Sow'un golleri neden anormal!

Sow'un golleri özellikle bu sezon anormal derecede güzel, niye mi? Çünkü adam normal pas alamıyor. Sow'a atılan şöyle Alexvari bir gol pası var mı bu sezon hatırladığınız? Benim yok. O yüzden zavallı adam uçana kaçana rövaşata, uçarak kafa, ters ayak ve artık aklınıza ne kadar anormal vuruş varsa hepsini denemek zorunda kalıyor! 

Fenerbahçe bu yıl skor açısından en kısır sezonlarından birini yaşıyor. 17 Maçta 25 gol atmış durumda. Bunun 18'i kendi sahasında. Deplasmanda 8 maçta attığı gol sayısı ise 7 !!!  Maç başına 1 gol bile düşmüyor. Deplasmanda yediği gol sayısı 9 yani deplasman averajı -2!

Fenerbahçe ve eksi averaj! Deplasmanda da olsa yanyana çok garip duruyor.  Bu durumun ana sebepleri elbetteki Aykut Hoca'nın yanlış transfer ve  oyun sisteminden kaynaklanıyor. Rakip defansın arasına "git boğuş" denilerek atılan forvet oyuncusunun, gol atmak için mücadele vermesi belki de dünyanın en ciddi dayanıklılık ve güç gerektiren sınavlarından biri. Eminim Sow bu mücadeleyi Pentatlon gibi zorlu bir sporda verse, derece yapardı! 

Fenerbahçe'deki "tek forvet" modasının yiyip sıfıra çıkardığı forvetleri düşündükçe bu sistemi çıkaran ve yanlış oyuncu seçimleriyle uygulayan antrenörlerin kulağını çınlatmadan edemiyor insan. Kezman, Guiza, Semih, Bienvenu, belki ileride bunlara Sow'u da ekleyeceğiz. 

Bir taraftan tek forvet sevdası, diğer taraftan en son yaptıkları iş golü düşünmek olan orta saha oyuncuları, Fenerbahçe'nin gol kısırlığına yol açmakta. Yanlız bu işin farkına varması gereken Aykut Hoca halen ısrarlı bir şekilde yanlış yolda tam gaz gidiyor. 

Geçen sezon takımın skor yükünü çeken,  topu aldığında aklına ilk gelen düşünce, gol atmak olan Alex ve Emre gibi oyunculara yol veren Aykut Hoca'yı, aslında zor durumda bırakan gelişme, sezon başladıktan sonra yaşanan Alex krizi oldu. Belki Alex kalmış olsaydı bir çok maçta etkili olabilir,  Aykut Kocaman'ın düşüncesindeki gibi oyuna sonradan girip maçları çevirebilirdi. Ama olan oldu ve Fenerbahçe'de hücum becerisi olan futbolcu adedi, belki de tarihinin en düşük sayısına geriledi.

Bütün bunların yanında yedekte kalıp golcü kimliği taşıyan futbolcuların forma için mücadele etmemeleri, form düzeylerinin çok düşük kalması takımı alternatifsiz bir hale düşürdü. Tabi burada teknik kadronun ilk 11 oynamayan futbolcuları hazır tutamamak gibi bir zaafiyetini de gözardı etmemek lazım.

Bazı yorumcuların değindiği eksikliklerden biri de Aykut Kocaman başta olmak üzere teknik kadronun, futbolcu ekibini artı yönde  etkileyecek psikolojik ortamı doğuramamaları. Futbolcu camiası biraz gırgır şamata sever, şaka sever, hele hele Türk futbolcusunun oyununa, neredeyse %50 motivasyon etki eder. Bütün bunlar maalesef Aykut Kocaman duruşuyla tamamen ters. O yüzden umarım medyada dillendirilen, futbolcu dilinden anlayan bir yardımcı hoca ya da Futbol Şube Sorumlusu türü  kadro takviyesi mutlaka yapılır. Yoksa Aykut Hoca'ya maçlardan önce kafa yapıcı hap filan vermek  icap edecek!