Savaşçı Zulular

Güney Afrika'da yaşamış olan tüm halkların içerisinde en önemlisi, şüphesiz en güçlü, kuvvetli topluluğu oluşturmuş olan Zulular'dır.


Bu savaşçı halkı daha yakından tanımak amacıyla, Avrupa devletleri tarafından düzenlenen araştırma seferleri, hayli uzunca bir süre yine Zulular tarafından baltalanmış ve bu olaylar devamlı insan kayıplarıyla neticelenmiştir.


Zulular, Güney Afrika Birliği'ne dahil olan ve Commonwealth ülkelerinin gerçek bir rezervi durumuna geçen Zululand'da yaşamlarını sürdürürler.


Avcılıkla geçinen bu zenci halk, hem kendilerini, hem de hayvan sürülerini, dışarıdan gelecek insani veya hayvani tehlikelere karşı koruyan bir çitle çevrilmiş, samandan yapılma kulübelerde otururlar.


Kraal adı verilen bu kulübeler, çitle çevrili bölgenin içerisinde bir daire biçiminde dizilir. Kabile başkanının kraalı gerçek bir ordugâh niteliğindedir.


Yerleşerek oturdukları bölgede av hayvanları azaldığında Zulular, köylerini tereddütsüz terkederek yeni yerleşme merkezleri aramaya çıkarlar ve elverişli av bölgesine rastladıklarında ise hemen oracıkta kulübelerini kurmaya başlarlar.


Kabilenin bütün fertleri, hayvan derisi ile örtünürler... Evet, giyinirler diyemiyoruz zira örtünmek tabiri dahi giyim tarzlarına biraz abartılı geliyor aslında!..


Zulu kadınları, vücutlarının alt kısmını deriyle örterlerken, kabile başkanı ve Zulu savaşçıları da pars kürküyle örtüyorlar.