Sosyal Medya, "Algı Operasyonu" Yapan "Troll Örgütleri"nin At Koşturduğu Bir Alan Haline Gelmiştir..

SOSYAL MEDYA: Tek Yanlı Bilgi Paylaşımından Çift Taraflı ve Eş Zamanlı Bilgi Paylaşımına Ulaşılmasının Sağlayan Medya Sistemidir... Ayrıca, Sosyal Medya; Kişilerin İnternet Üzerinden Birbirleriyle Diyaloglar ve Paylaşımların Bütünüdür...(1).

*

Sosyal Medya'nın, "troll örgütlerini" ya da "troll avcılarının" at koşturduğu bir alan haline gelmesi; bu alanın, "iyi niyetli" masumiyetinden, "sınır tanımayan" farklı görüşlerin" ortaya atıldığı "yeni bir alana" ya da "ortama" dönüştürülmesi, sanırım, "bu medyanın kurucularının" bile aklından geçmemiştir...

Yani, denebilir ki, sosyal medyanın bu alanı "demokrasiye katkı yapma düşüncesi", amacından "sapmış / saptırılmış"  ve başarısızlığa uğramıştır...Bu alan, doğru olduğuna inandığı düşüncelerini dile getiren samimi vatandaşların alanı olmaktan çıkmış; sahte kimlikle katılanların "algı operasyonu" yaptıkları bir ortama dönüştürülmüştür.

Bunların başını da, bu alanda yuvalanmış, "gerçeklik ötesi" - yani - "alternatif"; daha doğrusu "uydurulmuş" gerçekleri yayma görevini üstlenmiş "troll örgütleri"(x) çekmektedir...

Ne yazık ki, halkına yukarıdan bakan, yeri ve zamanı kollayarak, onları aşağılamaktan çekinmeyen ve ülkesine yabancılaşmış-- siz isterseniz "aydın" deyin; ya da ben diyeyim;  son kullanım tarihi geçmiş ya da gündemde kalma süreleri dolmuş "sanatkar" etiketli kimi kişiler ve de "bu suça ortak olmayacağız"(2) diyerek, PKK ile mücadelede, PKK yerine devleti suçlayan bazı akademisyenlerin, iktidara tepkili kimi vatandaşları, demokratik kimliğini yitirmiş "sosyal medya" aracılığıyla yanlarına çekmeleri hiç de zor olmamıştır.

O kadar ki,-elifi görünce mertek sanan- iki cümle kurup bir paragraf yazarak düşüncelerini nakletmekten aciz kimi kişiler de, "sosyal medyanın" bu "sanal teröristlerinin" ve "sahte kimlikli "troll örgütlerinin" düşüncelerini "beğendiklerini" belirterek farkında olmadan onların  yaydıkları "algı" operasyonlarının "figüranlığını" yapmaktadırlar.

Sosyal medya, o kadar çirkinliklerle donanmıştır ki, "toplumsal kutuplaşma" ve onlarınkinden "farklı görüşleri dinlememe, okumama" eğilimleri artmış; "tartışma üslubu seviyesini" fazlasıyla aşağıya çekmiş ve "nefret söylemlerine" zemin hazırlamıştır(3).

Bu "nefret" söylemleri "kin" duygularına dönüşmüş, sosyal yaşamda kişileri birbirine ötekileştirmiş ve "toplumsal çözülmeye" neden olmuştur.

Ne yazık ki, görsel ve yazılı basın da, bu ötekileştirmeye çanak tutmuş; "candaş medya", "havuz medyası" ve "okyanus medyası" gibi adlandırmalarla, ötekileşen insanları birbirine düşman etmiştir.

"Düşünceyi ifade özgürlüğü" ve buna duyulması gereken saygı, ne yazık ki uygulaması olmayan bir fantezi olarak kitaplarda kalmıştır.

*

S O N U Ç...

Demokratikleşmeye önemli katkı yapacağı düşünülen "s o s y a l  m e d y a", bu beklentiyi karşılamadığı gibi, popülizmin yükselişine de yardımcı olmuştur(4).

cdenizkent

 ------------------ :

• (1) Vikipedi>> İnternet>>Sosyal Medya
• (x) Bu sözcüğü ilk kez, hocam M. Şükrü Hanioğlu'nun, bu konuda yazdığı bir makalede gördüm. Sözcüğün ne anlam taşıdığını da, Anabritannica Genel Kültür Ansiklopedisi'nde(Cilt-30) okudum. Troll; eski İskandinav folklarında, bazen büyü de yapabilen kötü ruhlu dev canavar. Gece bastırınca şatolardan çıkarak çevrede korku salan troll'lar, gün ışığını görünce patlar ve taş kesilir. Bunlar kötücül yaratıklar olarak anlatılır... Bir de bu sözcüğün, tek "l" ile "trol" şeklinde yazılışı var. Bu da bilindiği gibi, balıkçılıkta kullanılan ve balıkları boylarına göre avlamak için bir çeşit balıkçı ağıdır... Hocamın, makalesinde kullandığı sözcüğün bu olmadığını ,"troll" olduğunu düşünüyorum.
• (2) cdenizkent, "Kuzey Irak'a Büyük Operasyon... PKK Türkiye'nin Gündeminden Düşsün", Milliyet.com.tr, 10 Haziran 2018
• (3)   M. Şükrü Hanioğlu  , "Sosyal medya"nın  demokratikleştirici etkisi: Gerçekleşmeyen Hayali", Sabah Gazetesi, 30 Eylül 2018
• (4) M. Şükrü Hanioğlu, A. g. y.