Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Eylül '08

 
Kategori
Şiir
 

Seni olmayan zamanlara gömdüm

Seni olmayan zamanlara gömdüm
 

Heralde diyorum hiç bitmeyecek şu çay
Aynı fincanı sabahtan beri yudumluyor gibiyim
Saatinkoları hep aynı yere düğümlenmiş
Radyoda şarkılar çalıyor arka arkaya
Senin için bir parça tutuyorum içimden
Bakalım ne çıkacak diye bekliyorum
Beklerken bir yudum daha,
Şarkını bekliyorum
Ayrılmam diyor hasretinle sevişirim
Hayallere sarılırım
Oysa ben sözlerini anlamadığım
Duyulmamış bir şarkı hayal etmiştim senin için
Sana benzemeliydi sözleri
Anlaşılmaz zor
Müziği tıpkı sen olmalıydı
sözlerini anlamasam da hissettirmeliydi anlatacaklarını
Bir yudum daha
Sensiz sanki hiçbir şey akmıyor
Durgun olduğu gibi
Eşyalar dokunulmadığında anlamsızlaşıyor
Herşey yerli yerinde öylece
Masada bir vazo vazonun içinde kurumuş çiçekler
Boyunları bükük
Canlanamayacaklarını biliyorum ve bu gerçeği
Atmak istiyorum kafamdan..

Hayal ülkesinde yaşasam diyorum
Tek tek hatırlatmasalar bana tüm gerçekleri
Bir yudum daha..
Hala sıcak
Seni ne kadar tanıdığımı düşünüyorum
Ne kadar azsın bende bir o kadar da yitik
Anlamlarını bilmediğim sözcüklerin var elimde
Tarif edemediğim bir boşluk
Hiçbir şey doldurmuyor yerini
Bunu anladıkça yüzümdeki çizgiler daha da derinleşiyor
Bir gün aynalara bile bakmak istemeyeceğim
zamanlar giderek yaklaşıyor..
Bir yudum daha..
Bizim için dünyalar düşlüyorum
Su içtiğin bardağı
Uyanınca yastığında bırakacağın izi düşlüyorum
Sen gidince benim yastığında kalan kokunu
defalarca içime çekeceğimi
Ama bunu senin hiç bilmeyeceğini düşlüyorum
Kar yağıyor dışarıda
İçerisi sıcak cam buğulanıyor
Adını yazıyorum..
Sadece adın etrafına kalp çizmiyorum

Saçlarımı dağınık severdin değil mi?
Dayanamayıp her seferinde kestirmeme kızardın..
Her sabah bir saç teli yastıkta kalan
Ve bizim ömrümüz o saç telleri kadar olsa...
Bir yudum daha..
Diyorum bitmiyor, sensiz hiç geçmiyor
Tad alamıyorum da..
Bak çayı şekerli içiyorum artık
Her fincana üç şeker tıpkı senin gibi
Ben her gece sağ tarafta yatıyorum,
Sol tarafım boş..
Ne ben yattım orda ne de başkası..
Yangın çıkıyor bedenimin her yerinde
Yavaş yavaş yanıyorum boşluktaki küllerde..

Bu ev , bu beden hala sıcak
Ama yüreğim buz gibi
Kardan adamlar yapıyor çocuklar
Çocuklar adam oluyor sonra
Sonra kar donuyor çocuk oluyor.
O çocukların bizim olduğunu düşlüyorum
adlarını koyuyorum tek tek
Hatırası olan isimler olsun istiyorum

Çay bitiyor soğumadan
Ben bitiyorum
Çay bitiyor ben gidiyorum
Hayal ülkesini terk ediyorum
çocuklar evlerine gidiyor

Yeni çarşaf seriyorum yatağa
Artık hiçbir şey sen kokmuyor
Papatyalar koyuyorum vazoya
Gece oluyor bardakları yıkıyorum
Dudak izlerin kayboluyor
Düşlerimi bu evi sana bırakıyorum
Ben sadece bedenimi alıp çıkıyorum düşlerimden

Seni olmayan zamanlara gömüyorum

Çay bitiyor
Ben bitiyorum
çay bitiyor..
Ben gidiyorum..

 
Toplam blog
: 7
: 355
Kayıt tarihi
: 02.10.07
 
 

1987 İstanbul doğumluyum , Marmara Üniversitesinde İktisat okuyorum. Yazmayı, okumayı, öğrenmeyi, ye..