Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Ocak '07

 
Kategori
Futbol
 

Renklerin aşkı!

Renklerin aşkı!
 

Çocukluğum geliyor aklıma... Futbolla hiç ilgim olmamasına rağmen babamın omzunda İnönü Stadında maça gittiğim zamanları hatırlıyorum. Bir sürü adam bir topun peşinden koşuyordu... Çocuktum. Anlam veremiyordum ama eğlenceliydi çocukluğumda gittiğim her maç... Babam her istediğimi alırdı, kalabalıkta omuzlarda taşınırdım, yüzümü gözümü boyardımda hiç yadırganmazdım sokaklarda... Çocuktum...

Büyüdüm, geç olmadan anladım ofsayt ın ne anlama geldiğini. Yedek kulubesinin ne anlamı olduğunu, futbolun ne demek olduğunu anladım kendi kanımca... Sonra düşündüm, aslında izlediğim futboldan zevk alıyormuydum? Gittiğim maçlar da beni çeken oynanan oyun muydu yoksa orda olma duygusu mu? ve karar verdim sonunda... Bulunduğum konumda futbol dan bir spor dalı olarak zevk almıyordum. Çünkü binlerce televizyon programında her maç sonrası çıkıp konuşanların fikirleri zehirledi beynimi. Önemli olan oyunu en güzel şeklilde oynamakken, konuşulan şikeler vs oluvermişti...

Ama birşey vardı değişmeyecek hiçbirzaman. Her ne kadar ülkemde futbol "oyun içinde oyun" haline gelmiş olsada... içimde bir aşk var hiç sönmeyecek. Siyah Beyaz bir aşk olarak kalıcak. Ne zaman İnönü Stadı' nın yakınından geçsem, içim bir hoş olacak. Ruhumun orda olduğuna inanıcam. Her tezahüratta tüylerim diken diken olucak yine... Stad' ın o dinmeyen sesi hep kulaklarımda çınlayacak... Hakkı Yeten'in Süleyman Seba' nın alnından öptüğü resim asla değişmeyecek. Her baktığımda daha bir etkileyecek. Kara Kartallar isminin tarihi hiç unutulmayacak... Herzaman içimde göğsümü kabartan bir yer kaplıcak... Denize nazır stadıyla...

Bu öyle bir aşkki... Ne sevgili, ne anne, ne baba... Ayrıca bir adı konmalı bu duygunun. Sevgilim beni üzebilir belki, annem kalbimi kırar, insanlar değişebilir... Ama renkler aynı kaldıkça, benim içimi titreten tarihiyle, benim aşkım hiç değişmeyecek... Tutunacak bir daldır hayatta.

Taraftarlık farklı bir duygu.. Yanyana gelen 2 renge gönül vermek. Karşılıksız sevmek... Herzaman affedebilmek, hiç küsememek. Hissetmek, üzülmek ağlamak... O kadar farklı ki...

Aslında bizim aşık olduğumuz futbol değil, bu taraftarlık duygusu. Özelliklede benim. Herkes tutunacak bir dal arıyor kendine bu hayatta. Bundan 3-35 yıl öncesine baktığımda daha ciddiydi gençlerin hayattan beklentileri. Ülkelerinin bağımsızlığı gibi. Uğruna bağırdıkları şey farklıydı. Şimdi stadlarda gençler, bir meydan muharebesi belkide, güç gösterisi, kendini kanıtlamak için takımının yanında durma durumu... Ama güzel yinede...

En azından gençler geçmişten bugüne hep bağırıyolar... Onun veya bunun için bağırıyoruz yinede... Herzaman isteklerimiz aynıydı belkide... Sesimizi duyurmak, içimizde ki zehri akıtmak yüksek sesimizle... Atmosfere yollamak kaybetmek zehrimizi...

Kısacası hep aynıyız biz hiç birbirimize benzemesek bile... Renkler farklı olsa bile, bağıranlar aynı... Yine bağırıyoruz, sesimiz duyulmasa bile bağırıyoruz... ve her maçın sonunda yenilip yenilmemek umrumda olmadan evime dönebiliyorsam...İ şte huzur burada... Beni herzaman mutlu eden bir takımım var en azından...

 
Toplam blog
: 34
: 984
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

Yoktur hakkımızda söylenecek söz... Hakkımız da yoktur, hakkımızda birşey söylemeye zaten... Bir eli..