Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ocak '11

 
Kategori
İlişkiler
 

Şanslı Bir Nesiliz..

Şanslı Bir Nesiliz..
 

....


Anne-babamız kısıtlı imkanlarla, farklı bir kuşakla birlikte yetişmişler. Döneme göre bir dolu kısıtlamalarla karşılaşmışlar; yaşadıkları yere göre kendilerini yeteri kadar geliştirememişler, aile baskısı görmüşler, kendileri sıfırdan başlayıp bir yerlere gelmişler, ailelerinin uygun gördüğü kişilerle evlenmişler, seçme şansına sahip olmamışlar, daha bir dolu şey! Kimi anne-baba kendi anne-babalarından gördükleri gibi davranıyor çocuklarına -iyi ya da kötü-, kimi de "benim yaşadığım zorlukları çocuklarım yaşamasın" mantığıyla hareket ediyor. Kimi anne baba birbirinden çok farklı kültür almış olup, çocuklarını birlik içinde yetiştiremezken; kimisinde de anne babayı ya da baba anneyi dizginleyebiliyor. 

Hepimiz farklı yerlerden, farklı anne-babadan gelen, yaşadığımız yere göre yetiştirilen insanlarız; ortak bir yönümüz var: şanslıyız! Çünkü bizim kuşağın hemen hepsi bir şekilde okutulmuş! Maddi imkansızlıklar bile yıldırmamış, öyle ki maddi imkanı olmayan insanlar ulaşılması daha zor mesleklere ulaşmışlar! Bu farklı bir konu... Okuduk, iyi - kötü mezun olduk. Küçük bir yerde yetişmiş biri olarak, ben benim için ailemin sınırları zorladığını biliyorum! O kısıtlı imkanları sonuna kadar kullanabilmem için ellerinden geleni yaptılar. Hiçbir şey için zorlama olmadı üzerimde! Ailesi tarafından müthiş bir baskı altında yetişmiş bir annenin, anlayışla büyüttüğü evladım ben! Dışarıdan kimsenin lafına bakıp da beni azarlamayan, yanlışlarımı konuşup bana doğru yolu göstermeye çalışan bir babanın! Her an ama gerçekten her an yanımda olan bir ağabeyin! 

Şanslıyız gerçekten... Sıfırdan başlayıp, babadan kalma hiçbir şeyi olmadan, kendileri çalışarak, yorularak, mahvolarak bizi yetiştiren ailelerden geliyoruz çoğumuz. Bize kendimizi öyle kıymetli hissettirdiler ki, insanları kendimize yakıştırmaz olduk; gerçekten yakıştırdıklarımızdı yanımızda olanlar! Zorunda olmadık hiçbir şey için. Evleniriz, çok mutsuzsak gereğini yapmaya hazır olacak ailelerimiz var! Bu iyi mi kötü mü bilmem de, mutsuz olmamıza rağmen evliliği sürdürme gibi zorunluluğumuz yok! Anne-babamız belki de bizim bilmediğimiz çok daha zor durumlarla karşılaştılar ama hemen vazgeçmediler. Bizim üzerimize vazgeçmeme zorunluluğu yıkmadılar; tek istedikleri iyi düşünüp doğru karar verip bir daha asla ayrılmak istemeyeceğimiz biriyle ömür geçirmemiz. 

Düşünüyorum; annemin, benim yaşımdayken 2 çocuğu varmış. Babam daha 21 yaşındayken kendi işini kurmuş. Biz acele etmiyoruz hiçbir şey için... Aslında kötü, hani diyoruz ya bir çoğumuzun anne-babası mirasla bir yerlere gelmediler diye, biz hazırcı bir nesiliz. Babamızın kendi çabalarıyla edindiği şeylerden faydalanıyoruz ve faydalanacağız. Bizim çocuklarımız bile onların edindiği şeylerden faydalanacak! Çok fazla çabalamaya gerek kalmadan! Yine de ben bizim çocuklarımızın bizden çok daha şanslı olacağını düşünüyorum... Bizim farklı yerlerde bulunma şansımız oldu ve iyi kötü ufkumuz genişledi. Yine de kendi adıma pek emin değilim; ben çocuğumu annemin beni yetiştirdiği kadar baskısız yetiştirebilir miyim ama sosyal açıdan daha gelişmiş olacağından şüphem yok! Bu pek doğru karşılanmaz ama ben kendi yapamadığım ne varsa çocuğa yıkarım gibi geliyor! :) Çocuğuma, kocama annemin çocuklarına ve kocasına davrandığı kadar sabırlı ve anlayışlı da davranamayabilirim, annemin aksine katı ve kuralcı biriyim. Ekonomik özgürlüğümü abartıp restimi de çekebilirim. Gerçi ben bunu ekonomik özgürlüğüm olmasa da yapabilirim. Çünkü ben boynu eğik yetiştirilmedim, hiçbirimiz öyle yetiştirilmedik! 

Biz;
daha güçlüyüz !
daha sabırsızız !
daha anlayışsızız !
daha kuralcıyız !
daha başına buyruğuz !
daha dışa dönüğüz !
daha benciliz !
daha kararlıyız ! 

Dedim ya;
Şanslıyız ! 

 
Toplam blog
: 22
: 794
Kayıt tarihi
: 19.01.11
 
 

İzmir Ekonomi Üniversitesi Mütercim-Tercümanlık bölümünden mezun oldum. Ege Üniversitesi'nde İngiliz..