- Kategori
- Psikoloji
Saçmalık....
güneşiniz hiç batmasın...
Kayboldukça beyaz köpükler seneler önce okuduğum bir yazı geliyor aklıma, Aziz Nesin'in ölümü üzerine oğlu Ali Nesin yazmıştı, 1995 yılıydı. “Babamın ölümünü kabullenemiyorum” diyordu, “hep var olan bir şey nasıl yok olur.1 den 0 nasıl olunur? Aklım almıyor, saçmalık bu... Karısı hamile o zamanlar. Babamın ölü vücuduna bakıyorum ve sonra biricik karıma, hamile O; 1 den 2 olacak bu daha da saçma. Bunu hiç aklım almıyor...” diye devam ediyordu.
Hiç aklımdan çıkmıyor... Hayat bizi hep seçim yapmaya zorluyor, ama seçimin sonucunu beklemiyor, istasyonlarda çok durmuyor, yolcu indiriyor sade, başka gelen var mı kimse bilmiyor. Ben düşünürken öylece kalakalıyorum.
Bir anda 1 (bir)ken 0 (sıfır) olduğumu hissediyorum içimde derinden gelen ses bana sesleniyor “sen artık saçmasın...”. Hemen telefona sarılıyorum annemi arıyorum, hala var olduğumu bilmek istiyorum. Bir ses bana her sözcükte sevgiyi hissettirsin istiyorum, buradayım saçma değilim...
İstasyonlara uğruyoruz, bazen camdan bakmıyorum bile, bazen kafamı kaldırıyorum bir bakmışım 1 (bir)ken 2 (iki) olmuşum. Ne zaman, nasıl, bu kadar çabuk mu? Saçma sapan olmuşum bir anda. Sahi saçma sapan olan ben miyim?
Saçma sapan olmuşken(!) saçma sapan bir soru geliyor aklıma “Yaşamak için mi nefes alıyoruz, yoksa ölmek için mi?”
Yaşamak için nefes alıyorum, aldığım her nefes beni ölüme yaklaştırıyor, ölmek için nefes alıyorum aldığım nefes beni yaşatıyor...
Ve bu böylece devam ediyor...
1.....2
2.....1
1.....0
yaşamak için mi?
ölmek için mi?
saçma
saçma sapan
saçmalık.....