Şahit ol Türkiye!

—Evsiz vatandaş donarak ölüyor, başbakan dünyada yılın adamı seçiliyor—- 

2011’in ilk günü İstanbul Fatih’te evsiz bir vatandaş parkta donarak öldü. Aynı yerde daha önce de bir kişi açlıktan ölmüştü. Bu olaydan bir gün sonra başbakan Recep Tayyib Erdoğan Dubai’de dünyada yılın adamı seçildi. Donarak ölen adamın haberi bile doğru dürüst verilmezken başbakanın ödül töreni TV ekranlarına sığmadı. 

Ülkemizde duyarlı bir medya olsaydı bu iki olayla ilgili haber medya sorumluluğu ve hadi biraz da reyting amaçlı çarpıcı olsun diye aynı anda verilirdi. Ekran ikiye bölünür; bir yanda dünya başkenti İstanbul’un göbeğinde evsiz, yersiz, yurtsuz, aç ve susuz parkta donarak ölen zavallı Türkiye vatandaşının ölüm görüntüleri, diğer karede ise başbakan Recep Tayyib Erdoğan’ın dünyada yılın lideri seçildiği malum tören. 

Ödülü verenler açısından sorun yok. Dubai sıcak bir ülke ve o insanlar soğuktan donarak ölmenin nasıl bir şey olduğunu bilemeyebilirler. Üstelik başbakan “one minute” diyerek, İsrail’e kafa tutarak, daha dün bombalı araçları halkın içine salan Hamas’ı aklayarak zaten bu ödülü hak etmiş. 

Ödülü veren için, alan için, açmış gözerini bakan Türkiye için bu işte bir tuhaflık yok mu? Neyi başarmış bu adam? Vatandaşı evsiz barksız donarak ölüyor, beyefendi dünya lideri oluyor. Başarı bu kadar kolay mı, bu kadar ucuz mu? İnsanları açlıktan, soğuktan donarak ölen ülkelerin başbakanına ödül veriliyorsa Arap beylerin bu ödülü öncelikle Somali liderine vermeleri gerekirdi. Çünkü orada insanlar daha çok ölüyor. Utanmazlığın vesikası olan bu ödülü başbakan alabilir ama ben Türk milleti olarak reddediyorum! Hiç merak edilmesin, hak ettiği zaman biz başbakanımızı değil dünya, kâinat birincisi seçeriz. 

Ödül utanmazlığın resmi ama ben başbakandan çok medya ve halka kızıyorum. Şuna bakın ya, şuna bakın ya! Koskoca medyada bu konuya bir tane eleştiri yok. Köşemi kaybederim diye mi korkuyorsunuz? Adam döve döve sopayla yazdırıyor size. Ölen adam için bir kelime bile yazmadınız. Oysa bu normal bir ölüm değil, kaza değil, cinayet değil, bu, Türkiye’nin ölümüdür. Türkiye devleti vatandaşını evsiz, yersiz, yurtsuz, aç ve susuz bırakarak ölümüne neden olmuştur. Devlet bu vatandaşın katilidir. Ve bu devletin başbakanı dünyada yılın adamı seçilmiştir. Bu ne utanmazlık ya, bu ne utanmazlık! 

Ve halk. Bazen millet olarak içinde bulunduğumuz kötü durumu hak ettiğimizi düşünüyorum. Kendimiz ve ülkemiz için ne yapıyoruz ki karşılığında ne bekleyelim. Ağlayıp, sızlayıp bir yeşil kart alıyor sonra aşevinde kuyruğa giriyoruz. Bu mudur Türk olmak, Kürt olmak. Türk buysa, Kürt buysa ben milliyetimi reddediyorum. 

Sayın Türkiye halkı! Size söyleyecek kelime bulamıyorum; Allah layığınızı versin! Bir vatandaşını bile kurtaramayan devletinizin başbakanı dünya lideri seçildi ve siz utanmadan alkışladınız. Hiç mi rahatsız olmadınız? Yazıklar olsun! Yazıklar olsun! Bu millet beni kahretti! Bütün bunları göreceğime Allah canımı alsa da kurtulsam!