Siyasette Kumpas Oyunları

   "Sözcü" gazetesinde  gazetecisi Rahmi Turan yazdığı köşe yazısında: "9 Kasım akşamı bir CHP'linin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Ergoğanla "gizlice" görüştüğü, görüşme de Erdoğan'ın  kendisine CHP 'nin başına geçmesi gerektiği ve bu konuda da kendisine yardımcı olacağını" ifade ettiğini açıklaması üzerine siyaset gündemi "deprem" yaşadı.

 

     Makalenin Sözcü gazetesinde yayınlanması üzerine hem CHP kanadı, hemi de AKP kanadı  birbirini "kumpas yapmakla" suçlamış, Gazeteci Rahmi Turan'ın kendisine bu bilgileri veren kaynağını derhal açıklanması istenmiştir.

 

    Olayda ilginç olan yazının yayınlanmasının ertesi günü CHP Genel Başkanı Kılıçtaroğlu'nun Fox Tv. de İsmail Küçükkaya'nın proğramına katılması ve konuyla ilgili açıklamalar yapması ise çok dikkat çekicidir.

 

    Kılıçtaroğlu;  konuyla ilgili bilgisinin olduğunu, Erdoğan'a giden kişiyle ilgili de bilgisinin oldugunu, Rahmi Turan'ın yazdıklarının da tamamen doğru olduğunu, Saray tarafından CHP'ye "kumpas kurulduğunu"  açıkca ifade etmiştir.

 

     Olaylar üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan İzmir Bayındır'da yaptığı açıklamada , kendisinin hiç bir CHP'li ile görüşmediğini,bu iddianın tamamen bir "kurgu ve kumpas" olduğunu ifade ederek;

     "Ben Cumhurbaşkanlığımı ortaya koyuyorum, sende bu iş gerçek değilse CHP Genel Başkanlığında çekil" sözleriyle Kılıçtaroğluna rest çekmişti.

 

      Siyesiler ve kamu oyu bu konuyu tartışırken Rahmi Turan'a "kaynağını açıkla" baskısı gelmiş, baskılara daha fazla direnemeyen Rahmi Turan kaynağının  Talat Atilla olduğunu ve kendisinin "aldatıldığını" iddia etmiştir. 

 

      Cumhurbaşkanı Erdoğanla görüştüğü iddia edilen kişinin Muharrem İnce olduğu iddiaları ise gelecekte İnce'nin önünün kesilmesine yönelik .CHP'nin "kurgusu" olduğu iddiaları güçlenmiştir.

 

      Olayların kamuoyunda tepki çekmesi üzerine bu kez  gözler Talat Atilla'ya  çevrilmiş bilgileri sarayda kimden aldığını açıklaması  istenmiştir. 

 

       Talat Atilla bugün kendi sitesinde yaptığı açıklamada Rahmi Turan'a verdiği bilgilerin doğruluğunu  CHP'ye de çek ettirdiğini ifade etmiştir .Talat Atilla'nın açıklaması ;

      "Haber bana geldiğinde çok yönlü çek ettim...

       Hatta, bununla yetinmedim.

      Bu haberi CHP Lideri Kılıçdaroğlu'na da bir şekilde “Bu haber doğru mu?” diye doğrulattım.

       Haberi ilk önce zaman zaman yazılarımdan alıntı yapan, turktime'da yazan

       Rahmi Turan'a verecektim ama yurt dışı telefonu çalınca saat farkını o an hesaplayamadığım için gece olabilir diye arayıp kapattım.

        Bunun üzerine sahibi olduğum haber sitesini kendi hesabında öneren Uğur Dündar'ı aradım. Dündar bana “CHP'yi dizayn ediyor diye saldırırlar” dedi.

       Bunun üzerine haberi kendi sitem de yazmaya karar verdim ancak Rahmi Turan'ı çaldırıp kapattığım için, neden aradın sorusuna da yanıt olsun, hem de ilk haberi yazmasına niyetlendiğim kişi olduğu için arayarak haberi söyledim."

      “Tamam, yazarım” dedi.

 

       Talat Atilla yukarıdaki açıklamasından da anlaşılacağı üzre kendisine ulaşan bu haberin doğruluğunu bir çok kanaldan "çek" ettirdiğini, özelliklede CHP Genel Başkanından  aldığı " ismi biliyorum, haberim ve bilgim var" açıklamasından sonra yayınlanmasınına  karar  verdiğini ifade etmektedir.

 

       Bütün bu açıklamalar ve gerçeklerin ortaya koyduğu ise CHP kendi iç siyasi çekişmeler ve ileride Muharrem İnce'nin kurultayda  Genel Başkan adayı olmasına yönelik bir kumpasın bizzat genel merkez tarafından organize edilerek ve Genel Başkanın bilgisi dahilinde bir "organize işlere" dönüştüğü ortaya çıkmaktadır.

 

       Bu "organize işler" siyasi hayatımızın köklü partisine ve bu partinin mensuplarına hiç ama hiç yakışmamıştır. 

 

      Şimdi CHP Genel Merkezinden beklenen bu kirli "kumpas oyunun" arkasında kim ve kimler varsa derhal ortaya çıkarılmalı ve öncelikle de kamuoyu aydınlatılmalıdır.

 

      Onsuzluk (Osman Özeker) 23.11. 2019.