Sansür geliyor sansür

Erdoğan'ın en büyük derdi internetteki okuyucu yorumlarıymış...

Ee, her site "Milliyet Blog" gibi seviyeli olmayabilir.
'Gibi değil', zaten olmaz, olamaz...
"Hep söyledim", "hep söylerim" desem yalan olur ama işin aslı astarı aslında bu.
Milliyet Blog farkı.

Olacak o kadar...

*********

Erdoğan, benim özetimle:
<ı>"İnternet çıktılarını arkadaşlar getiriyor, inanın bakmaya utanıyorum.
Çünkü oradaki ifadeler hakareti aşıyor. Ailemden geçmişimden geleceğime öyle küfürler vardı ki tarifi mümkün değil.
Bunlar insanı katil bile yapar..
Yenilir yutulur, tahammül edilir şeyler değil.

<ı>Öyle bir hak olamaz.
Hukukta yataklık etme var ya, bu da yardım ve yataklıktır...
İş bu noktaya geldiği zaman dayanılmaz...
O yüzden önlemleri almak zorundayız" diyor.

Yani, sansür geliyor sansür.
- Aman, dikkat!

*********

Her kime yapılırsa yapılsın; hakarete, üstelik acizlik olarak kabul ettiğimiz küfürle harmanlanmış hakarete karşıyız.

*********

Ben Erdoğan'ın eleştiriden kastını anlamış değilim.
Kendi fikir ve düşüncelerinin dışında kalan her harfi, her kelimeyi kendisine hakaret sayıyor.
Hemencecik, 'alı al, moru mor' oluveriyor.
Olmaz ki...

Adı üzerinde 'yorum'
İsterseniz 'sorun'...
Dünya böyle, dünyada böyle...
Yandaşı da, yoldaşı da, candaşı da yazıyor, yazacak...

Mesela Erdoğan'ın yukarıdaki serzenişine benim yorumum şöyle:
Kim ne derse desin, "Başbakan" sıfatı taşıyan biri, "bunlar insanı katil bile yapar" cümlesini kurmamalıydı.
Böylesine tehlikeli bir cümle ağzından çıkmamalıydı.
Çok ama çok talihsiz bir açıklama.

- Tahammülsüzlüğü ve tepkisi kurşun gibi...

Siz şimdi bu hızla internet sitelerine gelecek olan sansürü düşünebiliyor veya tahmin edebiliyor musunuz?
- Hiç zannetmiyorum.

*********

İnternet sitelerine gelecek sansürden sonra 'uygundur' şerhi düşülecek yorum örneklerinden bir kaçı:

<ı>- İyi ki varsınız...
<ı>- Yaşa var ol, hatta nur ol...
<ı>- Ne iyi yaptınız da bizi işsiz güçsüz bıraktınız...
- Paranın ne önemi var, mühim olan sizin zenginliğiniz...
- 3 de yetmez 5 tane...
- Üniversite mezunuyum, iş çok ama ben çalışmıyorum...
- Emriniz üzre ben anamı almaya gidiyorum...
- Sizin hakkınız ödenmez...
- Benim oğlum da işsiz kalıversin...
- Yeter ki sizlerin oğulları çalışsın...
<ı>- Siz olmasaydınız halimiz nice olurdu?
<ı>- Emekliyim, mutluyum huzurluyum...
- Çok güzel hareketler bunlar...