Savaştan bir kaç gün önce Beyrut' ta tatil

Tatilden dönüş tarihim 17.10.2012. Resim galerisindeki resimler 13-17.10.2012 tarihlerini kapsamaktadır. Beyrut sıradan bir şehir olarak aklımda kalmıştı. Tek düşüncem iç savaştan yeni çıkmış ve adeta Suriye' nin içinde kalmış bir ülkenin bu etnik-dini yapı yüzdesiyle Ortadoğu' da ne kadar nefes alabileceğiydi. Yollar askerlerle çevriliydi. Bizleri durdurdular turistiz dedik geçtik. 18.10.2012 de aşağıdaki satırları yazdım. 19.10.2012' de ilk bomba patladı. Bugünlerde iç savaşın fitili alevlendi.Esad yanlıları ve karşıtları birbirine saldırdı. Önünde fotoğraf çektiğim binanın önü askerlerle kuşatılmış. Tek dileğim  Polat Alemdar resmi önünde nargile içip cd satan (bknz: Beyrut resim galeri 22.resim) ve bana Kurtlar Vadisi cd kabı hediye eden 14-15 yaşlarındaki çocukların  mutluluğu. Umarım Hamra' dan Down town a giderken İngilizce bilmemesine rağmen bana yardım eden minibüs şöförü hala sağdır.

Ne oldu 1 günde...

Tatil yazım Lübnan' dan son dakika oldu maalesf:

Lübnan T.C vatandaşlarına vize istemeyen ülkerlerden biridir. Tek yapmanız gereken uçak biletinizi almanız. Pegasus şu anda en uygun bilet seçeneklerini sunuyor. 2-3 gün geçirmek için ideal olan Lübnan uçak biletleri Sabiha Gökçen kalkışlı pegasus uçuşları için gidiş dönüş 300 tl civarı. Araba kiralamanızı tavsiye ederim. 2 günlük ekonomik bir araç için 130 dolar civarı ödedim. Bu sayede Beyrut dışındaki yerleri de gezebildim. Toplamda 40-50 dolarlık yakıt işinizi görecektir. Toplu

taşıma imkanları yok denecek kadar kötü. Beyrut' ta 1000 Lübnan Lirası karşılığında Hamra' dan Down Town' a geçebilirsiniz. Taksiyle aynı yol 10 dolar tutuyor. Ayrıca taksiyle Havalimanı Hamra arası 25 dolar tutuyor. Toplu taşıma yetersiz ama taksi ucuz.

Ülkeye giderken uçakta sizlere bir kart verecekler. Bu kağıda kalacağınız otel ve pasaport bilgileri gibi temel bilgileri eklemelisiniz. Bunu doldurmazsanız pasaport sırası size geldiğinde memur isteyecektir ve tekrar sıradan çıkmak zorunda kalacaksınız. Yanınıza dolar almanız yeterli. Her yerde dolar geçiyor. Yaklaşık 1500 Lübnan lirası 1 dolar ediyor.

Gezilecek yerler  Down Town ve Hamra' dan oluşan Beyrut, ülkenin sahil kasabası Byblos ve en büyük ikinci Roma kenti Baalbeck  olarak sıralanır. Byblos Beyrut' un kuzeyindedir. Byblos da ünlü Pepe' nin restuarantında gün batımını izleyerek yemek molası verdik. 30 dolara

deniz ürünleri ve çok sayıda mezeden oluşan menüleri var. Humus, tabuli (ince bulgurlu maydanoz salatası),labneh, moutabbal (Közde Patlıcan Ezmesi) ve Lübnan birası Almaza.

Byblos' da büyük bir kale ve küçük bir çarşı yer alır. Kale ve açık hava müzesi deniz kenarındadır. Detaylı gezmek birkaç saat sürebilir. Yine kıyıda çok sayıda şirin cafe ve restuarantlar yer alır. Buraya giderken Harissa' ya da uğramalasınız. Harissa' da teleferikle veya arabayla büyük Meryem ana heykeline çıkabilirsiniz. Bu bölgede kliseler ve otantik yapılar var. Küçük bir yer ama manzarası çok şık. Baalbeck ise dağların arkasında ülkenin Suriye' ye yakın iç kesimindedir. eski Roma kentine giriş ücretsizdir. Çok ilginç şekilde içindeki müzeye girmek için 10 dolar istenir. Ama müze sadece bir salondan ve çok az eserden ibaret. Muhteşem bir şekilde korunmuş,

heybetiyle insanı büyüleyen iki tapınak ve el değmemiş şehir mutlaka görülmeli. Buraya giderken yolda Bekaa vadisi ve şaraplarıyla ünlü Ksara uğranacak yerler  arasında olmalı.Ksara da 4 dolardan başlayan ve ödül alan pahalı şaraplara kadar çok çeşit var. Ülkede daha uzun zaman geçirecekseniz Sidon, Tyre ve Tripoli görülecek yerler arasında gelir. 4 gün zaman harcadığım için tatilimi Byblos, Baalbeck ve Beyrut olarak üçe böldüm.

Lübnan tamamen Müslüman olmayan bir Arap ülkesidir. Arap harfleri bizlere İslamı çağrışıtır. Fakat Hristiyan ve Müslüman oranı yarı yarıyadır. Lübnan nüfusunun % 83'ünü Araplar oluşturmaktadır. Lübnan Araplarının çoğu Müslüman azıysa  Dürzi ve Maruni Hristiyandır. Ayrıca Müslümanları da Şii ve Sunni diye ayırmalıyız. Yunan asıllılar da %11 civarıdır.  Eski Franzsız sömürgesi Lübnan' ın yerel radyolarında Fransız şarkıları yanında Yunan müziğini de işitirsiniz.

Dini yapının bu karışıklığı ve ülkenin konumu her anı savaşa müsait kılıyor. Zaten ülke Suriye ve Akdeniz arasına sıkışmış. Neredeyse Osmanlı' nın İstanbul' u fethinden önce Bizans' ı sardığı gibi Suriye de  ülkeyi sarmıştır. Güneyde İsrail ve Filistin ile de küçük bir sınır var.

1975-1990 yılları arasında ülkeyi özellikle Beyrut' u mahveden savaşın izlerini Bosna'daki yapılarda olduğu gibi burada da gözükür. Duvarda mermi izleri bırakılmış. İsrail ve Suriye anlaşmazlığı ve dini sebepler savaşta rol oynamış. şu anda ülke gayet güvenli. Sadece Baalbeck' e doğru giderken dağların tepelerinde asker kontrolleriyle karşılaştım.  Sadece arabaların içine bakıyorlar. Turist olduğunu anladıklarında zaten birşey demiyorlar. İsrail karşıtı Türkiye ve Polat Alemdar'lı Türkiye ülkede seviliyor. Çok yerde Kurtlar Vadisi ve Polat' ın afişleriyle karşılaştım. Televizyonlarda eski Türk dizilieri devam ediyor. Benzer duruma Balkanlarda da karşılaşmıştım. Kurtlar Vadisi afişleri önünde  cd satan çocuğun Polat Alemdar ismini bilmesi, insanların nasılsın demesi ve birkaç yerde gördüğüm Tayyip Erdoğan afişleri tanındığımızın göstergesi. Zaten İstikbal ve Sarar gibi markalarımıza da rastladım.

Ülke tarihinde Osmanlı ve Fransızların önemli rolu vardır. Şu anda mimaride ve mutfakta Fransız etkisi çok açıktır. Çevrede Fransızca konuşan insanlara rastalayabilirsiniz. Karışık dini ve etnik yapısı bir yana gündüz-gece gibi farklı yoksulluk ve zenginliğin bir arada olduğu Beyrut doğunun Paris' i olmasa da görülmeye değer.

Baalbeck resim galeri: http://blog.milliyet.com.tr/baalbeck---en-buyuk-2-roma-kenti--lubnan/Galeri/?GaleriNo=21988

Harissa-Byblos-Ksara resim galerisi: http://blog.milliyet.com.tr/harissa-ksara-byblos-lubnan/Galeri/?GaleriNo=21995

Diğer tatil bölgeleri:http://emirergin.blogspot.com