Siyah adam beyaz sarayda rahat edecek mi?

Demokrat aday Obama’ nın başkanlık yarışında ve beklentiler doğrultusunda ABD’nin 44. başkanı seçilmesi, Azerbaycan televizyasının alt yazıyla geçtiği “ Qara adam ağ evde rahat edecek mi?” başlığından da anlaşılacağı gibi tüm dünyada olumlu ve biraz da temkinle karşılandı. İnsanların Obama’ ya değil ABD’ye güvenleri olmadığı apaçık ortada!

En gelişmişinden en yoksuluna kadar tüm dünya devletlerinin yaşadığı ekonomik kriz veya kargaşada parmağı olan ABD, duyulan bunca nefret ve kine rağmen yine de umut olabilme özelliğini koruyor.

Obama, seçim kampanyasındaki vaatlerini tutarsa, ezilmişlerden yana bir tutum sergileyecek diye düşünenler olabilir. Başka bir deyişle Obama kendine göre yeni bir dünya kurmaya çalışacaktır. Türkiye de bu yeni dünyada kendine yeni bir yer bulacaktır ama yeni başkanın vaatlerine bakılırsa bayağı gürültü kopacak bir konumda olacaktır!

“Obama' nın zaferi Bush'un siyasetlerinin tüm dünyada yenilgiye uğradığının ispatıdır” diyerek yeni başkandan eski siyasetleri terk etmesini isteyen milyonlar, Obama’ ya nerdeyse bir “Mesih” gözüyle bakmaktadırlar!

Azerbaycan- Ermenistan; Filistin- İsrail; Türkiye- Kuzey Irak; Gürcistan ve Ukrayna -Rusya Federasyonu; Kosova- Sırplar; Kıbrıslı Türkler- Rumlar; Afrika’da bazı kabileler iç savaşlarda yaşanan soykırım konusunda ve bizzat ABD’nin Afganistan, Irak, Kuzey Kore, İran, Suriye ve diğer Latin Amerika ülkeleri ile yaşadığı sorunlar nedeniyle insanlar son günlerde ister istemez ABD başkanlık seçimlerine kilitlendiler…

Yeni dönemde ABD, dünya jandarmalığından vazgeçip kendi işine bakar mı? Biraz iyileşme olur belki ama çok radikal değişim beklentisine girmemek gerekir. Ekonomisi silah sanayinin üzerinde olduğu sürece ABD dünya jandarmalığına devam edecektir.

Obama’ nın Amerika’nın ilk siyah başkanı seçilmesi, siyah Amerikalıların tarihinin de en önemli dönüm noktası olmuştur. Irk ayrımcılığının düne kadar yasal olduğu Amerika’da bir Afro- Amerikalının başkan seçilmesi Amerikan demokrasisi adına çok büyük bir başarıdır.

Ancak; Barack Obama, köklü değişiklikler yapmaya kalktığında, oturduğu koltukta iplerin çok ta fazla kendisinde olmadığını fark edecektir. ABD’nin siyasi tarihinde, çıkarı zedelenen karanlık güçlerin zaman zaman devreye girdiği unutulmamalıdır...