Sn Lütfi Arıboğan kimdir?

Kurumsallaşma, sporumuzun temel direkleri üç büyük kulüplerimizin  önemli hedeflerinden biri haline geldi.  Bu güzide kulüplerimizin değerli yöneticileri, kurumsallaşma ile ilgili söylemlerde bulunuyor.

Sn Aziz Yıldırım'ın Fenerbahçe'si bu iş için, iyi ve kuvvetli bir ekibi kulübe getirmiş önemli adımlar atmak istediğini söylüyor. Yıllık maliyet, bir milyon dolar diyorlar ama bu rakamı çok aşarlar. 

Beşiktaş, artık her iş profesyoneller ile yapılacak şeklinde açıklama yaptı.

Galatasaray'da ise futboldan anlamayan başkan Sn Ünal Aysal'ın, futboldan anlayan danışmanı Sn Bülent Tulun ile kurumsallaşma adına bir adım atmıştı. Sn Lütfi Arıboğan' ı kulüp ceosu yaparak, kurumsallaşma konusunda daha ileriye gideceğini düşündüğünü ifade ediyor. Sneijder transferinde onemli rol oynayan Sn Arıboğan resimlerde imza töreni resimlerinde Sn Ali Dürüst ile birlikte yer alıyordu.

Sn Aysal'ın danışmanı Sn Tulun ve kulüp Ceo su olarak takdim edilen Sn Lütfi Arıboğan maaşlı personeldir. Sn Arıboğan ise TFF  maaşı ? Okkalı ve ballı 50.000.- TL   

Sn Lütfi Arıboğan, eski bir basketbolcu. Ama TFF görevi ile dünyadaki tek örnek yani nev i şahsına münhasır bir yönetici diyebiliriz ona. Hangi yeteneklerinden faydalanmak için bu göreve getirldiği bilinmez. Neden basketbol federasyonu değil futbol? Onca futbolcu dururken neden Sn Lütfi Arıboğan? Üç seneden fazla bir sürede futbola ne verdi? Aldığı bir milyon dolardan fazla paranın karşılığı Türk Futboluna nasıl geri döndü? Türkiye onu, şike olayında UEFA ya "evet FB şike yapmıştır dediği için ve UEFA nın FB yi CL den çıkarma  kararı almasına neden olduğu olay ile daha yakın tanıdı. Kulüpler üstü bir kurum olan TFF de ne geçmişte nede gelecekte bu şekilde davranabilecek bir yönetici olacağını sanmıyorum. Bu fahiş yanlışı yapan eski basketbolcu Sn Arıboğan TFF de neden çalıştı?  

GS, FB ye karşı yapılan yanlışı desteklemek için Sn Arıboğan'a kulüpte görev verdi. Bu ne kadar doğru ve GS için ne kadar yararlı sonuçlar getirecek bir iş? TFF deki görevini istismar eden Sn Lütfi Arıboğan ne kadar güvenilir olabilir? Bu GS için yanıtlanması gereken bir soru olarak duracaktır.

Sn Aysal'ın futboldan anlayan danışmanı Sn Tulun, GS nin profesyonel yöneticilerinden ilkidir. Yıllardır çalıştığı GS de maaş ile görev yapmaktadır. GS yönetiminden maaş alamadığında da medyada GS yorumları yaparak maaş almaktadır. Oynamadan meşhur olan GS lidir. Görebildiiğim kadarı ile hayatını GS sayesinde kazanmaktadır. Sn Tulun geçmişindeki tek başarısı GS ye katılmak olmalı.

Yüzyılı devirmiş  kulüplerimizin en değerli değerli aktifi, sayıları on milyonu aşan taraftarlarıdır. Basit bir hesap ile  bu kulüplerimizin herbirinin milyar dolar üzerinde bir değere sahip olduğunu rahatlıkla düşünebiliriz. Bu kulüpler borç içinde yüzüyor, Beşiktaş 300 milyon dolar, GS  200 milyon dolar, FB 100 milyon dolar borç ile yaşıyor. Bu kadar borç ile kazandıkları ne? Türk Futbolunu dünya seviyesine mi çıkardılar? Türk Futbolu dünyada kırkıncı sırada. Oysa bizim futboliçin harcadığımız para dünyanın ilk onunda. Türk Futbolu yanlış insanların elindedir. Türkiye'nin kulüplere aktardığı kaynaklar sorumsuzca kullanılmaktadır.

Kurumsallaşma ile kulüplerin sorunlarının çözüleceği söylemleri gerçek dışıdır. Yada bizzat Sn Aziz Yıldırım'ın ifade ettiği gibi biz kulüpleri bugüne kadar bakkal gibi yönettik söylemi doğrudur. Kurumsallaşacağız ve bir şirket gibi yöneteceğiz söylemi yanlıştır. Siz bu güne kadar nasıl yönettiyseniz yine öyle yöneteceksiniz. Bakkal gibi yönetirkende, yarın kurumsallaştığınız zamanda yönetirken şeffaf olamazsanız, doğru insanları iş başına getirmezseniz değişecek bir şey olmayacaktır.

Kulüpler büyük borçlar içinde olmalarını kaçırdıkları mali disipline bağlıyor. Parayı kullanmayı bilemediğimiz için ya da kulüpte sağlıklı bir hesap sistemi bulunmadğı için yanlış transfer yaptık kulüplerimizin borcu arttı diyor. Kurumsallaşarak bu borçlardan kurtulacaklarını söylüyorlar.

Kulüplerin bakkal hesabı ile bugünlere geldiğini söyleyen başkanın özrü kabahatinden büyük.Bu kadar yıl neden bir şey yapmadın diye soracak kimse olmamasıda başka bir soru. Ya da en doğru yanıt. Sen hesap vermek zorunda olduğun meclise ben kulübü onbeş yıl bakkal gibi yönettim dersin kimsede bir şey sormaz. Peki neden böyle yönettin demez ? Sn Yıldırım neden yanlış bulduğun işi düzeltmedin?

Kulüpler başarılı olan işadamları tarafından yönetilmelidir. Bu işadamları bilgi birikimlerini kulüplere aktarırken maddi çıkar sağlamayı düşünmemelidir. Kulüp işlerinden tanınmak dışında bir kazancı olmamalıdır. Başkanlar Efsane Seba gibi olmalıdır.