Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ocak '08

 
Kategori
İlişkiler
 

Seninle olmanın en heyecanlı yanı

Seninle olmanın en heyecanlı yanı
 

21.01.08 tarihli yazımın devamına istinaden yazılmıştır. O yazımı okuyanlar anımsar şiirin devamını dizelerin arasında dolaşarak size aktarıcağımı dile getirmiştim. Koyu harflerle yazılanlar şiirden alınan dizeler açık harflerle yazılanlar benim düşüncelerim...

Ve devam ediyor .....

"Seninle olmanın en heycanlı yanı ne biliyor musun? Aynı şeyleri seninle aynı anda düşünmek birlikte ağlamak gülmek. Ve burdayken bile seni çılgınca özlemek..."
"Seninle olmanın en acı yanı ne biliyor musun? Seni hiç tanımadığım bir sürü insanlarla paylaşmak. Senin yanında olan, seninle konuşan herkesi çocukca kıskanmak"

Yaa evet evet ben inanıyorum. Günümüzde hala böyle sevgilerin olduğuna bir yarım kendimi kandırdığımı düşünsede... Sevmek karşılıklı sevmekte böyle değil mi? İki ayrı beden de tek bir beden olmak ayrı gözlerle aynı yöne bakmak...

"Seninle olmanın en mutlu yanı ne biliyor musun? Tanıdık birileriyle karşılaşma tedirginliği ile yollarda yürümek yan yana... Elimdeki şemsiyeye inat yağmurda ıslanmak birlikte. Elimde kır çiçeğiyle seni beklemek... Aynı mekanlarda aynı yiyecekleri yemek."

Ne güzel bir insanın karşısındaki insanın kalbine sevgisini ince bir nakış oyası gibi işlemek....

"Seninle olmanın en romantik yanı ne biliyor musun? Sensiz gecelerde sana söyleyemediklerimi yıldızlara anlatmak... Okuduğum kitabın sayfalarında dinlediğim şarkıların türkülerin şiirlerin her mısrasında seni bulmak."

Evet bu doğru ama biz bunu genelde severken değil de oyrılırken daha sık yapıyoruz. Ayrıldığımızda sanki her şarkı bizim için çalıyor, her şiir bizi anımsatıyor. Diğer ilişkilerde bile kendimizi görüyoruz.Yapmayalım her gününü dolu dolu yaşayalım. Avuçlarımızın arasından kayıp gidecekmişlercesine...

"Seninle olmanın en zor yanı ne biliyor musun? Seni kaybetme korkusuyla hayatta ilk kez tattığım o tarifsiz duygularımı umut denizinin ortasında küreksiz bir sandala hapsetmek.Sevgili yerine yıllarca dost kalmayı başarmak.Yalın ayak yürümek bıcağın en keskin yerinde.Kanadıkça tuz yerine gözyaşlarımı basmak yüreğime."

Ve aslında en can alıcısı günümüze uyan sevdalarda sevilen kişiye söylenecek tek şey olamaması...

"Seninle olmanın tek yan etkisi ne biliyor musun? Nereden bileceksin?
Sen benimle hiç olmadın ki.

İşte gerçeğin yüzümüze tokat gibi çarpan kısmı ... Seven insanın bu kadar yoğun hislerinden sonra karşı tarafın yarısına bile sahip olamadığı hisleri...

"Olsaydın avuçlarım terlemezdi... Isırmazdım dilimin ucunu... Özlemezdim seni yanımdayken. Kıskanmazdım. Korkmazdım yollarda yürümekten. Islanmazdım yağmurlarda... Yıldızlara aya dert yanmaz, böyle her şarkıda şerhoş olmazdım. Korkmazdım seni kaybetmekten ayaklarım kan revan atlardım sandaldan denize... Ve her kulaçta haykırırdım seni..
Ama sen hiç benimle olmadın ki...

YA AKLIN BAŞKA YERLERDEYDİ YA YÜREĞİN...

İlk yazımda yazmıştım işte satırların arasında kaybolmamak mümkün değil di CAN YÜCEL 'in bu şiirinde....
Aslında ilk yazımda belirttiğim gibi şiirin başı eski sevdarı şiirin sonu günümüz sevdalarını yansıtıyor diye..
Bu satırları okuduktan sonra yaşadığımız ya da yaşayacağımız sevgilerimize aklımız ve yüreğimizle sahip çıkarız...

 
Toplam blog
: 227
: 543
Kayıt tarihi
: 16.01.08
 
 

Fazla söyleyecek bir şey yok herkes gibiyim. Artık... Bazı acılar faydalıdır. Önce üzer, sonra he..