Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Ekim '13

 
Kategori
Haber
 

Silikozis hastalarından haberiniz var mı?

Silikozis hastalarından haberiniz var mı?
 

Ülkemizin batısında tarım doğusunda ise hayvancılık daha yaygındır. Doğu'da hayvancılığın bittiği yerlerdeki insanlarımız batıya göç ederek sağlıksız ortamlarda üç kuruşa çalışmaktadır. (Paris'in arka sokaklarında bulaşıkçılık vs yapan Afrika'lı göçmenler gibi.)

Özellikle kot taşlama atöylerinde çalışanlar ölümcül "silikozis" hastalığına yakalanıyorlar. Konuyla ilgili yıllardır gazete ve internette haberler okuyorum. (TV'de rastlamadım.)

Kot taşlama atölyelerinde kotun beyaz ve eskitilmiş görünüm kazanması için kum, kuru hava ve kompresörler kotların yüzeyine tutuluyor. Bu uygulamadan solunan tozlar akciğerde "silikozis" hastalığına yol açıyor.

10 ekim tarihinde gazete ve internette bir haber vardı. Bingöl'ün Karlıova ilçesine bağlı Taşlıçay Köyünde 160 kişi silikozis hastalığına yakalanmış. Bölgelerinde hayvancılık bitince İstanbul'a çalışmaya gidenler kot taşlama atölyelerinde çalışmışlar. Silikozis bu köyde 10 can almış. Son kurban 6 çocuk babası 50 yaşında Sait Gündoğdu. 

Karlıova ilçesinde 300'e yakın silikozis hastası biliniyor. Bilgöl'de toplamda 20 kişi ölmüş.

Taşlıçay köyünde hastaların çoğu oksijen tüpü ve makineye bağlı yaşam sürüyor. Elektrik kesintilerinden dolayı evlerde jeneratör var. Köyde hemen hemen her evde hasta var. Muhtar diğer hastaların öğrenmemesi için ölümleri sakladıklarını söylüyor. Ölümü duyanların "sıra bizde" diye psikolojileri bozuluyor.

Hastalar malulen emeklilik ve ölen hasta yakınlarına maaş hakkı istiyorlar. "Biz zaten öleceğiz, ailelerimiz rahat etsin" düşüncesi içindeler.

Hastalığın tek çaresi akciğer nakli. Birçok hasta sıra bekliyor. Ancak ameliyat da riskli. Ameliyattan sonra ölen olmuş. Ameliyata da sıcak bakılmıyor.

Bu hastalık yıllardır gündemde olduğu halde bir tedbirler zinciri alınmadığı anlaşılıyor.

Uzmanlar, bu atölyelerde çalışanların solunum fonksiyonu testlerinin ve akciğer filmlerinin aralıklı olarak kontrol edilmesi gerektiğini söylüyorlar. Ayrıca, atölyelerde toz partiküllerinin ölçümü ve havalandırma koşullarının denetlenmesi gerekiyor.

Şimdi sormak gerekmez mi?

Ey! Atölye sahipleri yada kot üreticileri; uzmanların belirlediği şekilde çalışma alanları yapılamaz mı? Biraz daha az kazanarak gerekli tedbirler alınamaz mı?

Ey! İlgili yetkililer; atölyeler kontrol edilemez mi? Gerektiğinde kapatılamaz mı? Yaptırımlar uygulanamaz mı?

Ey! Vicdan neredesin?

 
Toplam blog
: 48
: 4273
Kayıt tarihi
: 28.08.12
 
 

Kamudan emekliyim. Yaşam felsefem "hayatın içinde her olayın sorgulanması gerektiği" yönündedir. ..