştiremeyen terör örgütünün arkasındaki güçler, yeni planlar peşine düşmüşlerdir.

Lozan antlaşmasına göre Irak ve Suriye’de toprak bütünlüğüne dokunamadığı için, Irak topraklarında Barzani’ye “Bölgesel Kürt Yönetimi” oluşturan ABD ve avenesi. Şimdi Suriye’de PYD için aynı senaryoyu hayata geçirme peşinde yarın ise hedefi Türkiye topraklarında özerk bir Kürt bölgesi oluşturmak.

Ancak, PKK ile Türkiye topraklarında istediğini elde edemeyen ABD’nin yeni planı. PKK kadrolarının PYD’ye dâhil olması ile PKK’nın kendini fesh etmesi. IŞİD’in başta Rakka olmak üzere Suriye topraklarından Türkiye sınırına doğru sürülmesi.  Böylece Türkiye’nin başına IŞİD belasının sarılması hedefleniyor. ABD’nin PYD ile birlikte IŞİD’e yönelik sözde operasyonlarının altında yatan neden budur. IŞİD’de bu planın içerisinde yer almaktadır. IŞİD’in Suriye topraklarından Kilis’e roketli saldırıları bu işbirliği çerçevesinde yapılan provalardır. IŞİD Türkiye sınırına yerleşince arkasında PYD güvenik hattını oluşturarak IŞİD’i sıkıştıracak Diğer taraftan da K.Irakta PKK’nın boşalttığı yerlere de bir şekilde IŞİD’in yerleşmesi sağlanacak. Burada da Barzani güçleri IŞİD’i Türkiye sınırına doğru zorlayacak.  

Bütün bu plan sağlıklı işlerse Türkiye yeni belalısı IŞİD olacak. Türkiye K.Irakta meşru Barzani yönetimi, K.Suriye’de ABD’nin müttefiki PYD’nin hâkim olduğu özerk Kürt Bölgesi. Türkiye IŞİD’e karşı sınır dışı hava operasyonu yapma imkânını kaybedecek.

Bu aşamada Türkiye ivedilikle Irak, K.Irak yönetimi ilişkileri ile Suriye politikasını gözden geçirmek ve şimdiden tedbirleri alıp gerekli yaptırımlara gitmek zorundadır.

Sağ-Sol kavgası, ASALA ve PKK derken son kırk yıldır terörle yaşayan milletimizin artık bu terör belasından bir daha görmeyecek şekilde kurtulması gerekmektedir. Sabırlar tükenmiş, bıçak kemiği kesmeye başlamıştır. Millet olarak da her şeyi bırakıp birlik ve beraberlik içerisinde teröre karşı el ele vermeli söz ve gönül birliği yapmalıyız. Çünkü başka Türkiye yok.

İbrahim Halil SİPAHİ

28.05.2016/adana

twitter.com/ihalilsipahi