Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mart '10

 
Kategori
Güncel
 

Sözde Ermeni soykırımı üzerine notlar

Dünya coğrafyası üzerinde Türkiye’nin durumu bellidir. Asya ve Avrupa kıtaları üzerinde bir köprü gibidir. Jeopolitik durumuyla dikkatleri üzerine çekmektedir. Her geçen gün büyüyen ve gelişen Türkiye’nin bu durumundan endişelenen bazı devletler, bir bahane olarak Ermeni Soykırımı Tasarısını ortaya koymuşlardır.

Tek bir amaçları vardır Türkiye’yi sindirmek, suçlu duruma düşürmek ve hatta gerektirse parçalamak, bölmektir. Son çeyrek asırdır Türkiye’deki PKK olayları bunun bir göstergesidir. Sözde Ermeni Soykırımı üzerine olumlu ve olumsuz düşünceler 1915’ten bu yana ortaya atılıyor. Yaklaşık bir asırdır bu tartışmalar devam ediliyor.

1965 ‘te Ermeniler tarafından bu tasarı gündeme getirildi. Özellikle her Mart ve Nisan aylarında bu konu ısıtılıp ısıtılıp önümüze konuluyor. 2005’de tekrar bu konuda bir oylama yapıldı. Tartışmalar yine gündemde yer aldı. Ermeniler tarafından yapılan propagandalar ve yayınlar vasıtasıyla Bugüne kadar 19 ülke Ermenilerden yana bu tasarıyı kabul etmişlerdir. Biz de ülke olarak, basın ve medya olarak ne yaptık? Hiç araştırma yaptık mı? Bizden yana kaç devlet vardır? Birbirimizle kavga, nizah ve siyasal çekişmeler etmekten başka elimizde ne kaldı?

Hatta ne acıdır ki milleti, koca Anadolu halkını “sucu, bucu” diyerek çeşitli kamplara ayırmak suretiyle onların, ermenilerin ekmeğine yağ bile sürenler dahi vardır. Doğru veya yanlış sözde Anadolu’da bir Ermeni Soykırımı yaşanmıştır. Geçmişi deşmek, onu bunu insafsızca karalamak hiçbir kimseye bir fayda sağlamaz. Aslında bu konuyu tarihçilere bırakmak zorundayız.

19. yüzyılda Türkiye’de özgürce yaşayan ve Osmanlı Devleti’nin bayrağı altında hayatını devam ettiren Ermeniler rahat ve huzurlu günler yaşamışlardır.” Milleti Sadıka “ adıyla da anılmışlardır. Anadolu’da birinci sınıf vatandaş olarak kabul görmüşlerdir. Bir kısmı askerlikten ve hatta vergiden de muaf tutulmuşlardır. Aslında bir kısım Ermenilerin sahte ve uyduruk belgelerle Türk devletini bu sözde Ermeni Soykırımı konusunda suçlu duruma düşürmektir. Suçlama gayreti içinde bulunan ta Osmanlı Devleti zamanında Malta’daki yargılama ve İngiliz basınının olumsuz beyanatları doğrultusunda bu konu sıkça gündeme getirilmektedir.

Anadolu dışında kurulan ve faaliyet gösteren Hınçak, Taşnak, Ramgavar, Hınçak İhtilal, Komitesi, Silahlılar Cemiyeti, Ermenistan Doğu Cemiyeti, Genç Ermeniler Cemiyeti, İttihat ve Halas Cemiyeti bu örgütler bu amaçla kurulmuş ve faaliyetlerini sürdürmüşlerdir.

Anadolu’da yaşayan Ermenileri silahlandırıp isyan etmeye teşvik etmişlerdir. 27 Ocak 1973’de ABD’nin Santa Barbara Kentinde Türkiye’nin Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydur bir silahlı cinayete kurban gitmedi mi? İşte o günden bu yana İçte ve dışta Ermeniler Türkiye’nin huzurunu bozmak için ellerinden geleni yapıyorlar.

1979 yılından bu yana birçok kanlı olaylar boy göstermiştir. Örnek olarak 21 ülkenin 38 bölgesinde 39 silahlı, 70 yerde bombalı olaylarla birlikte 110 silahlı, bombalı olaylar meydana gelmiştir. Yine bu terör eylemlerinde 42 diplomatımız şehit edilmiş olup, 70’e yakın görevli vatandaşımızda bu eylemlerden zarar görüp yara almıştır.( bunların 15 yabancı uyrukludur), Özellikle ASALA Ermeni terörü 1980'den bu yana PKK ile işbirliği yapmıştır.

Geçen gün ABD Beyaz sarayda bu Sözde Ermeni Soykırımı tekrar görüşmeye ve oylamaya alınmıştır. Mecliste yapılan oylama da 22 Hayır ve 23 Evet oyu ile bu tasarı kabul edilmiştir. Televizyonda ve medyada izlediğimiz gibi oylama basına ve halka açık olarak yapılmıştır. Ancak Oylama Türkiye saati ile 21.45’te bitmesi gerekirken meclis başkanı tarafından maksatlı olarak bekletilmiş ve oylamaya en son üç kişi daha dâhil edilmiş ve bir oy farkıyla bu tasarı kabul edilmiştir.

Yapılan oylama Türk tarafını destekleyen ABD’li milletvekilleri de olmuştur: Bu tasarı kabul edilirse Türkiye ile ABD arasında Irak, Afganistan gibi konularda ABD ‘nin zararına olacak ve ABD’nin zararları ve menfaatleri Türkiye nezdinde tehlikeye girileceği saptanmıştır. Şimdi millet olarak bu karara karşı yekvücut olarak karşı durmalıyız.

Başta iktidar partisi olmak üzere C.H. P, M. H. P ve diğer tüm siyasi partilerle birlikte bu sözde Ermeni Soykırım oylamasına karşı milletçe birlik ve beraberlik içinde dik bir duruş sergilemeliğiz. Bütün siyasi kişisel menfaatleri bir yana bırakmak suretiyle tek yumruk halinde bu karara karşı yer almalıyız. Ben bir vatandaş olarak böyle düşünüyorum. Millet olarak ve Türk basını olarak bu tasarıya karşı tepkilerimizi ortaya koymalıyız.

Daha önce de söylemiştim. Tekrar ediyorum: Unutmayalım ki hepimiz aynı gemideyiz. Bu gemi delinirse, sonrasını söylemeye gerek var mı?

Sözde Ermeni Soykırım Tasarısının amaçları:

* Sözde Ermeni Soykırım Tasarısını tüm dünyaya duyurmak ve tanıtmak

* Bu tasarı ile birlikte Türkiye’yi suçlu duruma düşürmek,

* Bu temelsiz iddiaları Türkiye tarafından tanımak,

* Türkiye’den Tazminat almak ve hatta toprak almak,

* Ve en büyük Tehlike Türkiye’yi bölmek, parçalamak

* Büyük Ermenistan rüyasını gerçekleştirmek...

Kaynak:

Dr. Hüsamettin Yıldırım, Ermeni İddiaları ve Gerçekler Ankara- 2000.s38.

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..