Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mart '16

 
Kategori
Deneme
 

Sisteme sitemler

Sisteme sitemler
 

“Sistem Yapısında Arızalar.”
Mevcut eğitim sistemlerinin teorik olarak belirlenen ihtiyaçlara göre eleman yetiştirme gayesi taşımaktadır. Bu haliyle oluşturulan sistem bir bütünü ifade etmektedir. Yetişen öğrenciler, ülkedeki işletmelerin üretim kapasitesini geliştirecek olan doğal olarak yetişecek insan gücüdür.
 
Eğitim çağına gelen her birey için ilkokul, ortaokul, lise, üniversite derken ciddi bir emek gerektirir. Maddi olarak ciddi bir yatırım demek olan eğitim gerçekten düzgün olarak ülke ihtiyaçlarına göre tasarlanması gerekir. Tasarımda maddi unsurların ilk sırada olması diğer unsurların ihmal edilmesi, yetiştirilen kişilerden ciddi arızalara sebep olabilir. Bu arızalar; kişide ve kişiden dolayı toplumda aksaklıklara sebep olabilir.
 
Bir insanın gelişimi, çevre ile doğa ile tarihi, örf ve adetleri ile son derece uyumlu olmak zorundadır. Yetişen insanın milli duygu olarak da adlandırılabilecek, son yıllarda “globalizm” adı altında Ahmet’in yetiştirdiği ineği Mehmet’in bedel ödemeksizin sağması olarak adlandırılabilecek ikna edilmiş bir durum söz konusudur. Üreticiler, sanayiciler ve sanayi örgütleri toplumumuzda en güçlü örgütler olarak öne çıkan kurumlardır. Öyle ki bu örgütleri Cumhuriyet tarihinde iktidarlar üzerinde büyük etkilere sahip olmuşlardır. Etkili olmalarında garipsenecek bir durum olmasa bile uzun vadeli ülke ile ilgili planlarının olmaması ise gerçekte düşündürücüdür. Türkiye’de siyaset kurumları partiler ile yeterli sermayesi olan iş örgütlerinin uyum içinde çalışmaları gerçekten önemlidir. Bu işbirliği çoğu zaman üretimi geliştirmek, yeni teknolojiler üretmek, ülkenin bilimsel, çevresel, birçok gelecek planlarını birlikte yapmaları umulur. Ancak, bu durum bazen duruma göre değişir. Öyle ki, devlet ve kurumlarının iş bırakan işçileri, çalışma şartlarının düzeltilmesini talep eden işçileri bertaraf etmesi, devlet ve siyaset kurumlarının halk tabakalarından onay aldıktan sonra iktidar olanların birincil görevinin para, sermaye sahiplerini korumak gibi bir görevi olduklarını özellikle görebilmek mümkündür.
 
Emek ve sorumluluk önemli kavramlardır. Emek karşılığı bir üretim ve kar oluşur. Oluşan her kar toplumsal bir vergilendirme ile halka döner. Doğal olarak hangi sektör olursa olsun, yetişmiş eleman sayısı, niteliği, üretim kapasitesi ve karı artıran önemli etkenlerdir. Aynı şekilde üretim yapan kişilerin üretimde çalışacak, kişilerden beklentilerinin okullar tarafından karşılanmaktadır. Dolayısıyla yetiştirilen her eleman, hem ahlaki, hem akademik, hem de mesleki yeteneğin de aynı şekilde artması gerekir. Bunlardan daha da önemlisi her bireyin bu toplumun bir parçası olduğuna kişinin inandırılması ikna edilmesi gerekir. Çünkü pratikte toplum insana benzer, büyür, gelişir ve ölür. Dolayısıyla vücudun organlarından birisinin isyan etmesi demek tüm vücudu harap edebilir. Harap olan vücut önce hasta, sonra yatalak, sonra da yok olur. Beyin ve kalp ise vücutta en önemli iki görevi ifa eder. Kalp, işletmeler ise beyin, yönetimdir. Ya da tam tersi. Bunlardan herhangi birinin iyi ve sağlıklı olmaması insanoğlu için ebedi kölelik düşkünlük halini ifade ediyorsa bu da aynı durum toplumsal hali de ifade eder.
 
Beyin, beyin görevinden haberdar değil, kalp kalp olduğunun bilincinde değilse, bu sağlıksız bir durumu ifade eder. Halktı yöneten ve yönlendiren münevverlerin geleceğini toplum içinde (toplumun üstünde, üzerinde değil) olduğunu bilmesi buna göre pozisyon alması sağlıklı toplumların oluşmasında önemli bir başlangıç olabilir. Akıllı olan her adam ise; kendi çiftliğinden beslenen ineğin başka bir ahıra giderek sütünü sağdırmasına, kendi çiftliğinde beslenen bir tavuğun yumurtasını başkasının kümesine bırakmasına razı olmaz. Bu ise günümüz dünyasında çok sıkça tekrarlanan toplumsal hatadır. Yarı veya dolaylı kölelik sömürü halidir. El, ele tutuşur, el ele verilirse kalp ve beyinin öncülüğünde vücut daha sağlıklı bir yaşam sürebilir. Aksi durum; hastalık halidir.
 
 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..